Ana SayfaGüncelA place i can learn - öğrenebileceğim yer - sergisinde Cansu Sönmez...

A place i can learn – öğrenebileceğim yer – sergisinde Cansu Sönmez ile söyleştik

-

Altı Mayıs’a kadar Endless Art Taksim’de devam edecek olan segideki sanatçı dostlarla bir araya geldik. Harika sohbetler çıktı, buyrun yazımıza. Söyleşi serimize Cansu ile başlıyoruz.

Cansu  selamlar, vakit ayırdığın için teşekkürler. Sergideki formlar nasıl gelişti, baya bir çimento görüyorum etrafta. Neler söylemek istersin bize?

Ne tüketeceğimizi belirleyen sistem sanırım bizim ülkemizin geleceği için uzunca bir süre bunun beton olması gerektiğine karar vermiş durumda. Ve bizim içinde yaşadığımız kent denizine sırtını dönen  ama bunu ‘’Deniz Senin’’ söylemiyle denizi göstermeden yalanlayan reklam sloganlarıyla dolu bir kent. Yaşadığımız yeni doğada distopya ve kent olgusunu distopyanın kendisiyle en olduğu gibi donuk ve ruhsuz olarak betonla anlatmak istedim. Bu süreç sokaktaki beton androjen başlarımla başladı. Beton insan formu bu sergi de legoya dönüştü. Kenti parçalarına ayırdım diyebilirim. Tabi lego burada bir imge. Büyük legolar iktidarı küçük ve iç içe geçmeyen legolar ise bizleri temsil ediyor.

Biraz kendinden bahseder misin lütfen? Sıkı bir distopyacı olduğunu duydum biraz önce. Bu seni/sanatını nasıl etkiledi?

İçine doğduğumuz dünya ütopik bir gelecek tasarımı üzerine kurulu. Aile içindeki eğitimden, okuldaki eğitime kadar ütopik bir gelecek tasavvuru içerisinde, inanmamız ve bunun için sorgulamadan çalışmamız bekleniyor. Distopyadan önce  Thomas More ile belki de hayatımıza girmiş olan “ütopya” bile doğası gereği totaliterdir. Mükemmel bir dünya tasarımı söz konusu olduğunda eleştiriye ve sorgulamaya kapalı bir ideoloji ve yönetim kendiliğinden oluşuyor. Adalet ve eşitlik olmakla beraber özgürlük, eleştiri  ve değişim söz konusu olamıyor.

19. yüzyıl sonunda kapitalizmin büyük sanayi gelişiminin iddiası maalesef gerçekleşemedi. Herkese yetecek üretim yapılacak, büyük yenilikler ve teknolojik gelişmeler herkesin yararlanacağı bir dünya yaratacaktı. Günümüzde dünya nüfusunun % 1’inin dünya kaynaklarının % 82’sine sahip olduğu bir gerçeklikte yaşamaktayız. Bu durumu fark etmeye başladığım 2009 yılından itibaren distopya gerçekliğiyle yazınsal olarak karşılaştım.  George Orwell’ın  Hayvan Çiftliği ile başladığım süreç 1984’e ve oradan da diğer yazarların distopik öykülerine doğru devam etti. Fark ettim ki aslında biz 1984’ün kendisini yaşıyoruz. Günümüz siyasi gelişmelerine baktığımızda dünyada hakimiyet kuran distopik gerçekliğini Amerika’da ve Brezilya’daki son seçimlerde bütün çıplaklığıyla görmekteyiz. Benim çalışmalarımda 2013’ten itibaren distopya konusu üzerinden şekillenmeye başladı. Çalışmalarımda yapmak istediğim, duruma itiraz etmek, göstermek ve anlaşılmaktı. Ve konuyla ilgili ruhsuzlar adlı iki farklı serigrafi baskı yaptım. Ruhsuzlar serisi de cansız manken fabrikasından yola çıkarak ele aldığım bir konuydu. Konu oradan evrilerek sadece betondan bir cinsiyetsiz insan başına ve bu sergiyle beraber de lego imgesine dönüştü. Ele aldığım konu üzerine tez yazma çalışmalarıma da başladım. Mimar Sinan’da devam etmekte olduğum yüksek lisansımı bu konu üzerine yazacağım tezle bitireceğim.

