Akran zorbalığı, tehlikeli bir okul çağı sorunudur ve günümüzde her dört öğrenciden biri akran zorbalığına uğramaktadır. Bu sorunu, nedenlerini ve çözüm yollarını Nuh’un Gemisi Çocuk Terapi ve Aile Danışmanlığı Merkezi’nden Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Uzmanı & Psikolojik Danışman Rehber Ayşim İncesulu ile konuştuk.
Akran zorbalığı nedir?
Akran zorbalığı (bullying), çocukların arkadaşları tarafından maruz kaldıkları fiziksel, cinsel, sözel ya da sosyal şiddettir; okul şiddeti olarak da adlandırılır. Bu tehlikeli okul çağı sorunu, her yaş grubundaki çocuklar arasında görülebilir. Araştırmalar günümüzde her dört öğrenciden birinin akran zorbalığına uğradığını göstermektedir. Akran zorbalığını tanımlarken dikkat edilmesi gereken şey, yaşanan şiddetin kasıtlı ve devamlı olup olmadığıdır. Zira akran zorbalığında söz konusu olan davranışlar, bir kereye mahsus olmayıp sistematik olarak devam eder ve çocuk kendini koruyamaz.
Akran zorbalığının türleriyle ilgili örnekler verebilir misiniz?
Bu şiddet türünün açılımını şöyle yapabiliriz:
Fiziksel şiddet: Dürtmek, itmek, tekme atmak, tükürmek, ısırmak, vurmak, kulak çekmek, tokat atmak, çelme takmak, kesici ve delici aletlerle saldırmak, cisim fırlatmak, ateşli silahlarla korkutmak vs.
Cinsel şiddet: Cinsel çağrışımlı sözler söylemek, giysileri kaldırmak ya da çıkarmaya çalışmak, sarkıntılık yapmak vs.
Sözel şiddet: Bedensel özelliklerle alay etmek, kaba sözler söylemek, isim takmak, sözlü olarak tehdit etmek vs.
Sosyal şiddet: Oyunlara almamak, dışlamak, yalnızlığa itmek, görmezden gelmek, öğrenci hakkında dedikodu ve söylenti çıkarmak, iftira atmak, haksız şikayetlerde bulunmak, öğrenciyle konuşmamak ve diğer öğrencilerin de konuşmasını engellemek vs.
Bir çocuğun kendinden daha güçsüz bir çocuğa şiddet uygulamasının sebepleri nelerdir?
Öncelikle zorbalık uygulayan çocukta; bebeklikten çocukluğa uzanan süreçte anne baba sevgisi ve ilgisi, onaylanma, değerli bulunma gibi duyguları doyurulmadığı için özgüven eksikliği oluşmuştur. Ayrıca yetersiz imkânlarla zorlanan kalabalık bir ailede doğmuş ise; bunun getirdiği iletişim bozukluklarının yol açtığı düşük benlik algısı söz konusudur. Bunun yanı sıra gördüğü veya maruz kaldığı fiziksel ve duygusal şiddetin yol açtığı duygusal birikimler psikolojik hasara neden olmuştur. Ailesi ve yakın çevresinde gördüğü zorba davranışlar da kendini ifade biçimi olarak modellemeye yol açabilir. Bu olumsuz duygu durumunun dışa vurumu da çoğunlukla arkadaşları ve yaşıtlarıyla bulunduğu sosyal ortamlara uzanan zorbalık şeklinde gelişebilir. Ya kendinden küçük ya da güçsüz gördüklerine yönelir veya bir nedenle özendiği çocuklara her fırsatta zorbalık yapabilir. Bu durum, bir çeşit deşarj ya da kendini ifade etme biçimine dönüşür.
Akran zorbalığına maruz kalan çocuklarda ne gibi problemler ortaya çıkabilir?
Akran zorbalığı eğer engellenmezse, zorbalığa maruz kalan çocuğun hayatında ömür boyu kalıcı psikolojik yaralara yol açabilir. Ayrıca çocukta düşük benlik algısı, kendine güvenememe, gelişim gerilemesi veya bozukluğu, depresyon, kaygı bozuklukları, akademik başarısızlık, madde bağımlılığı, evden veya okuldan kaçma, arkadaş ortamlarına girmede tutukluk gibi durumlar oluşabilir.
Aileler bu konuyla ilgili neler yapabilirler?
Bu durumu gözleyen anne babalar, zorlayarak okula göndermek yerine bu davranışın altında yatan duyguyu ortaya çıkarmak üzere çocuklarına anlayışla yaklaşmalıdır. Sorgulamak yerine çocuktan gününü anlatmasını istemeli, nelerden hoşlandığını ve nelerden hoşlanmadığını öğrenmeli, en güveneceği kişilerin anne ve babası olduğunu anlamasını sağlamalıdırlar. Daha sonra çocuklarına, zorbalığı yapan çocuğa aynı zorbalığı göstermesini önermek yerine, bu durumla nasıl başa çıkmayı düşündüğünü sorabilirler. Ardından da zorbalığı yapan çocukla ortak sosyal aktiviteler aracılığıyla daha iyi tanışmalarını sağlayabilirler. Öte yandan çocuklarının arkadaş çevresini genişletmesine ve birlikte hareket edebileceği bir grup arkadaş edinmesine önayak olabilirler.
Okulda ise, öğretmeni ve rehberlik servisiyle işbirliği yapabilirler; çocuklarının zorbalık problemine çözüm odaklı olarak nasıl yaklaşabileceğini belirleyebilir ve destek olmalarını isteyebilirler.