Ana SayfaEkolojiEkoloji örgütlerinden deprem raporu: “Felaket olan deprem mi, rant ve tahakkümle işleyen...

Ekoloji örgütlerinden deprem raporu: “Felaket olan deprem mi, rant ve tahakkümle işleyen yönetim sistemi mi?”

-

Ekoloji Hareketleri Afet Grubu Diyarbakır, Adıyaman, Pütürge, Malatya, Elbistan, Nurhak, Narlı, Antep, Antakya, Defne, Samandağ’da yaptığı incelemeler ve görüşmelerin sonucunda bir deprem raporu hazırladı. Ekoloji örgütlerinde faaliyet gösteren ve depremin ilk gününden itibaren sahada arama kurtarma çalışması, fotoğraf ve video çalışması, dağıtım noktalarına destek çalışması, ev, sokak, büyük baş-küçük baş ve kümes hayvanlarının kurtarılması ve beslenmesi çalışması yapan kişilerin, heyete son gün katılan Türk Tabipler Birliği ve Doğanın Çocukları’nın gözlemleri ve aktarımları eklenerek hazırlanan rapor on bölümden oluşuyor.

Rapor son olarak bir soruyla bitiriliyor: “Hiyerarşik, bürokratik ve etik anlayışı olmayan işlevsiz kurumlarıyla devletin halka koşmadığı noktada yerelin ve kentin kendi örgütlülüğüyle etik bir kent yaşamı örmesi neden mümkün olmasın?”

Kentlerin inşası ekokırım suçları üzerinde yükselmiştir

Raporun ilk başlığı olan ”Kentlerin inşası ekokırım suçları üzerinde yükselmiştir” bölümünde afet gruplarının deprem bölgelerindeki yaptıkları inşaatların durum tespitleri ve analizleri yer alıyor. Ekoloji Afet Grubu bu bölümde, afetin şiddetinden ziyade denetimsizliğin ve doğa düşmanı, ekokırım suçlarıyla dolu yanlış yapılaşmanın sonuçlarının yaşandığını vurguluyor.

“Devlet çöktü” gerçeği bütün çıplaklığıyla karşımızdadır, enkazlar suç mahallidir”

Ekoloji Afet Grubu ikinci başlığında devletin depremden etkilenen bölgelerdeki varlığını araştıyor. Deprem bölgelerinde yapılan görüşmelerde en fazla duyulan isyanın “Devlet yoktu, devlet çöktü ve devlet hala yok” olduğu belirtilen raporda artık tek istekleri cenazelerini teslim alabilmek olan insanların en çok kullandığı cümlenin de “Yaşamlarına saygı duymadınız, ölülerine bari saygı duyun” olduğu belirtiliyor.

Temel gereksinimleri karşılamayan, karşılayanı da engelleyen devlet

Raporun üçüncü başlığında; kentlerin tamamına ilk günlerde, temel gıda desteğinin dahi ulaşmadığı, yağmacı algısı ve haberlerinden dolayı depremden etkilenen vatandaşların ihtiyaçlarını utanarak karşılamak zorunda kaldıkları, yardıma muhtaçlık hissi, sağlık hizmetlerine erişilememesinden bahsedilirken, demokratik kitle örgütü ve/veya muhalif siyasi partilerin bölgeye gönderdikleri tırlara OHAL bahane edilerek el konulduğu aktarılıyor.

“Yeni yaşamı nasıl var edebiliriz? Ekolojik bir yaşam mümkün”

Raporun sonuç bölümü, Ekoloji Afet Grubu’nun deprem sonrası sürece dair önerilerine yer veriyor. Öneriler şu şekilde:

