Pembe Hayat KuirFest, festival maratonunun üçüncü gününde, Glasgow merkezli Glitch Kuir Film Festivali programcılarının KuirFest için hazırladığı ‘Belleğin Azmi’ seçkisini ilk kez izleyicileriyle buluşturacak. Dün gösterimleri başlayan “Amerika’dan Türkiye’ye: Baldwin’in İzi” seçkisinden James Baldwin: Etiketin Bedeli (James Baldwin: The Price of the Ticket, 1989) de izleyicilerle bir araya gelecek. Bugün programda özel bir gösterim var: Bir Emek Bizim İstanbul Bizim filmi, Özgürleşen Seyirci: Emek Sineması Mücadelesi (2016) Ankara prömiyerini Pembe Hayat KuirFest’te gerçekleştirecek. Ayrıca, Kültür Endüstrisinde Yaratıcı “Ötekilik” başlıklı panel göze çarpan bir etkinlik olarak bugünün programındaki yerini alıyor.
Glitch film festivali seçkisi: Belleğin Azmi
Festival, her yıl olduğu gibi bu yıl da dünya sinemasından özel seçkileri ve çeşitli festivallerden programcıları Ankara’da ağırlıyor. Glasgow merkezli Glitch Kuir Film Festivali’nin 6. Pembe Hayat KuirFest için hazırladığı özel seçki, ırkçılık ve cinsiyetçilikle mücadeleyi masaya yatırıyor. Festival ekibinden Nosheen Khwaja ve Cloudberry Maclean’in seçkinin gösterimi sonrasında katılacakları söyleşiyle, ırkçılık ve cinsiyetçiliğe karşı mücadelenin seçki üzerinden izleyicilerle tartışılmasına olanak yaratılacak.
Özel gösterim
Özgürleşen Seyirci: Emek Sineması Mücadelesi
Emek Bizim İstanbul Bizim inisiyatifinden Özgürleşen Seyirci: Emek Sineması Mücadelesi (2016) Ankara’da ilk kez bugün Pembe Hayat KuirFest kapsamında gösterilecek. Belgesel, seneler içinde Gezi Direnişi’ne doğru yol alırken, şehir merkezinde en çok görünür olan ve ses getiren mücadelelerden birinin kaydını tutuyor. Film, kamu yararı ve kentlilerin söz hakkı hiçe sayılarak yıkılan ve yerine AVM yapılan Emek Sineması için verilen 7 yıllık mücadeleyi, eylemcilerin ve seyircilerin gözünden aktarıyor. Eylemlere katılmış insanların birbirinden habersiz çektiği görüntülerin bir araya getirilmesiyle oluşturulan film, bu anlamda seyircinin, kent hakkına sahip çıkan insanların ortak kurgusu olma niteliğini taşıyor. Türkiye’de Gezi Direnişi’yle birlikte görünürlük kazanan, devlete değil sokaktaki insana işaret eden yeni bir kamusallık fikrini, sinema için verilen mücadelenin içinden sinema perdesine taşıyor.
Panel
Kültür Endüstrisinde Yaratıcı “Ötekilik”
Kültür Endüstrisi uzun zamandır olmadığı kadar çalkalanıyor. Dünya ve Türkiye’de yaşanan muhafazakarlaşma, kutuplaşma, şiddet ortamı, neoliberalizm gemisinde ilk kurtarılacak olanların büyük şirketler oluşu ve insan haklarının, bireysel hakların gasp edilmesinin sinema alanındaki yansımaları üzerine konuşacağımız bu panelde sadece eleştirel bir bakış değil “halihazırda eyleyen bir yaratıcı ötekilik” imkânından bahsedeceğiz. Emek Sineması Mücadelesi ve gelinen noktayı Fırat Yücel’den dinleyeceğiz. Yücel, sadece mücadelenin aktivizm ayağından değil aynı zamanda kolektif olarak ürettikleri Özgürleşen Seyirci: Emek Sineması Mücadelesi (2016) ve Türkiye’deki film dağıtım ağlarındaki tekelleşmenin ürkütücü boyutlarını sergileyen Kapalı Gişe: Türkiye’de Tekelleşen Film Dağıtımı (2016) filmlerinden de bahsedecek.
Panelde yer alan sinemacı Ali Kemal Çınar da Bakur (2014) ile alevlenen sansür tartışmalarından ve devam eden çatışma ikliminde Kürt sinemacıların nasıl, ne boyutta etkilendiklerini anlatacak.
Pembe Hayat KuirFest ise alternatif fon kaynakları ve sürekli değişen politik konjonktürde festivalin 6 yıldır varlığını nasıl sürdürdüğüne dair deneyimlerini paylaşacak.
Amerika’dan Türkiye’ye: Baldwin’in İzinde
Seçki kapsamında bugün Karen Thorsen’ın yönettiği televizyon yapımı James Baldwin: Etiketin Bedeli (James Baldwin: The Price of The Ticket, 1989) gösterilecek. Belgesel, ünlü yazar ve aktivistin konuşmaları, röportajları ve katıldığı konferanslardan montajlanan görüntüleri ile yakınlarının tanıklıklarına başvuran güçlü bir portre filmi olarak dikkat çekiyor. Baldwin’in mücadeleci ve idealist kişiliğini yansıtan filmde, yazarın eserlerinden parçalar da yakın dostu Maya Angelou’nun sesinden aktarılıyor.