Bana biraz reçel getirin! Küçük legoların içsel motivasyonu ve bunun ilhamı nasıl aktı, neler söylemek istersin bize?

Bu sergi için küratörlerimiz Buket Bal  ve Miray Aydın’la  konuştuğumuzda sergi metninin ne üzerine olacağı konusunda bilgi aldım. Zaten seçki konu çerçevesinde seçilen sanatçılarla oluşturulmuştu. Konu ile benim sanat anlayışımın uyum içinde olması ve sergi adındaki çağrışım “Öğrenebileceğim Yer” benim yine çok etkilenerek okuduğum “ Alice harikalar diyarında” adlı kitabı tekrar ele almamı sağladı. Alice kendisinin mensubu olmadığı bambaşka bir dünyada macera yaşıyor ve oraya ait olmadığını sezinliyor. Öğrenmek için attığı adımlara rağmen sonunda oradaki kurallara karşı isyan ediyor. Kraliçenin Alice’e önerdiği bir iş teklifi var ve anlaşma şöyle “Dünün reçeli yok, bugünün reçeli yok, yarının reçeli var”  . Alice bu anlaşmayı tabi ki kabul etmiyor. Ama bizim dünyamızda bu anlaşma maalesef kabul görüyor. “İmkansız Oyun” yani iç içe geçmeyen minik legolardan oluşan bu interaktif alan hiç gelmeyecek bir reçel için kendinden vazgeçen insanların oyununu temsil ediyor. Taşların yerine oturmadığı, kuralların yanlı olduğu, basitmiş gibi görünen ama hiç basit olmayan bir oyun bu.

Yetişkinler için oyun alanı dediğimizde sanki +18 bir imaj geliyor gibi ancak sergide çimentodan yapılma legolar görüyoruz. Nasıl bir seçki oldu senin için bu?

Bence zaten bu oyun tam da öyle +18. Bir tür rantsal dönüşüm pornografisi. İsmin de gücü temsil edenlerin lego landini çok iyi tasvir ettiğini düşünüyorum. Kent, arsız bir çocuğun “legoland”ine dönüşmüştür. Artık bina yapmak legoları üst üste koymaktan daha kolay fakat basit bir oyundaki gibi derme çatmadır. Dokuyu, tarihi hafızayı temsil eden mimari yerine parayı temsil eden çevresine ait olmayan ve halkın da asla sahip olamayacağı yapılarla dolu bir mimari söz konusu ve bu iç içe geçebilen büyük Legolar -miş gibi olan kentsel durumumuzu gözler önüne seriyor.

Yaşadığımız şehirler betonarme yapılara döndü, sokakta gördüğümüz alanlar bile zaman içinde değişti. Bu seni nasıl etkiledi, neler söylemek istersin?

Üretim malzemem bu süreçte boyadan, betona dönüştü. İlk etapta başta da belirttiğim gibi sokağa yerleştirdiğim beton kafalar atölye içerisinde beton kafaların içine gömüldüğü beton  plakalar olarak değişti. Betonu bir canvas olarak kullandığımı söyleyebilirim. Bu da etrafımızdaki değişen çehrenin etkisi zaten.

 Kentin içinde sıkışmış insanı ele aldım diye konuştuk. Bu sıkışıklığı nasıl görüyorsun, sanatçı bunu açmak için neler yapabilir, yapmalı mı?

