Warka Water kulesi, yerel köylülere içme suyu ve sürdürülebilir bir ekonomi sağlamayı amaçlıyor.
Etiyopya’daki kadınlar ve çocuklar her gün, çoğu kirlenmiş kaynaklardan litrelerce su getirmek için köylerinden birkaç kilometre yol katediyorlar. İçi oyulmuş kabaklarla, plastik şişelerle ve diğer derme çatma kaplarla su taşıdıkları bu yolculukları, tecavüz ve kaçırılma gibi tehlikeler taşıyor ve 12 saat sürebiliyor. Taşıdıkları suyun büyük miktarı insan ve hayvan atıklarıyla kirlenmiş durumda. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’ne göre Etiyopyalıların yalnızca yüzde 22’si temiz suya erişebiliyor.
Architecture and Vision şirketinin yöneticisi Arturo Vittori, 2012’de Etiyopya’ya seyahat etti. Güzelliğiyle mest olduğu bu ülkedeki deneyimini “eski bir çağa zaman yolculuğu yapmak gibi” diye tanımlayan Vittori’yi, ülke genelinde ciddi boyutlardaki temiz su sıkıntısı da derinden etkilemişti. “İnsanların içilebilir suya erişemedikleri bu dramatik durumu gözlerimizle gördük” diyordu Vittori. “Tüm bunları gördükten sonra bir çözüm bulup su sorunlarını aşma konusunda onlara yardım etmeyi kendimize görev edindik.”
Sürdürülebilir bir çözüm
Şirketin sürdürülebilir projeler üretme ve mimariyi “toplumun ihtiyaçlarına bir yanıt” olarak kullanma amaçları doğrultusunda Vittori ve tasarım ortağı Andreas Vogler, su toplamak için Warka Water isimli 9,5 metre uzunluğunda bir kafesli mekanizma geliştirdiler. İsmini Etiyopya’da yetişen ve köylüler için önemli bir toplanma yeri niteliğinde olan yabani bir incir ağacından alan Warka Water, doğaya uygun olarak tasarlandı.
Şirket, böcekleri, örümcek ağlarını, termitleri ve kaktüs dikenlerini araştırarak, seyreltik havadan su yakalayan —yağmuru, sisi ve hatta çiği yerel halk için içme suyuna dönüştüren yüksek bir yapı geliştirdi. Bir bambu çerçevesi, bir tente, damlacıkları yakalayan bir ağ, halat ve su tankından oluşan bu mekanizma, yüksek ve güzel bir heykeli andırıyor. Ancak Warka Water, günde 100 litre su yakalayabilirliğiyle biçim ve işlevselliği buluşturuyor.
Vittori ve Vogler, çiğ ve sisi hasat etmek için örgü ağ kullanan ilk kişiler değiller. Ancak Warka Water ucuzca, kitlesel olarak üretilebilip, yerel halk tarafından kolaylıkla monte edilebilecek olan dayanıklı bir cihaz geliştirmeye odaklı. Vittori’te göre, yerliler Warka’yı inşa etmek için gerekli olanı öğrendiklerinde bunu diğer köy ve topluluklara da öğretebilecekler. Birlikte çalışan altı kişi, bir Warka’yı yaklaşık dört günde, hiçbir elektrikli makine kullanmadan inşa edebilecek. Warka Water’ın amacı, geleneksel araçlarla inşaat tekniğini bütünleştirmek için yerel halkla iş birliği yapmak. Yerliler gerekli eğitimi aldığında, kulelerin yapımı ve bakımı etrafında bir ekonomi yaratma imkânı da oluşacak. Warka’nın Etiyopya’daki üretimi, yaklaşık bin dolara (20 bin 648 Etiyopya Birrine) mâl olacak.
Devam eden evrim
Warka Water takımının, farklı özel yapım örgü denemeleri ve toplanan su miktarını artıracak olan yerel hava koşullarını tahlil etmek için cihazlar kullanmaları gibi birtakım ayrıntılar üzerinde yaptıkları ince ayarlar süresince, yaklaşık bir düzine prototip üzerinden geçildi.
İyileştirilmiş örgü aynı zamanda parazitleri ve hastalık ile bulaşıcı maddeleri taşıyan diğer unsurları süzecek. Takım, mayısın sonlarında, köylüler tarafından kullanılıp gözlem altında tutulacak olan son prototip Warka Water 3,2’yi, Güney Etiyopya’daki Dorze’de kurmaya başladı. Prototipler, deneyler ve testlerin sürdürülmesi için İtalya’da da kuruldu. Takım, tasarımını 2019’da tamamıyla bitirip Etiyopya’daki diğer köylere de malzemeler sunabilmeyi planlıyor.
Warka Water şirketi şimdiye dek, İtalyan Kalkınma Kooperatifi’nden, Addis Ababa’daki İtalyan Kültürel Enstitüsü’nden ve African Bamboo Şirketi’nden destek gördü ve Kickstarter’daki kampanyalarıyla 40 bin dolardan fazla bağış topladı. Warka Water’ın etki potansiyeli oldukça büyük: Bir topluluğa yerel üretim ekonomisi yaratarak temiz su sağlamasının yanında, yerlilerin yaşadıkları ortama bakış biçimlerini değiştirebilir.
“Warka kulesi tarafından üretilen su; sulama, ağaçlandırma ve ekosistem yenilemesi için kullanılabilir” diye açıklıyorlar. “Yerel köylülerin eğitiminin bir parçası olarak, hasat edilmiş suyun kullanım, dağıtım ve geri dönüşüm yollarını en iyi biçimde öğreten bir su işletmesi programı enstitüleştirmeyi planlıyoruz. Bu program aracılığıyla, köylülerin çevreyle olan ilişkimizi anlayabilmelerini umuyoruz.”
Kaynak: The Venture