NASA’da görevli bilim insanları, insanlığın bir gün Mars’a gitmesinde büyük rol oynayacak iyon püskürtücülü roketi icat ettiklerini açıkladı.
Sistem uzay yolculukları için rekor hızlara ulaşmayı garantiliyor ve iyon roketinin kullanılacağı ilk tam teşekküllü yolculuk Mars’a doğru olacak.Uzay araçları için hayati önem taşıyan ve bütün çalışmaların kilit noktası olan itici sistemler, gün geçtikçe gelişiyor. SpaceX’in Mars projesinde her verdiği BFR sistemlerinden sonra şimdi Mars için söz söyleme sırası NASA’ya geldi. Uzay ajansı, mevcut teknolojilerden teorik olarak kat kat daha üstün hızlara ulaşmayı vadeden iyon püskürtücülü roket sistemini (X3) icat ettiklerini duyurdu.
NASA’nın Glenn Araştırma Merkezi’ndeki bir dizi testte, tüm zamanların hız rekorunu kıran yeni sistem gücüyle gözleri kamaştırıyor:
Projenin baş mimarlarından Alex Gallimore, Space.com’a yaptığı açıklamada, “X3’ün 100 kW’tan fazla güce sahip olabileceğini gösterdik. Bugüne kadar herhangi bir plazma iticisinin elde ettiği en yüksek itme şiddeti olan 5.4 Newtonluk itme kuvvetine ulaşmayı başardık” açıklamasında bulundu. Önceki itiş gücü rekoru 3.3 Newton olarak ölçülmüştü.
İyon püskürtücülü itici roketler, daha az yakıtla daha çok itiş gücü sağlıyorlar. Yani daha az yakıt çok daha uzun mesafeler kat edilebiliyor. Dolayısı ile roketlerin yakıt tankları küçülüyor ve daha düşük riskli hafif seyahatler mümkün oluyor. Ayrıca bu sistemler mevcut teknolojilere göre çok daha uzun ömürlü oluyorlar.
Bugüne kadar yapılmış en uzun uzay uçuşu 2007 yılında NASA tarafından cüce gezgen Ceres’e gönderilen Dawn uzay aracı tarafından yapıldı. Ancak boyutlarından dolayı yalnızca 90 mikro Newton’luk bir itici roket yeterliydi. Bu 0.00009 Newton demek. Artık çok daha büyük roketleri ve yükleri, daha uzun uçuşlara hazırlayacak sistem hayali gerçek oldu.
Sistemde elektronlar, ksenon gazı atomlarına çarpmak için kullanılırlar. Bu, daha fazla atomun pozitif iyonlar aracılığıyla itiş gücü üretmesini sağlar. Yavaşça roketin hızı artmaya ve itiş gücü maksimum sınıra yaklaşmaya başlar. Sürekli artan hız, maksimum seviyeye ulaştığında kısa sürede uzun mesafeleri kat etmeyi sağlar.
X3 sistemi, mevcut olan ve saniyede 5 kilometrelik hızlara ulaşan sistemlerden 8 kat daha hızlı yani saniyede 40 kilometrelik bir hızdan söz ediliyor. Ufak bir hesapla mevcut sistemlerin saatte 18.000 kilometre, X3’ün ise saatte 144.000 kilometrelik hızlara sahip olduğunu söyleyebiliriz.
Kısaca Mars ve Dünya arasındaki mesafe, X3 sayesinde 8 kat daha kısa sürede kat edilebilecek. Üstelik daha az yakıt, daha az risk ve daha çok yük ile birlikte. İnanılmaz bir yüzyılda yaşıyoruz doğrusu.
Kaynak: webtekno.com