Bu sıkışıklık aynı zamanda bir çaresizlik gibi geliyor bana. Çeşitli yaptırımların sonucu olarak  bir çok insan bu betonlaşmaya maruz bırakıldı,  kamusal alanlar el altından çeşitli oyunlarla dip dibe sitelere dönüştürüldü. Aynı zamanda bunun bir paradoks olduğunu da düşünüyorum. Sonuçta işin ucunda bir arz-talep meselesi de var. İnsanlar çok şikayetçi olmalarına rağmen betondan bir kutu alabilmek için ömürlerini tüketiyorlar. Bu ülkede hayatta kalabilmenin bir garantisi gibi görülüyor bu durum. Ve kendilerini bitmek bilmeyen kredi sistemlerine köle ediyorlar. Ben bir sanatçı olarak sadece bu durumu eleştirip, dile getirebilirim. Benim dile getirmemde yaptıklarımla olur. Bu birilerine yeni bir ufuk açar, birilerine ulaşır, duygularına dokunur o zamanda benim için anlam bulur, buluyor da. Bu nedenle sokağa çıktım. Bir çok insanla iletişim kurmuş oldum, bunun somut sonuçlarını sosyal medya sayesinde elde etmiş oldum. Ama tüm bunlar benim hissettiklerimin ve anlatmak istediklerimin getirdiği süreç. Sanatın  böyle bir sorumluluğunun olduğunu düşünmüyorum. Her sanatçı kendi hissettiği doğrultuda üretimini gerçekleştirmeli, işin samimi kısmı burada gizli. Sosyal mesaj verme adına zorlama bir üretim samimiyetten uzak olur. Ben karakter olarak pesimist bir insanım bu pesimistlik durumum beni distopyaya bağlayan sorunları takıntı haline getirmemde bir etken. Buradaki umut arayışımı üretimle gerçekleştirebiliyorum.

Sohbetimizi bitirirken kapanışta neler söylemek istersin, neler yapıyorsun şimdi?

 Yüksek lisansıma devam ediyorum, bunun dışında  nisan ayı içerisinde Pg Art Gallery ile beraber Tomtom’da gerçekleşecek olan “Step” projesinde ve haziranda Artbiztech’in  gerçekleştirdiği “Bang Art İnnovation Prix 2019”  projesinde yer alacağım. Merak eden herkesi beklerim. “Öğrenebileceğim Yer” sergisi kapsamında gerçekleştirdiğiniz bu güzel  röportaj için teşekkürler.

\n

Alt\u0131 May\u0131s\u0027a kadar Endless Art Taksim\u0027de devam edecek olan segideki sanat\u00e7\u0131 dostlarla bir araya geldik. Harika sohbetler \u00e7\u0131kt\u0131, buyrun yaz\u0131m\u0131za. S\u00f6yle\u015fi serimize Cansu ile ba\u015fl\u0131yoruz.<\/p>\n\n\n\n

Cansu  selamlar, vakit ay\u0131rd\u0131\u011f\u0131n i\u00e7in te\u015fekk\u00fcrler. Sergideki formlar nas\u0131l geli\u015fti, baya bir \u00e7imento g\u00f6r\u00fcyorum etrafta. Neler s\u00f6ylemek istersin bize?<\/strong><\/p>\n\n\n\n