  • Deprem sonrası başka illere göç etmek zorunda kalan insanların konut ve arsalarına kesinlikle el koyulmamalı, depremle yıkılan alanlar insansızlaştırılmamalı, yeniden kurulum sırasında özellikle farklı etnik yapı ve mezheplerden gruplar ile mülteciler ayrımcılığa maruz bırakılmamalıdır.
  • Kırsal alanlarda yaşayan köylüler geçici barınma gerekçesiyle bile olsa topraklarından koparılmamalı, doğayla organik bağları zedelenmemelidir. Köydeki yaşamın sürdürülebilirliği için köylerdeki hayvanlara yem teminine öncelik verilmelidir.
  • Depremin yaralarını sarmaya yönelik tüm politikalar, mevcut sosyal dokuyu korumaya ve yeniden kazanmaya yönelik olmalıdır. İşyerlerini kaybeden ve mülksüzleşen esnafın, yarı köle koşullarında, kayıt dışı sektörlerde sömürülmesine engel olunmalı, işlerini yeniden kurmak için yeterli ve karşılıksız devlet desteği sağlanmalıdır.
  • Depremin bir felakete dönüşmesinin gerçek sorumluları tüm idare kademeleri atlanmadan gerçek yargılanmaya tabi tutulmalıdır.
  • Yeni imar alanları içinde tarım alanları, dere yatakları ve biyoçeşitlilik açısından önemli olan alanlar kesinlikle yer almamalıdır.
  • Hükümetin, depremi kendi yandaş sermayedarları için fırsata çevirmesine izin verilmemeli, sözde enerji ihtiyacıyla başta fosil yakıtlı olmak üzere yeni santraller kurulmamalı, mevcutlarda kapasite artırılmamalı, betona dayalı inşaatlar, yeni çimento ve demir-çelik tesislerinin tam kapasite devreye girmesinin gerekçesi olmamalıdır.
  • Yeni yaşam alanlarının oluşturulma süreci aceleye getirilmemeli, yerelden insanların ortak istek ve kararı ile oluşturulmalıdır.
  • Kurulacak yeni yaşam alanı sadece evlerden ve ortak yaşam alanı oluşturacağı söylenilen park vb. yerlerden oluşamaz. Toplumsal yaşamın hayat bulacağı kolektif, dayanışmacı, üretken ve ekolojik yeni yaşam alanları oluşturulmalıdır.
  • Yerelde tüm kurulacak yeni yerleşim yerlerinin (kent ya da köy) ihtiyaçları tarihi, kültürü, halkların talepleri gözetilerek gerçekçi planlamalar doğrultusunda mikro bölgeleme çalışmalarıyla rant ve talan politikalarına kapalı olarak oluşturulmalıdır.
  • Yüzyıllar boyunca yaşayacağımız kentlerin aceleye getirilmeden, kimliksizleştirilmeden kurulması gerekmektedir.
  • Toplumsal hafıza, ileriye dönük yaşamın taşıyıcısıdır. Yaşadığımız deprem dahil öncesi ve sonrasındaki tüm toplumsal hafızanın yok edilmemesi gerekmektedir, bunun için tarihi ve kültürel yapılar korunmalı ve yaşam alanının tarihi yapısına uygun mimari anlayış benimsenmelidir.
  • Yeniden yapılanmada geleneksel meslekleri de kapsayan soyut kültürel miras korunmalıdır.
  • Meydanlar kentlerin hafızası ve ortak yaşam ve mücadele alanları olan meydanlar yapılmalı, bu meydanlar toplumlar arası kültürel çeşitliliği korumak, etkileşimi sağlamak ve demokratik işleyişi çoğaltmak için kullanılmalıdır.
  • Kentsel alanlar kadın, çocuk, erkek, engelli olarak sınıflandırılmamalı ve yaşam alanları bütünsel olarak ele alınmalıdır. Kentleri, kamusal alan kullanımı toplumsal, politik ve ekonomik olarak sınırlandırılmış kesimlerin erişimine açmak için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.
  • Doğa üzerindeki mülkiyetçilik nasıl rantı doğuruyorsa hayvan üzerinde de mülkiyetçi bakış bireyci kapitalist bakışı ortaya doğurmaktadır. Hayvanlarla birlikte yaşam, hayvanların bakımı ve beslenmesi toplumsal yaşamın yeniden düzenlenmesini gerektirmektedir. Bu yeniden düzenlenme tüm türlerin yaşam hakkı ve eşitliği gözetilerek inşa edilmelidir.
  • Temsili demokrasi’ ve diğer hiyerarşik modellerin yerine, kentler, yaşamın her alanında kendi kendine yeten, radikal demokrasinin ifadesi olan halk meclisleri ve benzeri katılımcı araçlarla kararlar alabilen bir yatay örgütlenme modeline sahip olmalıdır.

Raporun tamamına ulaşmak için tıklayınız.

