İngiltere’nin Bolton şehrinde yapılan ve “geleceğin evi“ olarak adlandırılan ev, tasarım ve inşası açısından mevcut sürdürülebilirlik anlayışının sınırlarını zorluyor. Proje 920 metre karelik bir alanı kapsıyor ve Kuzeybatı İngiltere’nin ilk karbon sıfır evi sayılıyor. Dört yatak odalı, tek katlı bina Pennine dağının yamacına yerleştirilmiş. Sürdürülebilirlik kriterleri üzerine tasarlanmış yapı, alışık olmadık manzaralı bir noktaya yapılmış. Görsel olarak bu manzaranın güzelleşmesi için binanın etrafı ve çatı kendiliğinden çıkan çiçeklerle ve bitkilerle kaplanmış.
Ekolojik ev yapmanın bir yolu da yer altında ev yapmak. Make Architects tarafından tasarlanan yapının da en çarpıcı tarafı, yer altında tasarlanmış olması. Bu şekilde havalandırma açısından yüzde 90’a yakın enerji tasarrufu sağlanabiliyor. Sıcaklık ve soğukluk sihirli bir şekilde ortadan kalkmış görünse de bunun da altında bilim yatıyor. Ayrıca, bu yer altı dünyası yapısı küresel ısınma, asit yağmurları, bombalanma ve depremlere karşı korunmalı.
Bu deneysel yapı, sadece yer altında yaşamanın faydalarını tanıtmıyor, aynı zamanda tasarlanan binanın iç yaşam alanlarının inşası için gereken duvarları yapmak için arazideki çukurları kullanıyor. İnşaatı bitirmek için az miktarda kullanılan birkaç malzeme (odaları ayırırken, çukurları ve ahşap malzemeyi birleştirmek için kullanılan çimento gibi) dışında geri kalan malzeme; sadece arazi ve toprak. Proje yöneticilerine göre ev imha edildiğinde toprağa geri dönecek.
Çok az enerji harcamak üzere tasarlanan ev; jeotermal ısı pompaları, fotovoltaik paneller ve rüzgar türbinleri ile yenilenebilir enerji üretiyor. Binanın yeri ve yönü dikkatle seçilmiş, yerel malzemeler kullanılarak ve geleneksel yapı metodları ile yapılıyor.
Bu proje İngiliz hükümetinin “Yenilenebilir ve Düşük Karbon Enerji Tasarıları için Performans Planlama Anlaşmaları” örneği olarak kabul edilmiş.
Kaynak: Diario Ecologia, My Modern Met