\"\"<\/figure><\/div>\n\n\n\n

Ne t\u00fcketece\u011fimizi belirleyen sistem san\u0131r\u0131m bizim \u00fclkemizin gelece\u011fi\ni\u00e7in uzunca bir s\u00fcre bunun beton olmas\u0131 gerekti\u011fine karar vermi\u015f durumda. Ve\nbizim i\u00e7inde ya\u015fad\u0131\u011f\u0131m\u0131z kent denizine s\u0131rt\u0131n\u0131 d\u00f6nen  ama bunu \u2018\u2019Deniz Senin\u2019\u2019 s\u00f6ylemiyle denizi\ng\u00f6stermeden yalanlayan reklam sloganlar\u0131yla dolu bir kent. Ya\u015fad\u0131\u011f\u0131m\u0131z yeni\ndo\u011fada distopya ve kent olgusunu distopyan\u0131n kendisiyle en oldu\u011fu gibi donuk ve\nruhsuz olarak betonla anlatmak istedim. Bu s\u00fcre\u00e7 sokaktaki beton androjen\nba\u015flar\u0131mla ba\u015flad\u0131. Beton insan formu bu sergi de legoya d\u00f6n\u00fc\u015ft\u00fc. Kenti\npar\u00e7alar\u0131na ay\u0131rd\u0131m diyebilirim. Tabi lego burada bir imge. B\u00fcy\u00fck legolar\niktidar\u0131 k\u00fc\u00e7\u00fck ve i\u00e7 i\u00e7e ge\u00e7meyen legolar ise bizleri temsil ediyor. <\/p>\n\n\n\n

Biraz\nkendinden bahseder misin l\u00fctfen? S\u0131k\u0131 bir distopyac\u0131 oldu\u011funu duydum biraz\n\u00f6nce. Bu seni\/sanat\u0131n\u0131 nas\u0131l etkiledi?<\/strong><\/strong><\/p>\n\n\n\n

\u0130\u00e7ine do\u011fdu\u011fumuz\nd\u00fcnya \u00fctopik bir gelecek tasar\u0131m\u0131 \u00fczerine kurulu. Aile i\u00e7indeki e\u011fitimden,\nokuldaki e\u011fitime kadar \u00fctopik bir gelecek tasavvuru i\u00e7erisinde, inanmam\u0131z ve\nbunun i\u00e7in sorgulamadan \u00e7al\u0131\u015fmam\u0131z bekleniyor. Distopyadan \u00f6nce  Thomas More ile belki de hayat\u0131m\u0131za girmi\u015f\nolan \u201c\u00fctopya\u201d bile do\u011fas\u0131 gere\u011fi totaliterdir. M\u00fckemmel bir d\u00fcnya tasar\u0131m\u0131 s\u00f6z\nkonusu oldu\u011funda ele\u015ftiriye ve sorgulamaya kapal\u0131 bir ideoloji ve y\u00f6netim\nkendili\u011finden olu\u015fuyor. Adalet ve e\u015fitlik olmakla beraber \u00f6zg\u00fcrl\u00fck,\nele\u015ftiri  ve de\u011fi\u015fim s\u00f6z konusu olam\u0131yor.<\/p>\n\n\n\n

19. y\u00fczy\u0131l sonunda kapitalizmin b\u00fcy\u00fck sanayi geli\u015fiminin iddias\u0131 maalesef ger\u00e7ekle\u015femedi. Herkese yetecek \u00fcretim yap\u0131lacak, b\u00fcy\u00fck yenilikler ve teknolojik geli\u015fmeler herkesin yararlanaca\u011f\u0131 bir d\u00fcnya yaratacakt\u0131. G\u00fcn\u00fcm\u00fczde d\u00fcnya n\u00fcfusunun % 1\u2019inin d\u00fcnya kaynaklar\u0131n\u0131n % 82\u2019sine sahip oldu\u011fu bir ger\u00e7eklikte ya\u015famaktay\u0131z. Bu durumu fark etmeye ba\u015flad\u0131\u011f\u0131m 2009 y\u0131l\u0131ndan itibaren distopya ger\u00e7ekli\u011fiyle yaz\u0131nsal olarak kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131m.\u00a0 George Orwell\u2019\u0131n\u00a0 Hayvan \u00c7iftli\u011fi ile ba\u015flad\u0131\u011f\u0131m s\u00fcre\u00e7 1984\u2019e ve oradan da di\u011fer yazarlar\u0131n distopik \u00f6yk\u00fclerine do\u011fru devam etti. Fark ettim ki asl\u0131nda biz 1984\u2019\u00fcn kendisini ya\u015f\u0131yoruz. G\u00fcn\u00fcm\u00fcz siyasi geli\u015fmelerine bakt\u0131\u011f\u0131m\u0131zda d\u00fcnyada hakimiyet kuran distopik ger\u00e7ekli\u011fini Amerika\u2019da ve Brezilya\u2019daki son se\u00e7imlerde b\u00fct\u00fcn \u00e7\u0131plakl\u0131\u011f\u0131yla g\u00f6rmekteyiz. Benim \u00e7al\u0131\u015fmalar\u0131mda 2013\u2019ten itibaren distopya konusu \u00fczerinden \u015fekillenmeye ba\u015flad\u0131. \u00c7al\u0131\u015fmalar\u0131mda yapmak istedi\u011fim, duruma itiraz etmek, g\u00f6stermek ve anla\u015f\u0131lmakt\u0131. Ve konuyla ilgili ruhsuzlar adl\u0131 iki farkl\u0131 serigrafi bask\u0131 yapt\u0131m. Ruhsuzlar serisi de cans\u0131z manken fabrikas\u0131ndan yola \u00e7\u0131karak ele ald\u0131\u011f\u0131m bir konuydu. Konu oradan evrilerek sadece betondan bir cinsiyetsiz insan ba\u015f\u0131na ve bu sergiyle beraber de lego imgesine d\u00f6n\u00fc\u015ft\u00fc. Ele ald\u0131\u011f\u0131m konu \u00fczerine tez yazma \u00e7al\u0131\u015fmalar\u0131ma da ba\u015flad\u0131m. Mimar Sinan\u2019da devam etmekte oldu\u011fum y\u00fcksek lisans\u0131m\u0131 bu konu \u00fczerine yazaca\u011f\u0131m tezle bitirece\u011fim.<\/p>\n\n\n\n

Bana biraz\nre\u00e7el getirin! K\u00fc\u00e7\u00fck legolar\u0131n i\u00e7sel motivasyonu ve bunun ilham\u0131 nas\u0131l akt\u0131,\nneler s\u00f6ylemek istersin bize?<\/strong><\/strong><\/p>\n\n\n\n

\"\"<\/figure>\n\n\n\n

Bu sergi i\u00e7in k\u00fcrat\u00f6rlerimiz Buket Bal \u00a0ve Miray Ayd\u0131n\u2019la\u00a0 konu\u015ftu\u011fumuzda sergi metninin ne \u00fczerine olaca\u011f\u0131 konusunda bilgi ald\u0131m. Zaten se\u00e7ki konu \u00e7er\u00e7evesinde se\u00e7ilen sanat\u00e7\u0131larla olu\u015fturulmu\u015ftu. Konu ile benim sanat anlay\u0131\u015f\u0131m\u0131n uyum i\u00e7inde olmas\u0131 ve sergi ad\u0131ndaki \u00e7a\u011fr\u0131\u015f\u0131m \u201c\u00d6\u011frenebilece\u011fim Yer\u201d benim yine \u00e7ok etkilenerek okudu\u011fum \u201c Alice harikalar diyar\u0131nda\u201d adl\u0131 kitab\u0131 tekrar ele almam\u0131 sa\u011flad\u0131. Alice kendisinin mensubu olmad\u0131\u011f\u0131 bamba\u015fka bir d\u00fcnyada macera ya\u015f\u0131yor ve oraya ait olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 sezinliyor. \u00d6\u011frenmek i\u00e7in att\u0131\u011f\u0131 ad\u0131mlara ra\u011fmen sonunda oradaki kurallara kar\u015f\u0131 isyan ediyor. Krali\u00e7enin Alice\u2019e \u00f6nerdi\u011fi bir i\u015f teklifi var ve anla\u015fma \u015f\u00f6yle \u201cD\u00fcn\u00fcn re\u00e7eli yok, bug\u00fcn\u00fcn re\u00e7eli yok, yar\u0131n\u0131n re\u00e7eli var\u201d\u00a0 . Alice bu anla\u015fmay\u0131 tabi ki kabul etmiyor. Ama bizim d\u00fcnyam\u0131zda bu anla\u015fma maalesef kabul g\u00f6r\u00fcyor. \u201c\u0130mkans\u0131z Oyun\u201d yani i\u00e7 i\u00e7e ge\u00e7meyen minik legolardan olu\u015fan bu interaktif alan hi\u00e7 gelmeyecek bir re\u00e7el i\u00e7in kendinden vazge\u00e7en insanlar\u0131n oyununu temsil ediyor. Ta\u015flar\u0131n yerine oturmad\u0131\u011f\u0131, kurallar\u0131n yanl\u0131 oldu\u011fu, basitmi\u015f gibi g\u00f6r\u00fcnen ama hi\u00e7 basit olmayan bir oyun bu. <\/p>\n\n\n\n

