Günümüzde özellikle veganlar vücutlarına kazıdıkları dövmelerin de hayvansal içermesinden çekiniyorlar. Bu noktada bir takım kafa karışıklıkları söz konusu. Biz de bu kafa karışıklıklarını gidermek adına vegan dövme sanatçısı İlkim Koç ile röportaj yaptık…
İlkim Merhaba, öncelikle bize biraz kendinden ve işlerinden bahseder misin?
Merhaba, İstanbul’da doğup, büyüdüm. 2011 yılında Bir dövme stüdyosunda asistan olarak başlayıp, 2012 yılının sonlarına doğru dövme sanatını icra etmeye başladım.2013’te Taste Of Ink adı altında kendi stüdyomuzu açtık, 2015’te Türkiye’de bir ilke öncülük ederek dövme stüdyomuzu vegan dövme stüdyosuna çevirdik. 2019 yılında stüdyomuzu kapatarak Bodrum’a yerleştik. Şu an işlerime İstanbul ve Bodrum’da devam etmekteyim.
Vegan dövme nedir?
Vegan dövme denilince genelde dövme boyalarının vegan olup olmadığı düşünülüyor. Fakat dövme yapımında boya dışında da birçok malzeme kullanıyor. Örneğin dövmeye başlamadan önce kullandığımız transfer sıvısı. Transferi almak için kullandığımız kağıt, dövme yaparken kullanılan temizleme sıvısı vb. Kısaca vegan bir dövmeden bahsediyorsak eğer dövme yaparken kullanılan malzemelerin hiçbirinde hayvan kullanımı olmamalı. Hayvan kullanımı derken konuyu biraz daha açarsak; hayvan bedenleri, sıvıları vb içermemeli veya hayvan deneyleri yapılmamış olması gerekiyor.
Bir dövme sanatçısı olarak şu an durduğun ve gelecekte olmak istediğin yer nedir?
Dövmeye olan ilgim ile başladığım iş hayatımda öngördüğüm bazı başarı ve ulaşmak istediğim yerler vardı. Hayalim gerçek olmadı henüz. Her zaman daha büyük istekler oluyor insanın hayatında. Ama amaçladığım tarzda dövmeler yapıyorum şu an. Bunun ne kadar pratik gerektirdiğini söylemeye gerek yok. Hemen anında olmuyor hiçbir şey. Uğruna çalışmak, denemek ve yanılmak zorundasın. Her dövmede öğrenmeye devam ediyorum.
Yurt içi ve yurtdışında elde etmiş olduğun bir başarı var mıdır?
Taste Of Ink stüdyomuzu açtıktan sonra 2014 Sofia Dövme festivalinden davet almıştım. Orada “En İyi Old School” kategorisinde ikincilik ödül almıştım.
Dövmeciye karar verirken hijyen faktörü de önemli, bu noktada tavsiyelerin nelerdir?
Biraz sorgulamakta fayda var. Bana müşterilerim sorduklarında kızıyor musun seni daraltıyor muyuz bu sorularla dediklerinde “Kesinlikle hayır, en iyisini ve en doğrusunu yapıyorsunuz” diyorum. Dövme yaptırmak istediğinizde yaptıracağınız yerde kullanılan iğnelerin tek kullanımlık olmasına dikkat etmeleri gerekir. Genel olarak çalışma alanını nasıl dezenfekte ettiklerini sormalılar.
Senin bir dövme sanatçısı olarak “Her dövmeyi yapmam” gibi bir kriterin var mı? “Bana da hitap etmeli, dövmeyi yaptıracak kişi nasıl beni tercih ettiyse ben de dövmeyi seçmeliyim” diyor musun?
Kesinlikle öyle. Zaten başka türlü özgün bir şey çıkma ihtimali çok zor. Dövme yaptıracak kişi ne kadar ısrar ederse sonuç o kadar olumsuz olabilir. Mesela Google’dan bir görsel buluyor, aynısı olsun diye geliyor, aynısı olur ama ne kadar özgür bırakırsa o kadar iyi olur çünkü Google’da gördüğü görsel zihni kısıtlayan bir faktör. Yapılmış olan bir dövmeyi görüyor ve onun aynısını isterse hata payının azaldığını düşünüyor. Ama burada esas hikâye dövmeyi yaptıracağın sanatçıyı iyi araştırmış olman. Ancak öyle güvenebilirsin.
Peki son olarak seni sen yapan hangi tarzdır?
Dövme yapmaya ilk başladığım zamanlarda ilgi duyduğum tarz “Old School” tarzıydı. Bu tarzda da ödül kazanmıştım. Ama son yıllarda ilgi duyduğum tarzlar linework, geometric ve minimal. Bu tarz işler yapmak çok hoşuma gidiyor fakat gelen taleplere göre tarzımın dışında da çalışmalar yaparak dövme kariyerime yeni deneyim ve tecrübeler eklemeyi seviyorum.