Hayvanlar eğlence sektörü tarafından aktif bir biçimde sömürülüyor ve bu sektörün yaptığı sömürülerin ürünleri de insanlar tarafından eğlenceli gibi sıfatla talep görmektedir. Milyonlarca canlı, kendine has benlik, eğlence sektörünün bu karanlık yönü tarafından zorla alıkonuluyor. Bu alıkonmanın bir sonucu da Güneydoğu Asya ülkesi olan Tayland’da karşımıza çıkıyor: Orangutan boks maçları. Safari World adı verilen tema parkında, orangutanlar sahte boks maçlarında turistik amaçla gösteriye sunuluyor.
Tema parktaki eziyet ise iki orangutan ringe alınması ve birbirlerini dövmesini beklemek ile başlıyor. İnsan türünden bir hakem maça müdahale ediyor, raunt aralarında bikini giyen bir dişi orangutan sıradaki raundun sayısını gösteren bir kart ile ringde dolaşıyor. Hem cinsiyetçi hem de türcü bu durum turistik bir gösteri hâlini almış ve birçok seyirci tarafından da yoğun talep görüyor. Bu eziyetin yüksek talep ile izlenme gerekçesi ise seyirciler tarafından “komik“ olarak betimleniyor.
Safari World yetkilileri, gösteride kullanılan orangutanların nakavt olma gibi hareketleri için “özel eğitimden geçtiğini” iddia etse de işin arka yüzü tüm gösteri alanlarında olduğu gibi acımasız ve karanlık… Yaklaşık 30 dakikalık gösteri sonrası orangutanları karanlık ve pis kafesler bekliyor, gösteri için gördükleri psikolojik baskı da cabası. Ayrıca istenilen hareketleri yapmaları için gördükleri eziyet, tüm gösteri alanlarında kullanılan hayvanların yaşadıkları ile benzer. İlgili gösteride kullanılan orangutanların tamamı korktukları için bu gösterilerdeki davranışları sergiledikleri ise apaçık.
2004 yılından bu yana 22 bini aşkın maymun, hayvan kaçakçılığı ticaretinin bir parçası olarak hayvanat bahçeleri veya gösteri merkezlerine satıldı ya da bu esnada yaşamını yitirdi. Halen birçoğu bu karanlık ticaretin gölgesinde, esaret altında yaşamlarına devam ediyor ve çoğu da bu yolda can veriyor. Bu kirli ticaret Afrika ve Güneydoğu Asya gibi bölgelerde ciddi kâr getirdiği için biyolojik çeşitlilik ve ekolojik denge gözetilmeden, yoğun bir şekilde talep görmektedir.
Safari World isimli kuruluşun gerçekleştirdiği bu gösteriler, 2004 yılında hayvan özgürlüğü aktivistleri tarafından yoğun bir baskıya maruz kalmış ve Tayland hükümeti tarafından, gösteriler sona erdirilmişti. O yıl yapılan baskında gösterilerde kullanılan 48 orangutan ele geçirilmişti. Safari World yetkilileri ilgili orangutanların yerli ıslah programından geçirilen canlılar -Tayland’da doğan orangutanlar- olduğunu iddia etmiş olmasına rağmen, yapılan DNA testleri sonucu orangutanların Endonezya’dan kaçak yollarla getirildiği tespit edilmiş ve rehabilitasyon için Endonezya’ya geri gönderilmişti.
2010 yılında nedeni bilinmeyen bir şekilde gösteriler tekrardan ortaya çıktı ve izne sahip olunduğu iddia edildi. Bu tarihten itibaren de gösteriler devam etmekte.
Gösterilerde kullanılan maymunlar ile ilgili bir rapor da yayınladı. Uluslararası bazı hayvan hakları kuruluşları da ilgili gösterilerin son bulması talebinde bulunmuş ve gösterileri “komik değil üzücü” olarak nitelendirmişlerdir. Hayvan hakları aktivisti Christopher Baranowksi konu ile ilgili ForceChange.com üzerinde bir imza kampanyası oluşturarak bu çirkin gösterinin son bulmasını talep etmektedir.
Safari World isimli esaret merkezinde orangutan boksları dışında hayvanların esaret altında tutulduğu birçok alan daha bulunmaktadır. Hayvanat bahçesi (hapishanesi), yunus parkı, fok gösterileri, kuş gösterileri gibi gösterilerde binlerce hayvanın esaret altında yaşam sürmesine sebebiyet veren kâr amaçlı kuruluşlardır. Hayvanlar bu dünyadaki varlıklarını insanların eğlencesi için sürdürmezler. Kendilerine ait bir hayatları ve bu hayata ait bir yaşam biçimleri vardır. Gösteri alanları insanlara ait bir alan olmakla birlikte hayvanların kesinlikle yer almaması gereken bir uygarlık ürünüdür. Bizlere düşen hayvanların kullanıldığı gösterilere kesinlikle gitmemek. Bakışımızın yönünü değiştirdiğimizde, ilgili gösterilerin gülünç veya komik değil aksine, tiksinç ve acımasız bir gerçeğe sahip olduklarını görmemek işten bile değil. Özgür hayvan, özgür insan…