Yeti\u015fkinler\ni\u00e7in oyun alan\u0131 dedi\u011fimizde sanki +18 bir imaj geliyor gibi ancak sergide\n\u00e7imentodan yap\u0131lma legolar g\u00f6r\u00fcyoruz. Nas\u0131l bir se\u00e7ki oldu senin i\u00e7in bu?<\/strong><\/p>\n\n\n\n

Bence zaten bu oyun\ntam da \u00f6yle +18. Bir t\u00fcr rantsal d\u00f6n\u00fc\u015f\u00fcm pornografisi. \u0130smin de g\u00fcc\u00fc temsil\nedenlerin lego landini \u00e7ok iyi tasvir etti\u011fini d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcyorum. Kent, ars\u0131z bir\n\u00e7ocu\u011fun \u201clegoland\u201dine d\u00f6n\u00fc\u015fm\u00fc\u015ft\u00fcr. Art\u0131k bina yapmak legolar\u0131 \u00fcst \u00fcste\nkoymaktan daha kolay fakat basit bir oyundaki gibi derme \u00e7atmad\u0131r. Dokuyu,\ntarihi haf\u0131zay\u0131 temsil eden mimari yerine paray\u0131 temsil eden \u00e7evresine ait\nolmayan ve halk\u0131n da asla sahip olamayaca\u011f\u0131 yap\u0131larla dolu bir mimari s\u00f6z\nkonusu ve bu i\u00e7 i\u00e7e ge\u00e7ebilen b\u00fcy\u00fck Legolar -mi\u015f gibi olan kentsel durumumuzu\ng\u00f6zler \u00f6n\u00fcne seriyor.<\/p>\n\n\n\n

Ya\u015fad\u0131\u011f\u0131m\u0131z\n\u015fehirler betonarme yap\u0131lara d\u00f6nd\u00fc, sokakta g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcm\u00fcz alanlar bile zaman i\u00e7inde\nde\u011fi\u015fti. Bu seni nas\u0131l etkiledi, neler s\u00f6ylemek istersin?<\/strong><\/strong><\/p>\n\n\n\n

\"\"<\/figure>\n\n\n\n

\u00dcretim malzemem bu s\u00fcre\u00e7te boyadan, betona d\u00f6n\u00fc\u015ft\u00fc. \u0130lk\netapta ba\u015fta da belirtti\u011fim gibi soka\u011fa yerle\u015ftirdi\u011fim beton kafalar at\u00f6lye\ni\u00e7erisinde beton kafalar\u0131n i\u00e7ine g\u00f6m\u00fcld\u00fc\u011f\u00fc beton  plakalar olarak de\u011fi\u015fti. Betonu bir canvas\nolarak kulland\u0131\u011f\u0131m\u0131 s\u00f6yleyebilirim. Bu da etraf\u0131m\u0131zdaki de\u011fi\u015fen \u00e7ehrenin etkisi\nzaten. <\/p>\n\n\n\n

 Kentin\ni\u00e7inde s\u0131k\u0131\u015fm\u0131\u015f insan\u0131 ele ald\u0131m diye konu\u015ftuk. Bu s\u0131k\u0131\u015f\u0131kl\u0131\u011f\u0131 nas\u0131l\ng\u00f6r\u00fcyorsun, sanat\u00e7\u0131 bunu a\u00e7mak i\u00e7in neler yapabilir, yapmal\u0131 m\u0131?<\/strong><\/strong><\/p>\n\n\n\n

Bu s\u0131k\u0131\u015f\u0131kl\u0131k ayn\u0131 zamanda bir \u00e7aresizlik gibi geliyor\nbana. \u00c7e\u015fitli yapt\u0131r\u0131mlar\u0131n sonucu olarak  bir \u00e7ok insan bu betonla\u015fmaya maruz\nb\u0131rak\u0131ld\u0131,  kamusal alanlar el alt\u0131ndan\n\u00e7e\u015fitli oyunlarla dip dibe sitelere d\u00f6n\u00fc\u015ft\u00fcr\u00fcld\u00fc. Ayn\u0131 zamanda bunun bir\nparadoks oldu\u011funu da d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcyorum. Sonu\u00e7ta i\u015fin ucunda bir arz-talep meselesi de\nvar. \u0130nsanlar \u00e7ok \u015fikayet\u00e7i olmalar\u0131na ra\u011fmen betondan bir kutu alabilmek i\u00e7in\n\u00f6m\u00fcrlerini t\u00fcketiyorlar. Bu \u00fclkede hayatta kalabilmenin bir garantisi gibi\ng\u00f6r\u00fcl\u00fcyor bu durum. Ve kendilerini bitmek bilmeyen kredi sistemlerine k\u00f6le\nediyorlar. Ben bir sanat\u00e7\u0131 olarak sadece bu durumu ele\u015ftirip, dile\ngetirebilirim. Benim dile getirmemde yapt\u0131klar\u0131mla olur. Bu birilerine yeni bir\nufuk a\u00e7ar, birilerine ula\u015f\u0131r, duygular\u0131na dokunur o zamanda benim i\u00e7in anlam\nbulur, buluyor da. Bu nedenle soka\u011fa \u00e7\u0131kt\u0131m. Bir \u00e7ok insanla ileti\u015fim kurmu\u015f\noldum, bunun somut sonu\u00e7lar\u0131n\u0131 sosyal medya sayesinde elde etmi\u015f oldum. Ama t\u00fcm\nbunlar benim hissettiklerimin ve anlatmak istediklerimin getirdi\u011fi s\u00fcre\u00e7.\nSanat\u0131n  b\u00f6yle bir sorumlulu\u011funun\noldu\u011funu d\u00fc\u015f\u00fcnm\u00fcyorum. Her sanat\u00e7\u0131 kendi hissetti\u011fi do\u011frultuda \u00fcretimini ger\u00e7ekle\u015ftirmeli,\ni\u015fin samimi k\u0131sm\u0131 burada gizli. Sosyal mesaj verme ad\u0131na zorlama bir \u00fcretim\nsamimiyetten uzak olur. Ben karakter olarak pesimist bir insan\u0131m bu pesimistlik\ndurumum beni distopyaya ba\u011flayan sorunlar\u0131 tak\u0131nt\u0131 haline getirmemde bir etken.\nBuradaki umut aray\u0131\u015f\u0131m\u0131 \u00fcretimle ger\u00e7ekle\u015ftirebiliyorum. <\/p>\n\n\n\n

Sohbetimizi\nbitirirken kapan\u0131\u015fta neler s\u00f6ylemek istersin, neler yap\u0131yorsun \u015fimdi?<\/strong><\/p>\n\n\n\n

