Ernest Callenbach tarafından yazılan ve Egemen Özkan tarafından Türkçeye çevirisi yapılan Ekoloji Cep Rehberi, ekoloji okumalarına yeni başlayanların, anlaşılabilir, basit ve yalın diliyle ekolojik terimlerle kolayca tanışmasına imkân tanıyor. Sinek Sekiz Yayınları tarafından okuyuculara ulaştırılan kitap, sürekli yanınızda taşıyabileceğiniz bir rehber niteliğinde.
“Ekoloji, dünyadaki yaşam biçimlerinin birbirleriyle olan olağanüstü karmaşıklıktaki ilişkilerini inceleyen bir bilimdir. Bu küçük kitap ise ekolojinin temel kavramları hakkında yoğunlaştırılmış bir giriş niteliğindedir.”
“Hepimizin sıklıkla duyup kullanmaya başladığı bazı kelimeler var; “organik ürün” diyoruz ya da “sürdürürülebilir yaşam”, ama ekolojinin temelini oluşturan bu kavramların ne anlama geldiğini tam olarak bilmiyoruz. Elinizdeki kitap işte bu amaçla yazılmış bir rehberdir.
Ekoloji’de ekosistemden biyoteknolojiye, çevresel adaletten virüslere, ekolojik düşünme biçimiyle ilgili kapsamlı bir sözcük dağarcığı bulacaksınız. Yaşamın “düzenli mekanik ilişkilerden oluşan bir nesneler grubundan ziyade, birbiriyle bağıntılı enerjilerden oluşan belirsiz bir ağ” olduğunu söyleyen yazar Ernest Callenbach, kitabını da benzer bir yaklaşımla okumamızı öneriyor: “Ekoloji şöyle bir göz atabileceğiniz, bir kenara veya cebinize koyup daha sonra tekrar başlayabileceğiniz şekilde düzenlenmiştir. Baştan sona doğru okumanıza gerek yoktur; bölümlerin arasında istediğiniz sırayla gezinebilirsiniz. Bu kitap terimler halinde tanımladığı ekolojik dünyaya benzer şekilde ama sözcükler ve fikirlerle oluşturulmuş bir ağdır. Siz de istediğiniz bir noktadan bu ağa dâhil olabilirsiniz.” Yaşamın nasıl işlediğini anlamak ve bu sistem içinde sorumlu bir şekilde var olabilmenin yollarını bulmak için…” (Tanıtım bülteninden)
Ekoloji Cep Rehberi‘ni, şöyle bir göz atabileceğiniz, bir kenara veya cebinize koyup daha sonra tekrar başlayabileceğiniz şekilde düzenledik. Baştan sona doğru okumanıza gerek yok; bölümlerin arasında istediğiniz sırayla gezinebilirsiniz.
Ernest Collenbach, kitabının ekolojik dünyaya benzer bir şekilde fakat bakteriler ya da mantarlar yerine sözcüklerle oluşturulmuş bir ağ olduğunu söylüyor ve şöyle diyor:
“Her şey birbiriyle bağlantılıdır
Her şey bir yere gider
Hiçbir şey sonsuz değildir
Son sözü doğa söyler”
“Vücudumuz elmayı sindirdikten ve kullanabileceği besinleri aldıktan sonra oluşan dışkı, kanalizasyonlardaki veya bataklıklardaki mikropların besini olur; böylece mikroplar ve artıkları da bitki gelişim döngüsüne yeniden girerler. Nefes aldığımızda, fotosentez yapan bitkilerin ve mikropların ürettiği oksijeni içimize çekmiş, nefes verdiğimizde ise, bu bitki ve mikroplar için yaşamsal değeri olan karbondioksidi dışarı vermiş oluruz. Canlı olduğumuz sürece çevreden gelen kaynakları kullanırız. Çöplerimizi “arıttığımızı” düşünebiliriz, ama bu çöpler tekrar tekrar dolaşıma girmektedir. Unutmamalıyız ki çevremiz ve biz aslında biriz.” (sf.30 / 31)
“Yaşam birçok canlının birlikte dokuduğu bir ağdır ve bütün olarak korunmalıdır.” (sf.125)
İyi okumalar, bol yeşilli haftalar…