\n

Ekoloji Hareketleri Afet Grubu Diyarbak\u0131r, Ad\u0131yaman, P\u00fct\u00fcrge, Malatya, Elbistan, Nurhak, Narl\u0131, Antep, Antakya, Defne, Samanda\u011f\u2019da yapt\u0131\u011f\u0131 incelemeler ve g\u00f6r\u00fc\u015fmelerin sonucunda bir deprem raporu haz\u0131rlad\u0131. Ekoloji \u00f6rg\u00fctlerinde faaliyet g\u00f6steren ve depremin ilk g\u00fcn\u00fcnden itibaren sahada arama kurtarma \u00e7al\u0131\u015fmas\u0131, foto\u011fraf ve video \u00e7al\u0131\u015fmas\u0131, da\u011f\u0131t\u0131m noktalar\u0131na destek \u00e7al\u0131\u015fmas\u0131, ev, sokak, b\u00fcy\u00fck ba\u015f-k\u00fc\u00e7\u00fck ba\u015f ve k\u00fcmes hayvanlar\u0131n\u0131n kurtar\u0131lmas\u0131 ve beslenmesi \u00e7al\u0131\u015fmas\u0131 yapan ki\u015filerin, heyete son g\u00fcn kat\u0131lan T\u00fcrk Tabipler Birli\u011fi ve Do\u011fan\u0131n \u00c7ocuklar\u0131\u2019n\u0131n g\u00f6zlemleri ve aktar\u0131mlar\u0131 eklenerek haz\u0131rlanan rapor on b\u00f6l\u00fcmden olu\u015fuyor.<\/p>\n\n\n\n

Rapor son olarak bir soruyla bitiriliyor: \u201cHiyerar\u015fik, b\u00fcrokratik ve etik anlay\u0131\u015f\u0131 olmayan i\u015flevsiz kurumlar\u0131yla devletin halka ko\u015fmad\u0131\u011f\u0131 noktada yerelin ve kentin kendi \u00f6rg\u00fctl\u00fcl\u00fc\u011f\u00fcyle etik bir kent ya\u015fam\u0131 \u00f6rmesi neden m\u00fcmk\u00fcn olmas\u0131n?\u201d<\/p>\n\n\n\n

Kentlerin in\u015fas\u0131 ekok\u0131r\u0131m su\u00e7lar\u0131 \u00fczerinde y\u00fckselmi\u015ftir<\/h3>\n\n\n\n

Raporun ilk ba\u015fl\u0131\u011f\u0131 olan \u201dKentlerin in\u015fas\u0131 ekok\u0131r\u0131m su\u00e7lar\u0131 \u00fczerinde y\u00fckselmi\u015ftir\u201d b\u00f6l\u00fcm\u00fcnde afet gruplar\u0131n\u0131n deprem b\u00f6lgelerindeki yapt\u0131klar\u0131 in\u015faatlar\u0131n durum tespitleri ve analizleri yer al\u0131yor. Ekoloji Afet Grubu bu b\u00f6l\u00fcmde, afetin \u015fiddetinden ziyade denetimsizli\u011fin ve do\u011fa d\u00fc\u015fman\u0131, ekok\u0131r\u0131m su\u00e7lar\u0131yla dolu yanl\u0131\u015f yap\u0131la\u015fman\u0131n sonu\u00e7lar\u0131n\u0131n ya\u015fand\u0131\u011f\u0131n\u0131 vurguluyor.<\/p>\n\n\n\n

\u201cDevlet \u00e7\u00f6kt\u00fc\u201d ger\u00e7e\u011fi b\u00fct\u00fcn \u00e7\u0131plakl\u0131\u011f\u0131yla kar\u015f\u0131m\u0131zdad\u0131r, enkazlar su\u00e7 mahallidir\u201d<\/h3>\n\n\n\n

Ekoloji Afet Grubu ikinci ba\u015fl\u0131\u011f\u0131nda devletin depremden etkilenen b\u00f6lgelerdeki varl\u0131\u011f\u0131n\u0131 ara\u015ft\u0131yor. Deprem b\u00f6lgelerinde yap\u0131lan g\u00f6r\u00fc\u015fmelerde en fazla duyulan isyan\u0131n \u201cDevlet yoktu, devlet \u00e7\u00f6kt\u00fc ve devlet hala yok\u201d oldu\u011fu belirtilen raporda art\u0131k tek istekleri cenazelerini teslim alabilmek olan insanlar\u0131n en \u00e7ok kulland\u0131\u011f\u0131 c\u00fcmlenin de \u201cYa\u015famlar\u0131na sayg\u0131 duymad\u0131n\u0131z, \u00f6l\u00fclerine bari sayg\u0131 duyun\u201d oldu\u011fu belirtiliyor.<\/p>\n\n\n\n

