Ana SayfaKültür & SanatSinemaMidenize yumruk indirecek film: Keçi

Midenize yumruk indirecek film: Keçi

-

21’incisi düzenlenen Gezici Festival’in beşinci gününe geldiğimizde, bizleri Slovak yönetmen Ivan Ostrochovský’ın yazıp yönettiği “yarı belgesel” Keçi (Koza / Goat) filmi pek de misafirperver olmayan bir tutumla karşılıyordu. Aldığı ödüllere dikkatleri üzerine çeken Keçi filmi, 88. Akademi Ödülleri’nde Slovakya’nın Oscar adayı.

Açıkçası; İstanbul Film Festivali ve Film Ekimi gibi film festivallerinin en rahatsız edici filmlerini özenle seçip izleyen birisi olarak Keçi filminin bitişiyle belki de o anki ruh halimden dolayıdır, “Uzun zamandır beni bu kadar huzursuz eden bir film olmadı” düşüncesiyle salondan ayrıldım. Gezici Festival’i boyunca izlediğim filmler arasından film esnasında salondan ayrılan insanlar gördüğüm tek film “Keçi” oldu.

Eski bir olimpik boksör olan Peter “Koza” Baláž, birlikte yaşadığı partneri Miša’nın hamile kaldığını öğrenir. Miša, Baláž’ın aksine bu çocuğu doğurmak istememektedir. Sefalet içerisinden bir düzlüğe çıkma savaşı veren Koza, bu durumla beraber kendisini daha da büyük bir savaşın içerisinde bulur. Koza, istemeyerek de olsa kürtaj parasını çıkarmak için ringlere geri döner ve menajeri Zvonko ile bir “dövüş” turuna çıkar.

 

Yarı belgesel niteliğindeki filmin hiçbir oyuncusu profesyonel değil: Filmin başrolündeki Peter Baláž, 1996 Atlanta Yaz Olimpiyatları’nda Slovakya’yı temsil eden eski bir boksör olarak bir nevi kendi hayatından esintiler sunuyor. Filmin bir bölümünde Koza’nın koçluğunu yapan Ján Franek de 1980 Moskova Yaz Olimpiyatları’nda Slovakya’yı boks müsabakalarında temsil etmiş. Filmdeki amatör oyuncuların hepsi müthiş bir performans sergiliyor diyebilirim.

Yönetmen Ivan Ostrochovský’in annesi ve babası ölmüş olan sefalet içerisindeki Koza üzerinden; insanın nerede ve ne şekilde doğacağını tercih edemediğini, hayatın insanları çok farklı yerlere doğru sürükleyebileceğini anlatıyor aslında. Filmin birkaç yerinde, Nuri Bilge Ceylan filmlerindeki gibi uzun süren geniş açılı “fotoğraf kareleri” ile yönetmen; insanın yalnızlığını, dünya karşısında “küçücük” kalışını izleyicilerin iliklerine kadar hissettirmeyi başarmış.

Ivan Ostrochovský, keçi 5

Ostrochovský, böyle bir şey düşünmüş müdür bilemem ama gerçek hayattaki boks maçlarının hiç de Rocky filmlerindeki gibi “estetik” olmadığını ve bu boks maçlarını güle oynaya izlemenin iğrençliğini yeniden fark ettirmesi açısından da oldukça önemli bir iş çıkarmış.

SON YAZILAR

Kuru Otlar Üstüne: Antagonist olarak dişil enerji

Nuri Bilge Ceylan’ın 2023 Cannes Film Festivali’nde prömiyer yapan son filmi Kuru Otlar Üstüne, yönetmenin sinematografisinde takip ettiğimiz “aydının taşra sıkıntısı” olarak da tanımlanabilecek halini...

18. Uluslararası İşçi Filmleri Festivali başlıyor!

Bu yıl 18'incisi gerçekleştirilecek olan Uluslararası İşçi Filmleri Festivali, 2 Mayıs 2023 günü İstanbul’da yapılacak açılış etkinliği ile seyircisiyle buluşacak. Bir hafta sürecek festivalde emek temalı filmlerin yanı...

Salt Beyoğlu: Bu son şansımız mı?

İklim değişikliğinin ekosistem ve biyoçeşitlilik üzerindeki etkilerine dikkat çekmeyi amaçlayan Bu son şansımız mı? gösterim programının 2022 seçkisi, Yunanistan’dan Peru’ya, Kanada’dan Avustralya’ya uzanan beş belgesel filmi bir...

Institut français Ankara sinema ve sergi salonunda yeşil filmler gösterimde olacak

Institut français Turquie, 8 Aralık Dünya İklim Günü vesilesiyle “sinema ve çevre” temalı 3 filmden oluşan programını sinemaseverler ile buluşturuyor. Sinema; sesinizi duyurmanıza, zihniyetleri/alışkanlıkları değiştirmeye çalışmaya ve toplumun belirli...
Bahadır Cebeci
Bahadır Cebecihttp://[email protected]
Bu sıralar Ankara'da ikamet etmektedir. İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Prehistorya Anabilim Dalı mezunudur. Uzun süre kazılarda çalışmıştır. Varoluşumuzu ve insanlık tarihimizi, doğanın büyüleyici inanılmazlığını sürekli sorgulayıp araştıran bir çeşit dünyalıdır.

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol