Dedalus Kitap sonbahar mevsimini Ölü Dalgıcın Sonbaharı ile karşılayarak güze büyülü bir başlangıç yapıyor. Genç bir öykücünün, Onur Selamet’in ilk eseri olma özelliğini de taşıyan bu kitap sizleri keşfedilmemiş bir evrenin sınırlarında dolaştıracak.
Onur Selamet’i pek çok dergi ve fanzinden, ayrıca Kayıp Rıhtım edebiyat portalından ve Marşandiz Fanzin’den hatırlamanız mümkün. Gerçeklerle arası iyi olmayan bir edebiyat fanzini çıkartan Onur’un öyküleri de gerçekliğe savaş açan türden.
Onun öykülerinde ölü bir balinanın karnında mevsimler dönüyor, zifir makineleri insanlığın kâbuslarını kemiriyor, raydan çıkan trenler vahşi gezegenleri ziyaret ediyor, çizgi filmleri tedavülden kaldırmak isteyenlerle mücadele ediliyor, mahşer günü şapkalar yağıyor.
Ölü Dalgıcın Sonbaharı dünyadan usulca çıkmak isteyenlere en gizli patikaları fısıldayarak rehberlik ediyor. Gerçek denen safsata hiç bu kadar ağır yara almamıştı.
Arka Kapak:
“Burada kimse gerçek safsatasının arkasına saklanmaz.”
Onur Selamet’in anlattıkları gerçekliğe açıkça cephe alan, sıkıcı hayatlarımızın sarsılmaz somutluğunu yerle bir eden öyküler. Selamet, güçlü imgelemleriyle buhranlı nefeslerimizin ağırlığını üstümüzden kaldırıyor. Bizi imkânsız diye bir şeyin olmadığı, henüz düşlemediğimiz diyarlara götürüyor. Balina midesinde dönüp duran mevsimler, korku kırıntılarıyla beslenen makineler, raydan çıkan trenlerin gittiği vahşi gezegenler, Sukubi Du ve patenli örümcekler… Hepsi yazarın tekinsiz ormanında birer başrol.
Okyanusu ciğerlerinize doldurmaya hazır mısınız?
“Olanları hiçbir çizgi filmin ele alamayacağı bir ciddiyetle anlatacağım. Mantık kaçarsa çizgi filmlere sığının.”