Ana SayfaKültür & SanatBelgeselAnima Belgesel Film Projesi: Anlatmanın gücüne inananlar toplaşın

Anima Belgesel Film Projesi: Anlatmanın gücüne inananlar toplaşın

-

Medya ile ilgili yapılan çalışmalarda medyanın dönüştüren, pekiştiren ve inşa eden etkisi tartışılan konular arasında yer alıyor. Bu etkiler bireysel hayatlarımızda dahi sık sık karşımıza çıkabiliyor. Öyle ki bir sinema filmi ya da sıradan bir reklam bile bazen sorgulamaya haliyle değişime vesile olabiliyor. O yüzden herkes için eşit ve özgür bir dünya hayali kuranların çektiği filmler, diziler, belgeseller gerçekten çok kıymetli. Şimdi size, bu kıymetli çalışmalardan biri olan, henüz seyirciyle buluşmayan Anima’dan bahsedeceğim ve sizi bu kıymetli projeye desteğe çağıracağım. Çünkü anlatmak, her şeye rağmen değiştirmek için bir sihir hala…

Anima Belgesel Film Projesi ile bu sabah tesadüfen karşılaştım. Ortaya çıkış öyküsü ve amacı öyle değerli ki hemen heyecanlandım. Filmin seyirciyle buluşması için geri sayım başlarken biz de çorbaya bir tutam tuz atıp bu güzel projeye destek olabiliriz.

Hem Anima hem de belgesele destek olabilme fikri beni heyecanlandırırken Anima ile ilgili şunlar yazıyor destek olabileceğimiz site üzerinde;

“Ezgi Selin Ülkü ve Cemre Yılmaz’ın yapımcı, Ferhat Akbaba’nın grafik tasarımcı olarak projeye dahil olmalarıyla 2018 yılında çekimlerine başladığım Anima filmi için Dersim, Konya ve İzmir’de bu güç ilişkilerine örnek olabileceğini düşündüğüm ortamlar ve etkinliklerde bulunarak çekimler yaptım ve insanların hayvanlarla ve doğayla kurduğu ilişkilere dair gözlemsel çekimler yaptım.

[…]

Projemizi, toplumdaki hayvan algısına ve bu algının toplumsal cinsiyet rolleri üzerindeki etkisine dair bir farkındalık yaratma güdüsüyle geliştirirken aynı zamanda biçimsel olarak sinema sanatının öğelerinden yararlanarak sanatsal değeri yüksek bir proje üretmeyi hedefledik.”

Tamamını okumak ve desteklemek için: https://fongogo.com/Project/anima-belgesel-film-projesi-2

SON YAZILAR

Aynanın yansıttıkları

Bir sanat eseri bir ayna gibi sanatçının iç dünyasını, sanatçının yaşadığı dönemin düşünce biçimini, toplumun inançlarını, sanatçının kültürünü ve eğitimini yansıtmaktadır.Sanat tarihinde «ayna» birçok eserde...

Yeryüzüne Dayanabilmek…

Düşünüyorum da acaba neden yazıyoruz? Hele ki günümüzde hiç kimsenin doğru dürüst okumadığını bilirken... O halde sadece kendimizi tatmin etmek için mi yazıyoruz? Yoksa bu, karşı...

Felaketin görünmeyen yüzü: Depremden etkilenen hayvanlar

Depremin ardından Animal Save Türkiye grubu deprem bölgesinde ilanlar aracılığıyla hayvanları kurtardı. Bakım verenlerine ulaşabildiği hayvanları sahiplerine ulaştıran grup, depremzede hayvanları yuvalandırmaya devam ediyor.

Kadınlar Ülkesi | Bilimkurgu değil; peki bir kadın ütopyası sayılır mı?

Amerika’nın ilk feminist yazarlarından Charlotte Perkins Gilman, ilk defa bir kadın tarafından yazılan ütopya olarak kabul edilen Kadınlar Ülkesi’nin de yazarıdır. Ah, bizim çelişkiler yumağı...
Zozan Çetin
Zozan Çetin
Eylül 1989’da doğdum. Ege Üniversitesinde Tarih okudum. Daha sonra erkeğin tarihini değil, kadının tarihini yazmak ve anlatmak için Dokuz Eylül Üniversitesi Kadın Çalışmaları Anabilim Dalında yükseklisansa başladım. Düşlerim için çabalamaya devam ediyor ve değişime olan inancı içimde taşıyorum. Bir kadın olarak var olma mücadelesi verirken de yazının, sözün ve kalemin gücüne inanıyorum. O yüzden yazmayı da anlatmayı da seviyorum.

ÇOK OKUNANLAR

[td_block_social_counter facebook="dergigaia" twitter="gaiadergi" youtube="channel/UCorDAuLS9gj1gFvLdmf1p2Q" instagram="gaiadergi"]