Yenebilen mantar tüketimi sağlık açısından iyi bir seçim. Sadece garip göründükleri ve alışılmadık yerlerde yetiştikleri için kötü ilan edilip uzak durulan yenebilen mantarlar, aslında potansiyel birer ilaç ve sağlıklı bir beslenme düzeni için lezzetli takviyelerdir. İşte daha çok mantar yemek için 4 neden:
1. Kanserle mücadelede yardımcı faktör olarak chaga mantarı:
Uluslararası Tıbbi Mantar Dergisi’nin bulgularına göre, chaga mantarı (Inonotus obliquus), kansere neden olan tümörlerin gelişimini inhibe ediyor. Chaga, Asya’da ve Kuzey Avrupa’da birtakım rahatsızlıkların önlenmesine karşı geleneksel, tıbbi bir ilaç olarak kullanılıyor. Mantarlar ağaçlarda -çoğunlukla Amerika, Kanada, Avrupa ve Asya’daki kuzey ormanlarında yetişen huş ağaçlarında- büyüyor. Doğal olarak insan vücudunda üretilen ve vücudu UV ışınlarının zararlarına karşı koruyan melanin, ağaç gövdelerinde büyüyen mantarların siyah kümeler şeklinde görünmesine neden oluyor.
Zorlu iklim koşullarına adapte olabilmek için besin maddelerini (B vitamini, peroksidaz, nükleaz gibi enzimler, fenol, bakır, çinko, demir, kalsiyum, potasyum gibi mineraller vs.) kendinde toplayan chaga mantarı bu nedenle çok güçlü bir mantar. Ayrıca üzerinde büyüdüğü ağacın ömrünü bu şekilde uzatmış oluyor. Sadece ağaç değil, insan ömrünü de uzattığına dair birtakım bilgiler mevcut.
Chaga mantarından yapılan içecek Sibiryalılar tarafından düzenli olarak tüketiliyor ve bu içeceği tüketen insanların ömrünün 85-100 arasında değiştiği söyleniyor. Japonya, Kore, Rusya ve Doğu Avrupa’da da bu içecek günlük tüketilen temel besin kaynaklarından biri. Nitekim chaga mantarı için Sibiryalılar “Ölümsüzlük mantarı”, Çinliler “Bitkilerin Kralı”, Japonyalılar ise “Ormanın Elması” gibi tabirler kullanıyor.
İlginç bir bilgi: 1950’lerde Sovyet Rusya’da yapılan, 500 bin insanı ve 3 bin deneyi kapsayan çalışmalarda adaptojen (vücudun çeşitli stress faktörlerine karşı tepkisini düzenleyen maddeler) etkisi araştırıldı ve bu çalışmalar 40 yıl boyunca gizli tutuldu. Chaga mantarının da dahil olduğu adaptojenler Sovyet hükûmetinin emriyle atletler, astronotlar ve diğer seçkin meslek sahipleri tarafından, bedensel ve zihinsel aktiviteleri artırmak amacıyla tüketilmeye başlandı.
Bir diğer araştırma da Çin’de yapıldı ve chagadan izole edilen polisakkaritin, U251 adı verilen ve insan beyninde gelişen tümör hücreleri üzerinde inhibe edici rolünün olduğu gözlemlendi. Ayrıca bu polisakkarit, zamanla ve artan konsantasyonuyla beraber tümör hücrelerinin çoğalmasını daha etkili bir şekilde engelliyor.
2. Mantarlar bağışıklık fonksiyonunu güçlendiriyor:
Amerikan Koleji Besin Dergisi’nin yayımladığı araştırma, mantarların bağışıklık fonksiyonunu güçlendirdiğini söylüyor. Bilim insanları kurutulmuş, bütün shiitake (Lentinus edodes) mantarı tüketiminin bağışıklık fonksiyonunu artırıp artırmadığını görmek istiyor. Shiitake mantarları doğu Asya’ya özgü olmasına rağmen büyüyen popülasyonlarından dolayı kültür mantarı üretimde en çok kullanılan mantar türlerinden biri aynı zamanda. Ayrıca sahip olduğu yoğun füme tadı sayesinde birçok ülke mutfağı için tamamlayıcı nitelikte.
Yaşları 21-41 arasında değişen kadın ve erkekler üzerinde yapılan dört haftalık bir çalışma sonunda, düzenli shiitake mantarı tüketiminin bağışıklığı güçlendirdiği görüldü. Hücrelerin çoğalma oranındaki artış ve daha aktif çalışan, daha fazla miktarda üretilen IgA (bağışıklık sisteminde rol oynayan bir antikor), shiitake mantarının, bağışıklığın güçlenmesini sağlayan iki temel etkisi.
3. Popüler seçeneklerden bir diğeri olan Reishi mantarları, beyin ve sinir sistemini korumada rol alıyor:
Meksikalı araştırmacılar, nöbet geçirmeyi engelleyici ve sinir sistemini koruyucu özellikleri olup olmadığını belirlemek için reishi mantarının (Ganoderma lucidum) bileşimini test ettiler. Uluslararası Tıbbi Mantarlar Dergisi’nde yayımlanan bu çalışmaya göre mantar tüketimi, nöbetleri inhibe ediyor ve beyindeki bazı bölgelerde meydana gelen deformasyonları azaltıyor. Bu da araştırmacılara göre şu sonuca çıkıyor: Reishi mantarı, nöbet geçirmeyi engellemede ve sinir sistemini korumada güvenilir bir seçenek. Adaptojen özelliği de olan bu mantar türü, vücut dengesini koruyucu ve hastalık önleyici etkisi yıllardır Geneleksel Çin Tıbbı tarafından belirlenmiş ve sağlık açısından güvenilirliği deneyimlerle ve gözlemlerle test edilmiş.
4. Mantarlar lezzetli olduğu kadar birden fazla işleve de sahip:
Mantarlar, yemeklerde etin yerini kolayca alabilir, ayrıca çorbalarda, yahni türü ve körili yemeklerde nefis bir ek malzeme olarak kullanılabilir. Soslara konulduğunda zengin bir lezzet çeşitliliği sağlaması ve vegan yaşam tarzını desteklemesi de mantarların diğer işlevlerinden sayılabilir.
Geniş bir çeşitliliğe sahip olan yenebilen mantarlar, meyve-sebze satan dükkanlarda bulunabilir. Sağlık için oldukça yararlı olan bu mantarların yaşadığınız bölgede yetişmese bile size ulaşımı bu şekilde sağlanmış olur. (Türkiye’de marketlerde ya da manavlarda bulunma ihtimali çok düşük olan bu mantar türlerini satan bazı internet siteleri var, araştırmak ve orijinalliğini kontrol etmek de biraz bizim çabamıza bağlı tabii.)
Ormanda dolaşırken çoğumuz gördüğü mantarları toplamaktan zevk alır, fakat bu işi mantar türlerini tanımada uzmanlaşmış ve mantarların toplanmasını, mantar ekosisteminin sürdürülebilirliğine zarar vermeden yapan kişilere bırakmamız daha iyi olur. Diğer bir seçenek de bir bilene danışıp, mantar türleri hakkında bilgi alabileceğimiz ve pratikte bu bilgileri beraber uygulama şansı bulabileceğimiz bir atölyeye katılmak da olabilir; zira görsel anlatımlı kitaplar, mantarların kompleks ve tuhaf şekilde güzel olan dünyasını anlamak için pek yeterli sayılmaz.
Kaynak: Ecowatch, Chagaknowledge, Reishi