Toplumları şekillendirme niteliğine sahip sanat, vegan sanatçı Erin Sarah’ın çiçek dolusu gönlünden tuvale döküldü müydü cennetler doğuyor. “Dünyanın her yerinde acı çeken hayvanların ve süren sömürünün” üzerini renkleriyle karalıyor. Büyüleyici yeteneği vicdanının ışığıyla can bulurken onunla tanışmanın onuru umuta dönüşüyor!
”Hatırladığım en eski hatırlarımdan biri annemin resim çizdiği sırada onu izlememdi. Büyük ihtimal 2 ya da 3 yaşlarındaydım ve oldukça huzurlu hissettiğimi hatırlıyorum. Resim yapmak ‘doğal’ hissettiriyordu” diyor Erin Sarah, onun için çirkin gerçeklikten bir kaçış yolu olan sanat serüveninden bahsederken. Geçen 10 yıl boyunca algıları açıldı ve bakış açısı genişledi. Kendi iç dünyasını doldurdukça dallanan vicdani doğruları, önceleri derinlerinde sakladığı tüm cümlelerini söyleme gücü verdi ona. Ve hikâye bu sefer gerçekten başladı…
Üç yıl önce izlediği bir videoda çiftlik hayvanlarının maruz kaldıkları işkenceleri gördü ardından hissettiği acı onu yıkıma uğratmıştı. O gün gözyaşları yeni hakiki hedefine ilham oldu; sanatını “dünyanın her yerindeki acı çeken hayvanlara” farkındalık yaratmak için kullanmaya başladı.
“Doğa, hayvanlar ve insanlar arasındaki ilişkiyi güçlendirerek bu muhteşem gezegen üzerinde mutlak barış ortamı yaratabileceğimize inanıyorum.” -Erin Sarah
Günlük yaşamımızda karşılaştığımız üzgün dostlarımızı kendi umutlu zihninde gerçekte olmaları gereken yerlere koyuyor, onlara yüreğinin en büyük mutluluklarını armağan ediyor Erin. Belki de gerçekleşmesini dileyen niyeti ile başladığı için bu kadar büyüleyen resimlerini heyecanla sonlandırıyor. Sanatıyla; kan kokan gerçekleri ütopyaların gökkuşağıyla boyayan Erin, aynı zamanda vegan yaşam halkasını genişletmek için mücadele ediyor. Çabasını ”Bunu yaparken yalnızca hayvanları düşünmüyorum. Aynı zamanda insan ve doğanın da veganlıktan oldukça kârlı çıkacağını biliyorum. Bir sağlık çalışanı olarak sağlıksız yaşam tarzlarının vücudu nasıl etkileyeceğini biliyorum ve bu duruma yakalanmadan bireyleri uyarmaya çalışıyorum”cümleleri ile ifade ediyor.
”Hayalim, günün birinde hayvanlar için küçük de olsa bir barınak inşa edebilmek.”
Erin’in birkaç aylıkken kurtarmış olduğu Billy adında bir inek dostu var. Billy kurtarılmamış olsaydı mezbahaların karanlıklarında öldürülecekti. Erin, Billy’nin büyüyüşüne şahit olurken Billy’nin dostlarını ve diğer hayvanları kurtarmak için daha azimli hissetmeye başlıyor. ”Hayalim, günün birinde hayvanlar için küçük de olsa bir barınak inşa edebilmek. Vegan olmak ve bir sanatçı olarak amacımın farkına varmak oldukça uzun süre aldı, ancak gelecekteki rotamı bulduğum için bu yaşama şükranlarımı sunuyorum” diyor.
Erin, çizimleriyle hayvanların karşı karşıya kaldığı bütün kötü muamelelerin karşısında duruyor. Mezbahalarda can veren, süt çiftliklerinde tecavüze uğrayan, yumurta sektöründe işkence tavukların ve dahasının sesi oluyor. Onun çalışmalarını incelediğimizde masalsı renkleri bize onunla aynı gözle görebilme imkanı veriyor adeta. Dünyaya, doğaya, hayvanlara duyduğu aşkı hayran olunası!
Aynı dünya dilekleri ile atan kalbimiz, aynı hayallerimiz! Umuyoruz ki Erin’in yarattığı harikalar nice insanın üstü tozlu kalbine dokunur ve yeryüzündeki tüm canlılar en yakında özgür olur…
Erin Sarah’ın diğer çalışmalarına göz atmak için internet sitesini ve Facebook sayfasını ziyaret edebilirsiniz.