Temel gereksinimleri kar\u015f\u0131lamayan, kar\u015f\u0131layan\u0131 da engelleyen devlet<\/h3>\n\n\n\n

Raporun \u00fc\u00e7\u00fcnc\u00fc ba\u015fl\u0131\u011f\u0131nda; kentlerin tamam\u0131na ilk g\u00fcnlerde, temel g\u0131da deste\u011finin dahi ula\u015fmad\u0131\u011f\u0131, ya\u011fmac\u0131 alg\u0131s\u0131 ve haberlerinden dolay\u0131 depremden etkilenen vatanda\u015flar\u0131n ihtiya\u00e7lar\u0131n\u0131 utanarak kar\u015f\u0131lamak zorunda kald\u0131klar\u0131, yard\u0131ma muhta\u00e7l\u0131k hissi, sa\u011fl\u0131k hizmetlerine eri\u015filememesinden bahsedilirken, demokratik kitle \u00f6rg\u00fct\u00fc ve\/veya muhalif siyasi partilerin b\u00f6lgeye g\u00f6nderdikleri t\u0131rlara OHAL bahane edilerek el konuldu\u011fu aktar\u0131l\u0131yor.<\/p>\n\n\n\n

\u201cYeni ya\u015fam\u0131 nas\u0131l var edebiliriz? Ekolojik bir ya\u015fam m\u00fcmk\u00fcn\u201d<\/h3>\n\n\n\n

Raporun sonu\u00e7 b\u00f6l\u00fcm\u00fc, Ekoloji Afet Grubu\u2019nun deprem sonras\u0131 s\u00fcrece dair \u00f6nerilerine yer veriyor. \u00d6neriler \u015fu \u015fekilde:<\/p>\n\n\n\n

\n
    \n
  • Deprem sonras\u0131 ba\u015fka illere g\u00f6\u00e7 etmek zorunda kalan insanlar\u0131n konut ve arsalar\u0131na kesinlikle el koyulmamal\u0131, depremle y\u0131k\u0131lan alanlar insans\u0131zla\u015ft\u0131r\u0131lmamal\u0131, yeniden kurulum s\u0131ras\u0131nda \u00f6zellikle farkl\u0131 etnik yap\u0131 ve mezheplerden gruplar ile m\u00fclteciler ayr\u0131mc\u0131l\u0131\u011fa maruz b\u0131rak\u0131lmamal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • K\u0131rsal alanlarda ya\u015fayan k\u00f6yl\u00fcler ge\u00e7ici bar\u0131nma gerek\u00e7esiyle bile olsa topraklar\u0131ndan kopar\u0131lmamal\u0131, do\u011fayla organik ba\u011flar\u0131 zedelenmemelidir. K\u00f6ydeki ya\u015fam\u0131n s\u00fcrd\u00fcr\u00fclebilirli\u011fi i\u00e7in k\u00f6ylerdeki hayvanlara yem teminine \u00f6ncelik verilmelidir.<\/li>\n\n\n\n
  • Depremin yaralar\u0131n\u0131 sarmaya y\u00f6nelik t\u00fcm politikalar, mevcut sosyal dokuyu korumaya ve yeniden kazanmaya y\u00f6nelik olmal\u0131d\u0131r. \u0130\u015fyerlerini kaybeden ve m\u00fclks\u00fczle\u015fen esnaf\u0131n, yar\u0131 k\u00f6le ko\u015fullar\u0131nda, kay\u0131t d\u0131\u015f\u0131 sekt\u00f6rlerde s\u00f6m\u00fcr\u00fclmesine engel olunmal\u0131, i\u015flerini yeniden kurmak i\u00e7in yeterli ve kar\u015f\u0131l\u0131ks\u0131z devlet deste\u011fi sa\u011flanmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Depremin bir felakete d\u00f6n\u00fc\u015fmesinin ger\u00e7ek sorumlular\u0131 t\u00fcm idare kademeleri atlanmadan ger\u00e7ek yarg\u0131lanmaya tabi tutulmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Yeni imar alanlar\u0131 i\u00e7inde tar\u0131m alanlar\u0131, dere yataklar\u0131 ve biyo\u00e7e\u015fitlilik a\u00e7\u0131s\u0131ndan \u00f6nemli olan alanlar kesinlikle yer almamal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • H\u00fck\u00fcmetin, depremi kendi yanda\u015f sermayedarlar\u0131 i\u00e7in f\u0131rsata \u00e7evirmesine izin verilmemeli, s\u00f6zde enerji ihtiyac\u0131yla ba\u015fta fosil yak\u0131tl\u0131 olmak \u00fczere yeni santraller kurulmamal\u0131, mevcutlarda kapasite art\u0131r\u0131lmamal\u0131, betona dayal\u0131 in\u015faatlar, yeni \u00e7imento ve demir-\u00e7elik tesislerinin tam kapasite devreye girmesinin gerek\u00e7esi olmamal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Yeni ya\u015fam alanlar\u0131n\u0131n olu\u015fturulma s\u00fcreci aceleye getirilmemeli, yerelden insanlar\u0131n ortak istek ve karar\u0131 ile olu\u015fturulmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Kurulacak yeni ya\u015fam alan\u0131 sadece evlerden ve ortak ya\u015fam alan\u0131 olu\u015fturaca\u011f\u0131 s\u00f6ylenilen park vb. yerlerden olu\u015famaz. Toplumsal ya\u015fam\u0131n hayat bulaca\u011f\u0131 kolektif, dayan\u0131\u015fmac\u0131, \u00fcretken ve ekolojik yeni ya\u015fam alanlar\u0131 olu\u015fturulmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Yerelde t\u00fcm kurulacak yeni yerle\u015fim yerlerinin (kent ya da k\u00f6y) ihtiya\u00e7lar\u0131 tarihi, k\u00fclt\u00fcr\u00fc, halklar\u0131n talepleri g\u00f6zetilerek ger\u00e7ek\u00e7i planlamalar do\u011frultusunda mikro b\u00f6lgeleme \u00e7al\u0131\u015fmalar\u0131yla rant ve talan politikalar\u0131na kapal\u0131 olarak olu\u015fturulmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Y\u00fczy\u0131llar boyunca ya\u015fayaca\u011f\u0131m\u0131z kentlerin aceleye getirilmeden, kimliksizle\u015ftirilmeden kurulmas\u0131 gerekmektedir.<\/li>\n\n\n\n
  • Toplumsal haf\u0131za, ileriye d\u00f6n\u00fck ya\u015fam\u0131n ta\u015f\u0131y\u0131c\u0131s\u0131d\u0131r. Ya\u015fad\u0131\u011f\u0131m\u0131z deprem dahil \u00f6ncesi ve sonras\u0131ndaki t\u00fcm toplumsal haf\u0131zan\u0131n yok edilmemesi gerekmektedir, bunun i\u00e7in tarihi ve k\u00fclt\u00fcrel yap\u0131lar korunmal\u0131 ve ya\u015fam alan\u0131n\u0131n tarihi yap\u0131s\u0131na uygun mimari anlay\u0131\u015f benimsenmelidir.<\/li>\n\n\n\n
  • Yeniden yap\u0131lanmada geleneksel meslekleri de kapsayan soyut k\u00fclt\u00fcrel miras korunmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Meydanlar kentlerin haf\u0131zas\u0131 ve ortak ya\u015fam ve m\u00fccadele alanlar\u0131 olan meydanlar yap\u0131lmal\u0131, bu meydanlar toplumlar aras\u0131 k\u00fclt\u00fcrel \u00e7e\u015fitlili\u011fi korumak, etkile\u015fimi sa\u011flamak ve demokratik i\u015fleyi\u015fi \u00e7o\u011faltmak i\u00e7in kullan\u0131lmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Kentsel alanlar kad\u0131n, \u00e7ocuk, erkek, engelli olarak s\u0131n\u0131fland\u0131r\u0131lmamal\u0131 ve ya\u015fam alanlar\u0131 b\u00fct\u00fcnsel olarak ele al\u0131nmal\u0131d\u0131r. Kentleri, kamusal alan kullan\u0131m\u0131 toplumsal, politik ve ekonomik olarak s\u0131n\u0131rland\u0131r\u0131lm\u0131\u015f kesimlerin eri\u015fimine a\u00e7mak i\u00e7in gerekli d\u00fczenlemeler yap\u0131lmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n\n\n\n
  • Do\u011fa \u00fczerindeki m\u00fclkiyet\u00e7ilik nas\u0131l rant\u0131 do\u011furuyorsa hayvan \u00fczerinde de m\u00fclkiyet\u00e7i bak\u0131\u015f bireyci kapitalist bak\u0131\u015f\u0131 ortaya do\u011furmaktad\u0131r. Hayvanlarla birlikte ya\u015fam, hayvanlar\u0131n bak\u0131m\u0131 ve beslenmesi toplumsal ya\u015fam\u0131n yeniden d\u00fczenlenmesini gerektirmektedir. Bu yeniden d\u00fczenlenme t\u00fcm t\u00fcrlerin ya\u015fam hakk\u0131 ve e\u015fitli\u011fi g\u00f6zetilerek in\u015fa edilmelidir.<\/li>\n\n\n\n
  • Temsili demokrasi\u2019 ve di\u011fer hiyerar\u015fik modellerin yerine, kentler, ya\u015fam\u0131n her alan\u0131nda kendi kendine yeten, radikal demokrasinin ifadesi olan halk meclisleri ve benzeri kat\u0131l\u0131mc\u0131 ara\u00e7larla kararlar alabilen bir yatay \u00f6rg\u00fctlenme modeline sahip olmal\u0131d\u0131r.<\/li>\n<\/ul>\n<\/blockquote>\n\n\n\n