 Y\u00fcksek lisans\u0131ma devam ediyorum, bunun d\u0131\u015f\u0131nda  nisan ay\u0131 i\u00e7erisinde Pg Art Gallery ile beraber Tomtom\u2019da ger\u00e7ekle\u015fecek olan \u201cStep\u201d projesinde ve haziranda Artbiztech\u2019in  ger\u00e7ekle\u015ftirdi\u011fi \u201cBang Art \u0130nnovation Prix 2019\u201d  projesinde yer alaca\u011f\u0131m. Merak eden herkesi beklerim. \u201c\u00d6\u011frenebilece\u011fim Yer\u201d sergisi kapsam\u0131nda ger\u00e7ekle\u015ftirdi\u011finiz bu g\u00fczel  r\u00f6portaj i\u00e7in te\u015fekk\u00fcrler. <\/p>\n\n\n\n

<\/p>\n","post_title":"A place i can learn - \u00f6\u011frenebilece\u011fim yer - sergisinde Cansu S\u00f6nmez ile s\u00f6yle\u015ftik","post_excerpt":"","post_status":"publish","comment_status":"closed","ping_status":"open","post_password":"","post_name":"a-place-i-can-learn-ogrenebilecegim-yer-sergisinde-cansu-sonmez-ile-soylestik","to_ping":"","pinged":"","post_modified":"2019-04-22 11:05:37","post_modified_gmt":"2019-04-22 08:05:37","post_content_filtered":"","post_parent":0,"guid":"https:\/\/gaiadergi.com\/?p=108465","menu_order":0,"post_type":"post","post_mime_type":"","comment_count":"0","filter":"raw"},"live_filter_cur_post_id":108465}'; block_tdi_122.td_column_number = "2"; block_tdi_122.block_type = "td_flex_block_1"; block_tdi_122.post_count = "4"; block_tdi_122.found_posts = "583"; block_tdi_122.header_color = ""; block_tdi_122.ajax_pagination_infinite_stop = ""; block_tdi_122.max_num_pages = "146"; tdBlocksArray.push(block_tdi_122); -->

SON YAZILAR

Dimitris Sotakis: “Kurgu söylemek istediklerimi söylemek için bir anahtar”

Dimitris Sotakis’ten ilk olarak Büyük Hizmetkar romanını okudum. Yarattığı heyecanla hemen diğer kitaplarına yöneldim. Bu arada arkadaşlarım da kitaplarını okumaya başladı. Yazı dili, anlatımı, romanlarına...

Your Stage + Art: Müziğin evrenselliğini kutlayan bir sahne

Bugün paylaşımcılığın ve özgürleşmenin buluştuğu ortak noktadan, müzikten konuşacağız. Your Stage + Art, müziğin insanları bir araya getirme gücüne inanan, müzisyenlere eşit ve özgür şartlar altında müzikseverlerle buluşma imkânı sunmaya çalışan bir oluşum. Sanatla ilgilenen herkesin yeteneklerini...

Yeni nesil ne diyor?

Her şey bir konuşmayla başladı. Bir arkadaşım yeni nesil sözcüklerden bahsediyordu. Konu hakkında konuştukça konuştuk. Dedim, bir yazı yazayım ben de, dergide de bulunsun. Çünkü...

“Gerçeği görüyoruz! Anayasa değişikliğine HAYIR diyoruz!

Feminist ve LGBTİ+ örgütlerin biraraya gelmesiyle kurulan Hepimiz için Anayasa Koordinasyonu "Birbirimizin elini bırakmıyoruz! Hiçbirimizi geride bırakmıyoruz! Anayasa değişikliğine HAYIR diyoruz!" başlıklı açıklamasıyla tüm toplumu...
Avni Onur Sevinç
Avni Onur Sevinçhttps://www.avnionursevinc.com/
Gelişimimize uygun ekolojiyi inşa etmek için çalışan bir Doğa. Doğa, aynı zamanda arkadaşlarını da arar. Bu temiz ekolojide olmak ister misin?

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol