Üç öğrenciye 12 ay boyunca 200 liralık burs imkânı… Bu bursu almak için başarılı bir öğrenci olmak yetmiyor. Hatta o kadar başarılı bir öğrenci olmaya bile gerek yok. Not ortalaması 2,50 olan her öğrenci başvurabiliyor. Bir.One. oluşumun kurucuları Ebru Elgöç’ün ve Cansu Özge Özmen’in bir şartı var; doğaya, hayvanlara karşı duyarlı olmak ve sürdürülebilir yaşamı savunmak…
Sosyal medya üzerinden ilk duyuruyu yaptıklarında 12 ay boyunca bir öğrenciye ayda 200 lira burs vermeyi hedeflemişlerdi. Ancak destekçilerin artmasıyla üç öğrenciye burs verebilecek güce erişmeyi başardılar. Desteklerin artmasıyla daha fazla öğrenciye ulaşabilmeyi uman Bir.One kurucularından Cansu Özge Özmen ile topluluğu ve verdiği bursu konuştuk.
Eylül Akdeniz: Bir.One. ne demektir, topluluğunuzun adı nereden geliyor? Kaç kişilik bir oluşumsunuz?
Cansu Özge Özmen: BİR.ONE. ismi, insanın kendi dışındaki canlılara genel bakışıyla ilgili. Hareketimizin en önemli temeli sanırım türcülük karşıtlığı. Türcülük bir türün, bu durumda insanın merkez alınarak tüm ekolojik sistemin ona fayda sağlaması üzerine kurulması anlamına geliyor. İnsanın merkez alındığı ve diğer türlere üstün görüldüğü bu durumun adı antroposantrizm. Yani ben konuşabiliyorum, yunusları havuzlara kapatırım beni eğlendirsinler, hayvanat bahçesi açarım ki gidip arada aslanlara bakayım çekirdek çitleyeyim, sirklerde kullanayım güleyim, inekler çok lezzetli, benim için yaratılmışlar, yiyeyim, derilerini de giyeyim çok yakışıyor bana, şu ağaçları keseyim araziyi ihaleye açayım, gibi daha da çoğaltılabilecek örneklerden oluşan tutumla ilgili. Biz de özetle, hepimiz “bir”izden yola çıkarak bu isimde karar kıldık.
Destekleyen arkadaşlarımız dışında iki kişiyiz. Ebru Elgöç, yıllardır hayvan hakları mücadelesinin içinde. Çeşitli derneklerde de görev aldı. İki köpeği, altı kedisi var. İstanbul’da baharat ticareti yapıyor. Ben sadece beş senedir bu mücadelenin içindeyim. Ondan önce uzun bir süre başka bir ülkedeydim ve açıkça söylemek gerekirse dünyadan haberim yoktu. Tekirdağ’da Namık Kemal Üniversitesi, İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde öğretim üyesiyim. Dört kedim, bir köpeğim var. Gönüllü olarak, hasta hayvanları tedavi ettirip yuvalandırıyoruz ve ihtiyaç sahibi çocuklara yardım etmeye çalışıyoruz.
Eylül: Neden burs vermek istediniz, malum pek çok dernek, kurum ya da kuruluş burs veriyor ama hiçbiri sizin gibi çevreye, hayata, hayvana duyarlı olma şartı koymuyor. Belirttiğiniz not ortalaması gayet ortalama bir öğrencinin alabileceği bir puan (2,50) bunun da bir anlamı olduğunu düşünüyorum. Bunları açıklar mısınız?
Cansu: İşim gereği öğrencilerle vakit geçirme fırsatı bulduğum için düzenlediğimiz yardım kampanyaları sırasında bana yardım eden birçok öğrencinin duyarlılığından çok etkilendim. Etkilenmemin nedeni de üniversite yıllarımda kendim dışında kimseye faydam dokunmuyor olmasıydı. Yiyip, içip, geziyordum. Onların benden çok daha fazla farkındalık sahibi olduğunu fark ettim. Aynı zamanda da öğrencilerin okuyabilmek için ya yoğun bir şekilde çalışmak zorunda kalması ya da geri ödemeli krediler almaları beni üzüyordu. Arkadaşlarımla kendi aramızda başarılı öğrencilere destek oluyorduk fakat kısıtlı zaman ve kaynaklarını başkaları için harcayan öğrencilere de elimizden geldiğince desteklemek ve onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek istedik. Birkaç arkadaşımla şartları konuşup belirledik. Bizim için aslında öğrencinin okula devam ediyor olması ve derslerinden kalmaması yeterli bir kriterdi. Çünkü hayatta başarıyı, salt akademik başarı olarak nitelendirmek istemiyoruz. Dünyanın genel durumunu, biraz da nüfusun çoğunluğunu, sadece kendi kişisel başarısı için çalışan hırs küplerinin oluşturmasına bağlıyorum. Bizim için en önemli kriter, öğrencinin, düzenli ve organize bir şekilde, kendini parçası olarak gördüğü doğa, insanlık ya da dünya için iyileştirici çabalar içinde olması idi.
Eylül: Sanıyorum ki bu ilk kez verilen bir burs oldu, devamı gelecek mi?
Cansu: Devamı daha çok insanın bu projeye inanması ve öğrencilere destek olmasına bağlı. Eğer bir dahaki sene daha çok gönüllü bulabilirsek her sene ikinci dönem başlayacak şekilde teşvik bursunu vermeye devam edeceğiz. Ayda 50 lira gibi cüzi bir miktar destek vererek, dört kişi bir öğrencinin bursunu karşılayabilir.
Eylül: Bursun bedeli nedir ve ne kadar süreyle verilecek?
Cansu: Burs, 12 ay boyunca, öğrenci mezun olana kadar kesintisiz bir şekilde verilecek. 12 ay olmasının nedeni de, tatillerde de istedikleri ve değer gördükleri sorumluluk alanlarında aktif olabilmelerini sağlamak. Şimdilik ayda 200 lira vereceğiz.
Eylül: Sosyal medyada burs duyurusu yaptığınız zaman başkaları da katıldı size ve bir öğrenci yerine şimdi üç öğrenciniz oldu. İnsanların bu bursa yaklaşımı nasıl oldu?
Cansu: Çoğunluk, belki şartlara çok anlam veremese de, destekledi. Sadece ihtiyaç sahiplerine verilmemesini anlayamayanlar oldu. Çünkü bizde alışılan sadece ihtiyaç sahiplerine burs verilmesidir. Ben üniversitede de burs değerlendirme süreçlerine şahit oluyorum ve burs veren kuruluşların ihtiyaç sahibi değerlendirmesine uyacak öğrenciler aslında ihtiyaç sahiplerinin tümünü oluşturmuyor. Açıkta kalan, geçinemeyen, okuyacağım diye işe başlayan ve sonunda okulu bırakmak zorunda kalan birçok öğrenci var. Bizim önceliğimiz çoğu insanın sadece kendisini düşündüğü bir yaşta, sosyal sorumluluk bilinci taşıyan öğrencilere ulaşmaktı.
Ki zaten BİR.ONE.’un asıl amacı da ihtiyaç sahibi hayvan ve çocuklara yardım etmek ve insanları bu konularda bilinçlendirmek. Bir kişiye burs verecektik ama destekçilerimiz sayesinde bu sayı üçe yükseldi.
Eylül: Destekleyenler olduğu gibi karşı çıkan ya da olumsuz anlamda eleştirenler de olmuş olmalı.
Cansu: Destek olan arkadaşlarımızın hepsi isimlerinin açıklanmasını istemediği için açıklamadık fakat onlara da ayrıca teşekkür ederim. Bunun dışında burs miktarını az bulanlar, miktarla dalga geçenler oldu. Tabii ki biz de daha çok destek verilmesini isterdik, bu miktarın kişinin tüm ihtiyaçlarını karşılayamayacağının farkındayız fakat sadece 10 bin beğeneni olan Facebook sayfamızdan duyuru yapmamıza rağmen, 30’un üzerinde başvuru olduğunu düşünürsek, öğrencilerin bunu ciddiye aldığı anlaşılıyor. Yani bu sembolik rakam –zaten adı da teşvik bursu- bizden o öğrencilere yaptıkları için bir teşekkür mahiyetinde.
Eylül: Burs verdiğiniz kişiyi takip edecek misiniz ya da böyle bir takip sistemi oluşturdunuz mu?
Cansu: Bu aslında resmi olmayan bir güven ilişkisine dayanıyor. Öğrencilerden tek istediğimiz her dönem sonunda bize notlarını yani transkriptlerini göndermeleri ve o dönem içinde yaptıkları sosyal sorumluluk projelerini özetleyen bir mektup yazmaları. Bu; LGBTİ haklarıyla ilgili bir makale çevirmek de olabilir, vegan stant açmak da olabilir, doğa talanına karşı bir protesto düzenlemek de olabilir. Tabii ki onlarla tanışmak ve çalışmalarına da destek vermek isteriz fakat bu bir kontrol mekanizması değil. Sadece duygusal bir bağ oluşturabilmek de hoş olur.