    Raporun tamam\u0131na ula\u015fmak i\u00e7in t\u0131klay\u0131n\u0131z<\/a>.<\/strong><\/p>\n\n\n\n

    <\/p>\n","post_title":"Ekoloji \u00f6rg\u00fctlerinden deprem raporu: \u201cFelaket olan deprem mi, rant ve tahakk\u00fcmle i\u015fleyen y\u00f6netim sistemi mi?\u201d","post_excerpt":"","post_status":"publish","comment_status":"closed","ping_status":"open","post_password":"","post_name":"ekoloji-orgutlerinden-deprem-raporu-felaket-olan-deprem-mi-rant-ve-tahakkumle-isleyen-yonetim-sistemi-mi","to_ping":"","pinged":"","post_modified":"2023-03-01 18:08:57","post_modified_gmt":"2023-03-01 15:08:57","post_content_filtered":"","post_parent":0,"guid":"https:\/\/gaiadergi.com\/?p=119857","menu_order":0,"post_type":"post","post_mime_type":"","comment_count":"0","filter":"raw"},"live_filter_cur_post_id":119857}'; block_tdi_122.td_column_number = "2"; block_tdi_122.block_type = "td_flex_block_1"; block_tdi_122.post_count = "4"; block_tdi_122.found_posts = "442"; block_tdi_122.header_color = ""; block_tdi_122.ajax_pagination_infinite_stop = ""; block_tdi_122.max_num_pages = "111"; tdBlocksArray.push(block_tdi_122); -->

    Çevre dostu mimarinin örneği: Sürdürülebilir yaşam, Casa Cosecha de Lluvia ve yağmur suyu yönetimi

    Casa Cosecha de Lluvia, dağların kalbinde sürdürülebilirliğin ve yenilikçiliğin mükemmel bir örneğini sunuyor. Yağmur suyunu arıtan bu etkileyici yapı, çevre dostu tasarımıyla size ilham verecek! Robert...

    Yeşil mimarinin geleceği: Tarımsal atıklardan mimarinin zirvesine; mısır koçanları karbon emici duvarlara dönüşüyor

    Tarım atıklarının mucizevi dönüşümüne tanık olun: Mısır koçanlarından üretilen karbondioksit emen duvar kaplamalarıyla yeşil mimarinin geleceği şekilleniyor! Sürdürülebilirliğin sınırlarını zorlayan bu yenilikçi projeyi keşfedelim! İnşaat ve...

    Ekoloji örgütlerinden Erzincan İliç için ortak açıklama

    "Beklenen" felaket Erzincan İliç’te 13 Şubat 2024 tarihinde yaşandı. Uzmanlara kulak asmayan rantçılar para hırsları ile "öldürmeye", iktidar yargısıyla, bakanıyla, uygulamasıyla cinayetlere ortak olmaya ve...

    İZBAN’daki boş koltuk

    Ege’nin medeniyetler beşiğinde büyüttüğü bir kenttir İzmir. Çarpık kentleşme yıllarıyla, eş, dost, tanıdık, ahbap, yandaş, kayırıla kayırıla bir tuhaf kentleşmiştir. Büyümüştür büyümesine ama körfez kenarına dizilmiş...

Gamzegül Kızılcık
Gamzegül Kızılcık
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü mezunu. Kadın hakları mücadelesi, çocuk hakları ve LGBTİ hakları konularına ilgili. Doğal hayatın korunması konusuna meyledişi ve Gaia Dergi ile yollarının kesişimi sonucunda da; direnişçi bir kadın, gazeteci.

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol