Ana SayfaGüncelYavuz hırsız ev sahibini bastırdı: Ekonomistlerden bağış yorumları

Yavuz hırsız ev sahibini bastırdı: Ekonomistlerden bağış yorumları

-

Türkiye’de yaşadığımız her gün bizlere yeni bir şaşırma sebebi verirken dün yeni bir skandala pek çok kanalın katıldığı ortak canlı yayında şahit olduk. Ulusal kanalların günlerdir duyurduğu Türkiye Tek Yürek isimli programda kamu bankaları, rant odaklı patronlar ve bir noktada kendine pay çıkarmak isteyen yandaşların sözde “bağış” yarışını izledik. Krizi fırsata çevirmek isteyen rantçıların bağış yarışı klişe bir kara komedinin ötesine geçemezken vatandaş bizden çalınanları bize bağışlamak da nedir ortak temasında tivitler attı. 

Halkın konuya bakış açısı bağışların tamamen göstermelik, sağ cepten sol cebe olduğu yönünde. Dün akşam izlediğimiz adeta eski moda bir sirk gibiydi. İşkence edilen hayvanlar yoktu ama bizzat işkence gören halk ve işkenceci erk karşı karşıyaydı. Konuşmak isteyen susturuldu. Malzemeden çalan gönüller avutuldu. Vicdan muhasebeleri vergiden düşülecek miktarlar sayesinde bir kez daha süresiz ve faizsiz ertelenmiş oldu. Bizden çalınan paraların yanından bile geçemeyecek bir mebla dün akşam toplanan para. Öte yandan deprem bölgesine gününde gitse binlerce hayatı da kurtarabilecek bir mebla. Kamu bankaları ve yandaş zenginler neden 10 gün beklediler, açıkçası anlamak pek mümkün değil.

Sağ cepten sol cebe etkinliğine ekonomistler de tepki gösterdi. Twitter hesaplarından tepki gösteren ekonomistler de aynı fikirde: Kimin parasını kime bağışlıyorlar?

Özgür Orhangazi:

Dünkü ortak yayını izlemedim, bugünkü haberlerden anladığım kadarıyla iş tam bir sadaka törenine dönmekle kalmamış kamu kurumları diğer kamu kurumlarına bağış yarışına da girmişler. Peki nereden geliyor bu paralar? Ya da kimin parasını kime veriyorlar? Merkez Bankası 30 milyar: MB bu miktarı ya yeni para yaratarak ya da karlarından verebilir. Her ikisi de saçma çünkü MB zaten ihtiyaç duyulan miktarı parasal genişlemeyle yaratabilirdi. Eğer karlarından yapacaksa da bu karların önemli bir bölümü zaten Hazine’ye aktarılacaktı. Ziraat, Vakıfbank, Halkbank toplam 39 milyar. Kamu bankaları daha geçenlerde 60 milyar sermaye desteği almışlardı. Devlet aynı parayı bir cepten diğerine aktarmış durumda sadece. Özel şirket ve kişilerin bağışlarının vergiden düşülebileceği dolandı Twitter’da. Bu anladığım kadarıyla vergi matrahından düşme olarak gerçekleşecek. Nihayetinde ödeyecekleri vergiler düşeceği için bu da esasında yine bir cepten diğer cebe koymak anlamına geliyor. Esas soru şu: Bu kadar yüksek miktarlar nereden geliyor. Bu paranın 3 ana kaynağı var: 1. Şimdiye kadar kaçırılan, ödenmeyen, affedilen vergiler. 2. İmar, arsa, ihale, kent vs. rantları 3. Düşük ücret yüksek sömürüye dayanan birikim rejiminin yarattığı karlar. Yani yine ya bir cepten diğer cebe aktarımlarla geçinmek için bin bir türlü sıkıntı içerisinde olanların alın teriyle yarattıkları değer.. Peki izleyenler neyi izlediler? Gerçek ve saf neoliberalizmi izlediler. Bir yandan kamunun tüm gücü ve kapasitesi zayıflatılırken bir yandan da her şeyin “zengin hayırseverler”in insafına bırakıldığı bir aklanma şovunu .. Ha bir de şu var: Bu söz verilen miktarların ne kadarı gerçekten bağışlanacak? Bağışlanırsa ne kadarı gerçekten depremzedelerin ihtiyaçlarına gidecek? Ve bu bağışların karşılığında devletten ne gibi ihaleler beklenecek, alınacak? Ve madem milyonlarca TL bir telefon aramasıyla bu kadar kolay verilebiliyordu, depremin ilk anlarında, ilk günlerinde insanlar yardım toplamak için kendilerini paralarken bu neden yapılmadı? Halbuki düzgün bir sistemde Meclis toplanıp gerekli bütçeyi çıkarabilir, bu bütçe de gerekirse vergilerle gerekirse de MB’nin parasal genişlemesiyle çok hızlı bir biçimde devreye sokulabilirdi. Tercih edilen ise esasında halkın parasıyla halka şov yapmak oldu..  Özet: MB canlı yayında parasal genişleme yaptı, parası olanlar canlı yayında vergilerinin bir kısmını ödedi, devlet de kendi cepleri arasında para dolaştırdı.. İzleyenler de gerçek yardımlaşma ve dayanışmayla sadaka şovunun farkını görmüş oldular.

Hayri Kozanoğlu:

Sağ elin verdiğini değil sol el cümle alem duyuyor!

Ümit Akçay:

Türk usulü miktarsal genişleme

Emin Çapa

Erdoğan, ortak bağış yayınına bağlandı: “Her kuruş, depremzedelerimiz için kullanılacak” 2003’den beri toplanan 37 milyar dolarlık Deprem Vergisi’nin yarısı harcansa şu anda acımız çok daha az olurdu. (“Deprem Vergisi yok” diyerek beni delirtmeyin.)

Ozan Gündoğdu:

Merkez Bankası’nın ulusal krizlere karşı garanti olarak tutulan “ihtiyat akçesi” 41 milyar TL 2019’da Hazine’ye transfer edilmişti. Biraz önce Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu 30 milyar TL’yi afetzedeler için bağışladıklarını açıkladı. Tam bir freak show yaşıyoruz. 2022’de son “İmar Affı” teklifini TBMM’ye sunan BBP Lideri Mustafa Destici 500 bin TL bağışladı. Acaba İmar Affı kanun teklifini de geri çekecek mi? Freak Show… Kolu olmayan bir insanın önüne kola koyup, içemeyince gülmek gibi… Zihni bu denli körelmiş insanlar, özgüveni bu kadar azalmış insanlar, hissizleşmiş insanlar şu gösteriyi görünce her şeyin normal olduğunu düşünür. Tam bir Freak Show’un içindeyiz…

Refet Gürkaynak:

PPK üyelerinin maaşlarını kesmiş olsanız isabet olur ama 30 milyar etmez (umarım). MB varlığından veriyorsanız zaten halkın olanı veriyorsunuz, övünmekten utanın. (Karşılığında varlık uydurup yeni yükümlülük yaratıyorsanız iyice yatacak yeriniz yok.)

Ciddiyetle: MB “bağışının” ne olduğunu muhasebeleştirmesini görünce, gösterirlerse anlayacağız. Ya MB’de gerçekten bağış karşılığı azaltılabilecek bir varlık var, fiilen yedek akçe ya da sermaye olacak yerden veriyor ki bizim paramızdır, ya da bilanço büyüyecek, uydurma kaynak.

Şenol Babuşcu:

Yardımın şovu olur mu? Kamu kurumları ve kamu bankaları neden bağış yapar? Bağış rakamlarında, kamu kurumları dışında vergi borcu silinenler en önde….

Atilla Yeşilada:

Depremi para basarak finanse etmek

Mustafa Sönmez:

Onbinlerce insanın yok oluşunda, yüzbinlercesinin evsiz barksız, işsiz, geleceksiz kalmalarında baş sorumlu iken devleti hokkabaza çevirdiler. Halkın vergisinden devlet bankalarına pompaladıkları milyarları, bağış toplama hokus pokusuna çevirdiler Bu sefillik bitecek. 18 Haziran! Bağışmış! Bağışçılara bak! Erdoğan’ın Varlık Fonu şirketleri, Erdoğan’ın Cengiz’i, damadı, Erdoğan’ın emrindeki Merkez Bankası, kamu bankaları. Bunun adı da bağış! Tam bir müsamere. Ölülere saygınız olsun Hiç olmasa; kalan 4 ayda bir şeye yarayın, enkazı doğru dürüst kaldırın. Eksi 10 derecede çadırda ya da enkaz dibinde geceyi geçirmenin, molozların altında can çekişmenin, travmanın derdi unutulmuş, bağış hokkabazlığı konuşuluyor. Kendinize gelin! Ahbap, Babala gibi sivil organizasyonlara yapılan yardımların, biriken paraların bugün Erdoğan şemsiyesi altındaki kuruluşlara AFAD Kızılay hesabına aktarıldığını duyarsanız hiç şaşırmayın. Tahammülü yok! Tehditi çok! 18 Haziran’a kadar hava dönsün diye çırpınıyor, ama boşuna Bir tarafta kar altında çadırlar, kederli, kaygılı çocuklar, yaşlılar, hastalar, enkaz altında ölüler, kefensiz gömülenler… öte tarafta panayırda bağış topluyor gibi yapan palyaçolar, tahta bacaklılar, jonklörler, ip üstünde cambazlar, hokkabazlar. Tahammül diliyorum hepimize

Cem Başlevent:

2 saatte 100+ milyar lira toplanabiliyorsa neden 10 gündür uçaklar, helikopterler vızır vızır uçup kırsal kesime çadır, gıda, battaniye, ilaç ulaştırmıyor?

Uğur Gürses:

Ahlaki çöküntünün kilometre taşları; vergini ödeme vergi affı, kaçak yapı inşa et imar affı, borsada hissen çöker kamu ve emeklilik fonları batığını kurtarır… Merkez Bankası da 30 milyar TL’yi karşılıksız basacak. Kamu kurum ve bankalarının Hazine kesesinden bağış yapmaları tuhaf değil mi? Aralık ayında Hazine’den 20’şer milyar, toplam 60 milyar TL sermaye konan kamu bankaları, 7, 12 ve 20 milyar TL, toplam 39 milyar TL bağış yapıyor. Bütçeden yapılmasının ne sakıncası var? TBMM’de ek bütçe çıkararak yapılacak işler yan yollarla yapılıyor, usulsüz yapılıyor… Meclis’i hemen toplayıp ek bütçeyle depremin hasarlarını karşılayacak harcamalar için tüm toplumun vergileriyle karşılayın. Yan yollarla değil. Saat 1.15 itibariyle 114.7 milyar bağış toplanmış. Bunun 89 milyar TL’si kamu kurumu, kamu çoğunluk hisseli şirket, kamu bankalarından.

SON YAZILAR

Yeni nesil ne diyor?

Her şey bir konuşmayla başladı. Bir arkadaşım yeni nesil sözcüklerden bahsediyordu. Konu hakkında konuştukça konuştuk. Dedim, bir yazı yazayım ben de, dergide de bulunsun. Çünkü...

“Gerçeği görüyoruz! Anayasa değişikliğine HAYIR diyoruz!

Feminist ve LGBTİ+ örgütlerin biraraya gelmesiyle kurulan Hepimiz için Anayasa Koordinasyonu "Birbirimizin elini bırakmıyoruz! Hiçbirimizi geride bırakmıyoruz! Anayasa değişikliğine HAYIR diyoruz!" başlıklı açıklamasıyla tüm toplumu...

Hataylılar 6 Ekim’de Meclis’te: #HatayıGör

6 Şubat depremlerinde en büyük yıkımı yaşayan Hatay'da depremin üzerinden geçen 8 aya rağmen hiçbir şey değişmedi. Barınma, beslenme, eğitim, sağlık ve ulaşım gibi en...

Akbelen Ormanı TBMM Olağanüstü Genel Kurulu İçin Bilgi Notu

Geleceğini düşünenler Akbelen için mücadele ediyor. Yaşam Savunucuları TBMM'nin Akbelen gündemi ile olağanüstü toplanması için çağrı yapmış ve eklemişti: Koltukları boş görmek istemiyoruz! Direnen yaşam...
Gamzegül Kızılcık
Gamzegül Kızılcık
Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü mezunu. Kadın hakları mücadelesi, çocuk hakları ve LGBTİ hakları konularına ilgili. Doğal hayatın korunması konusuna meyledişi ve Gaia Dergi ile yollarının kesişimi sonucunda da; direnişçi bir kadın, gazeteci.

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol