Ana SayfaKültür & SanatAslı Tohumcu Söyleşisi: Kötü Kalp/Haykırmak Adına Atıyor Artık.

Aslı Tohumcu Söyleşisi: Kötü Kalp/Haykırmak Adına Atıyor Artık.

-

Aslı Tohumcu’nun Kötü Kalp romanı ile kadına dair, kadına şiddete dair, her gün ve her gün toplum içerisinde çoğalarak kendine yeni yaşam alanları bulan kötü düşünce, kötü muamele, kötü söz ve nihayetinde kötü kalplerin ürettiği kötü şiddete dair kalplerimiz ve hafızamız çok ciddi şekilde uyarıldı. Sarsıldık. Kötü Kalp hafızası gereğinden az çalışan bizleri omuzlarımızdan tutup kendine çekerek “Farkında mısınız gerçekten ne olup bittiğinden?” dedi ve unutmamamız adına tüm çıplaklığıyla ne var ne yoksa işte siz busunuz, işte biz buyuz tam olarak diyerek haykırdı.

Aslı Tohumcu ile yeni romanı Kötü Kalp üzerine bir söyleşi gerçekleştirdim. Tabii ki sadece Kötü Kalp’i konuşmadık. Edebiyat dünyasında neredeyse yirmi yılı bulacak olan, yayıncılık dünyasında ise yirmi yılı geçkin bir süredir çalışmalarına devam eden, özellikle kadının varlığına, kadın meselelerine, kadına uygulanan psikolojik ve fiziksel şiddete tanıklık etmiş, insan varlığının yıkıcılığını tüm çıplaklığıyla görmüş Aslı Tohumcu ile kadına ve insana dair göremediğimiz tüm karanlıkta kalmış noktaları ele alarak çok kapsamlı bir söyleşi gerçekleştirdim.

Çünkü susmamalı, çünkü konuşmaya devam etmeli, çünkü unutmaya çok elverişli hafızalarımızı yenilemeli, çünkü yeri geldiyse eğer haykırmalıyız.

Buyurun lütfen.

Aynur Kulak: İlk olarak sizinle başlamak istiyorum. Edebiyat ile olan bağınız tam olarak ne zaman şekillenmeye başladı? İlk çocukluk yıllarınızdan itibaren mi başladı (aile içerisinde yani) yoksa daha sonraki zamanlarda okul dönemlerinizde mi şekillendi?

Aslı Tohumcu: Okumayla ilişkimi anneme, onun düzenli okumasına ve gayretine borçluyum. Annemin bana üşenmeden defalarca okuduğu resimli kitapları hâlâ hatırlarım. Kitaba mutlaka bütçe ayrılan, bütçenin aşılmasına seve seve izin verilen bir evde büyüdüm. Okumayı öğrendiğimde Bursa’da Ekin Kitabevi’ne (bugünün Ezgi Kitabevi) gider, istediğim kitabı alır, dönerdim eve. Odam çatı katındaydı ve yaz kış fark etmez, çatıya çıkar aldığım kitaplara kapanırdım.

Jules Verne’i keşfettiğimde işin rengi de değişti benim için. Verne’in Karpatlar Şatosu adlı kitabını okuyup bitirdiğim gün, o kadar etkilenmiştim ki, annemin karşısına dikilip “Anne ben yazar olacağım,” dedim, “Verne gibi insanları etkileyen hikayeler yazacağım.” Annem de ne yapsın, deli kızına ertesi gün Bursa Kapalıçarşı’dan bir daktilo ile bir top samanlı kağıt aldı. On beş yaşındaydım. Kapalıçarşı’dan eve döndük ve o gün bugündür yazıyorum.

Aynur Kulak: Kötü Kalp romanınıza geleceğim fakat öncesinde Aslı Tohumcu’nun şimdiye kadar yayınlanan romanlarına baktığımızda çok ciddi bir kadın hassasiyeti içerisinde olduğunuzu görüyoruz. Düşüncenizi ve dilinizi hiç esirgemeksizin kadına yönelik olumsuz ne varsa en ince ayrıntısını atlamaksızın anlatıyorsunuz. Abis’te, Şeytan Geçti’de, Durmadan Leyla’da. Bu hassasiyetinizin oluşum sürecini merak ediyorum. Ailenizdeki kadınlar nasıldı mesela? O dönemlerden itibaren mi oluştu bu hassasiyet ya da çalışmaya başladıktan sonra, dışarıda kadına karşı yapılan bin türlü taciz şeklini göre göre, şahit ola ola mı oluştu Aslı Tohumcu’daki bu kadın meselelerini odak noktaya taşıyan romanlar yazma mevzuu?

Aslı Tohumcu: Ailemde idealimdeki kadın-erkek eşitliği vardı diyemem ama kız çocukları çok kıymetliydi. Evlenip anne ve eş olmak için değil, okumak ve hayal kurmak için yetiştirildiğimi söyleyebilirim. Yani başıma ne geldiyse sonradan, ailemin evinden ayrılınca geldi. Bursa’da fantastik hikayeler yazan bir çocukken, kişisel deneyimlerim, kadınların maruz bırakıldığı katliam beni bambaşka bir insan ve yazar haline getirdi. Kadınlardan esirgenen insanlığı, eşitliği, özgürlüğü düşünürsek, bakışlarımı zaman zaman başka yerlere çevirsem de, kalemimi çevirmem zor.

Aynur Kulak: Kötü Kalp kadınlara yönelik işlenen aklımıza gelebilecek her tür suça dair birkaç ana damar üzerinden şekilleniyor. İçinde kadınlara yönelik yapılan her tür olumsuz davranışın şekillendiği bu büyük manzaranın içinde, suçu işleyenler, suçu işleyenlerin vicdanlarının sesi (bazen, her zaman değil), suçu işleyenlerin izini sürenler (polis teşkilatı) suçu işleyenleri savunan avukatlar, yargıçlar, savcılar ve suçu işleyenlere kendi adalet anlayışı üzerinden cezasını veren biri, yani Kötü Kalp. Kadına yönelik ortaya çıkan, her tür şiddeti ele almak istediğiniz böyle bir roman yazma fikri kafanızda nasıl oluştu?

Aslı Tohumcu: Kötü Kalp ağırlıklı olarak kadınlara yönelik kıyımı ele alıyor, evet, ama yakın dönemde yaşanmış, vicdan sahibi her insanı rahatsız eden, adalete inancını sarsan başka suçları da ele alıyor. Nefret suçlarını, hak yemeyi, çocuk tacizlerini… Kendi adaletini arayan bir baş kahraman, onun peşine düşen emniyet güçleri ve suçlular üzerinden, üç koldan, üç sesten ilerleyen bir roman. Tabii şunu belirtmek isterim, romanda duyduğumuz suçluların vicdanın sesi değil, suçluların iç sesi sadece. Kötü Kalp’te bir vicdandan bahsedeceksek, baş kahramanın vicdanından söz edebiliriz sadece, çünkü onun vicdanı bu ülkede eşitlik, adalet ve özgürlük içinde yaşamak isteyen insanların vicdanı. Romanı yazma fikrinin nasıl geliştiğine gelirsem… Durmadan Leyla’yı yazmadan aklıma düşen bir fikirdi bu. Nereden, nasıl yazacağım konusunda kararsızlığa düştüğümden bekledi üç sene. Bunca haksızlığın, kötülüğün, zalimliğin ortasında nahif protesto ve tepkilerle yaşayıp gidiyoruz. Bu suçların faillerine ve onların değişik mevkilerdeki destekçilerine, bu kötülükleri destekleyen dile, ifadelere, hatta eylemlere bakarken insan çileden çıkıyor. Özellikle kadın katliamı öyle bir hal aldı ki, bende ‘elimize bıçağı alıp sokağa fırlamadıkça bitmeyecek mi bu zulüm’ duygusu uyandı. Bu öfke ve hayal kırıklığını, benim yerime intikam alacak bir kahramanın yolculuğuna dönüştürmeye karar verdim. Böylece çıktı Kötü Kalp ortaya.

Aynur Kulak: Romanda kendi adaletini kurgulayan Kötü Kalp bize şunu mu söylemeye çalışıyor: Artık umutsuzum, bu toplumdan da, kamu oyundan da, sizlerin vicdanlarından ve adalet anlayışında da, eğitimlisiniz veya değilsiniz hiç fark etmez, umutsuzum. Katılır mısınız bu yorumuma? Hukuksal anlamda yasalar yenileniyor, cezalar uzuyor, emsal kararlar çıkıyor fakat genel kötülük hali tüm bunlara rağmen devam ediyor, bu romanda zaten o yüzden kendi adaletini yaratma amaçlı yazıldı mı dersiniz?

Aslı Tohumcu: Kötü Kalp, tecavüzcü müvekkilini yalan beyanlarla hapisten kurtaran bir avukatın dilini ya da hak yiyen birinin işçilere salladığı parmağını keserek, kadın ve lgbti düşmanı bir blogger’ın parmaklarını klavyesine çivileyerek söylüyor söyleyeceğini. Kısasa kısas mantığıyla kendi adaletini uyguluyor. Herkesin değil ama ürkütücü ve üzücü bir çoğunluğun aynı vicdana, aynı adalet, eşitlik ve özgürlük anlayışına sahip olmaması, yanı başlarında yaşanan ve insanları işsiz, güvencesiz, çaresiz bırakan politika ve yaklaşımlardan rahatsız olmamasına, insanların intihara sürüklenmesine, ortadan kaybedilmesine, öldürülmesine ses çıkarmamasına tepkisini böyle koyuyor ortaya. Adaleti ve demokrasiyi işletmesi gereken kurumların ısrarla aksi yönde çalışmasına isyan ediyor, bazılarımız gibi. Sadece bazılarımızdan farklı olarak isyanını şiddet eylemlerine döküyor. Ama o kötü kalbi taşıyan kahraman(ım) iyilikleri, sabırları ve mücadele güçleriyle vicdan sahibi insanlara umut veren isimlerin varlığını unutmuyor. Rakel Dink ve Emel Anne ilk akla gelenler. Bunun çelişkisini yolculuğu boyunca yaşıyor zaten. Tabii, en son Meksika’da yaşanan olay, Meksikalı kadınların Anayasa Mahkemesi’ni yakmaları, insanın aklına çılgınca fikirler getirmiyor değil. Deli deliyi görünce sopasını saklarmış diye boşuna dememişlerdir herhalde!

Aynur Kulak: Tecavüz eden (kadına veya erkek ya da kız çocuğuna) sözlü veya fiziki şiddet uygulayan (kadına veya çocuklara) hakaret eden, her tür kötü muameleyi yapan kişiler bunun yanlış bir davranış olduğunu düşünmeksizin, aksine sanki normal bir şey yapmışçasına bir algı ile aramızda dolaşıyorlar. Kötü Kalp toplumun her kesiminde yaygın olan bu algıyı tüm çıplaklığıyla, lafını hiç esirgemeksizin ortaya koyuyor. Yani avukattan tutun, savcıya, komiserinden tutun, polise, adli tıp görevlisine, doktora vb… Kamuda önemli yerlerde görev alan herkes bu kötü algıyı, kötü sistemi, kötü toplumu ucundan kenarından ya da direkt ortasından, ulu orta bir şekilde besliyor. Ne söylemek istersiniz?

Aslı Tohumcu: Bunun hakkında üzüntüyle, öfkeyle saatlerce konuşabilirim, ancak bu ne kadar umutsuz olduğumu ve umutsuzluğumun beni ne kadar karanlık bir yere yerleştirdiğini göstermekten başka bir işe yaramaz. Oysa karanlığımı zaten Kötü Kalp’le serdim ortaya, vurdum kağıdın üzerine. Edebiyat da dahil olmak üzere hayatın her alanında isyan etmeye, yanlışların doğrusunu göstermeye çalışmaya, kendi küçük mücadeleme devam etmeye devam….

Aynur Kulak: Romanda çok rahatsız edici şiddet sahneleri var. Okurken arada nefeslenip, tekrar okumaya döndüğüm yerler oldu. Sanki sizin bu normal olarak nitelendirdiğiniz ve yapmaktan çekinmediğiniz, duyduğunuzda duymazlıktan geldiğiniz, gördüğünüzde görmezlikten geldiğiniz tacizler, tecavüzler bakın görün işte tam da böyle oluyor diyorsunuz. Bu sahneleri gerçek, yaşanmış olaylardan alıntılayarak mı kurguladınız? Eğer böyle ise korkunç. İnsanın şiddeti böylesine rahat karşısındakine uygulayıp, hiçbir şey olmamış gibi devam ediyor olması mı desem…; ne söylesem bilemiyorum.

Aslı Tohumcu: Romanda karşılaştığımız suçları işleyen suçlular ve onlara hak verebilen insanlarla bir arada yaşıyoruz. Bu ülkede, bu dünyada. Bu açıdan bakınca, bunları hayal etmek ve bir romana dökmek büyük bir yaratıcılık gerektirmiyor bence. Ne de olsa bu olayların bazıları yaşandı, bazıları şu an yaşanıyor, yakın zamanda yaşanacak ya da. Yaratıcılık gerekmiyor ama yazım süreci boyunca ruh sağlığınızdan ödün vermek gerek diyeceğim, o da ayıp kaçacak. Ayıp kaçacak çünkü insanlığını yitirmemiş bireyler için mesela, bir Emine Bulut cinayetini, Emine Bulut’un son sözlerini unutmak, o sözleri duymamış gibi mutlu mesut yaşamaya devam etmek mümkün mü? Ya da… Atanamadığı için intihar eden, ağaçlar kesilmesin istediği için dövülerek öldürülen insanları unutmak mümkün mü? Böyle böyle unutmayalım, kayda geçirelim, hiçbirini unutmayalım.

Aynur Kulak: Kötü Kalp sanki okuyucusuna, bir şeyleri sorgulamanız gerekiyor; susmamanız, konuşmanız gerekiyor, diyor. Hatta anlatıcı şöyle bir söz söylüyor; “Bırakıyor kötü kalbi konuşsun.” Bile bile susuyorsanız ve göz yumuyorsanız yapmayın konuşun ve bilinçlenin diyor bize Kötü Kalp. Sizce, Kötü Kalp’i dinleyip, okuyup, onu anlayabilecek miyiz?

Aslı Tohumcu: Romanın kendisinden göz yummayın, susmayın gibi bir mesaj çıkarmak isteyen çıkarabilir elbette. Bahsi geçen olaylar, yani erkek şiddeti, hak yemek, sivil ölüme terk edilmek sessiz kalınacak olaylar değil. Ama alıntıladığınız cümle, anlatıcının, baş kahramanın yani, kendini kötü kalbinin intikam isteğine bıraktığını ifade eden bir cümle. Her insanın aklından kötü, karanlık, tehlikeli düşünceler geçebilir ancak bir kısmı bunları fiiliyata döker. İnsanları birbirinden ayıran, onları olumlu ya da olumsuz sıfatlarla nitelememize neden olan da bu seçimlerdir. Ben de bir ekmek bıçağı kapıp sokağa fırlayarak, yakalanana dek doğrayabildiğim kadar adam doğrayabilirim mesela ama onun yerine roman yazıyorum. Ve elbette bu romanı, o korkunç suçları işleyen insanların okumayacağını, bana benzer, kardeşlik kurabileceğim insanların okuyacağını biliyorum. O kardeşlik duygusunu kurmak, yüreğimizin yangınında, acımızda, öfkemizde, umudumuzda ve umutsuzluğumuzda ortak olduğumuz duygusunu uyandırmak, kahramanımın eylemleriyle de birkaç saatliğine de olsa okuyanın yüreğini soğutmak istiyorum. Ama her roman gibi bu roman da artık okuyana ait, benim ne istediğimin, neyi amaçladığımın bir yerde önemi kalmıyor.

Aynur Kulak: Kötü Kalp polisiye unsurların da olduğu bir roman. Başkomiser ve yardımcılarının olduğu bir ekip bir takım mesajlarla dolu olayları bir türlü çözemiyorlar. Bu da romana farklı bir boyut, heyecan ve merak katıyor. Romanı kurgularken baştan beri var mıydı kafanızda bu bölümler yoksa salt yapılan suçları yazmak, kötü kalbin sesini dinlemek bunaltıcı olabilir düşüncesiyle mi bu bölümleri eklemek istediniz? Aslında dikkatimi çoğunluğunu erkeklerin oluşturduğu yozlaşmış bir kurumun kadınlara yönelik şiddeti nasıl çözeceği yönünde oldu. Biraz bu yönden okudum aslında bu bölümleri.

Aslı Tohumcu: Biri çıkıp da gerçekten adaletin terazisini dengelemeye kalkışsa, suçlulara mahkeme salonlarından çıkmayan cezaları kendi vermeye kalksa, bunun elbette emniyet güçlerinde bir yansıması olacaktır. Nasıl ki roman adalete inancımızı sarsan olaylar üzerinden, gerçekçi bir hattan ilerliyor, o gerçekliğin bir kısmı da, emniyet güçlerinin bu cezaları veren, bu şiddeti uygulayan kişinin peşine düşmesini gerektiriyor. Dolayısıyla Başkomiser ve iki yardımcısı bu amaçla, gerçekliğe katkıda bulunmak için.

Aynur Kulak: Artık kadına karşı yapılan her tür şiddete karşı seslerin daha fazla yükseldiği, farkındalıkların arttığı ve bu yönde romanların, öykülerin, hikayelerin yazıldığı bir dönem yaşamaktayız. Sosyal medya başta olmak üzere, ikinci sırada edebiyat bu yönde farkındalığımızı en fazla yükseltecek seçeneklerin başında geliyor. Biz fazla okuyan bir toplum değiliz maalesef fakat siz mesela inatla ve ısrarla bu konu ile ilgili yazmaya devam ediyorsunuz. Ne yapılması gerekiyor sizce edebiyatın bu anlamda değerinin gerçekten yerini bulması için?

Aslı Tohumcu: Herhangi bir edebiyat eserinin değeri önce yazanın, ardından okuyanın gözünde belirleniyor. Edebiyatın bu anlamda değeri derken kastettiğiniz, hayatta başka türlü bir karşılık bulması, hayatı değiştirmesiyse, maalesef bu mümkün değil. Ancak verilen mücadeleye katkıda bulunabilir sanırım. 

\n

Asl\u0131 Tohumcu\u2019nun K\u00f6t\u00fc Kalp roman\u0131 ile kad\u0131na dair, kad\u0131na \u015fiddete dair, her g\u00fcn ve her g\u00fcn toplum i\u00e7erisinde \u00e7o\u011falarak kendine yeni ya\u015fam alanlar\u0131 bulan k\u00f6t\u00fc d\u00fc\u015f\u00fcnce, k\u00f6t\u00fc muamele, k\u00f6t\u00fc s\u00f6z ve nihayetinde k\u00f6t\u00fc kalplerin \u00fcretti\u011fi k\u00f6t\u00fc \u015fiddete dair kalplerimiz ve haf\u0131zam\u0131z \u00e7ok ciddi \u015fekilde uyar\u0131ld\u0131. Sars\u0131ld\u0131k. K\u00f6t\u00fc Kalp haf\u0131zas\u0131 gere\u011finden az \u00e7al\u0131\u015fan bizleri omuzlar\u0131m\u0131zdan tutup kendine \u00e7ekerek \u201cFark\u0131nda m\u0131s\u0131n\u0131z ger\u00e7ekten ne olup bitti\u011finden?\u201d dedi ve unutmamam\u0131z ad\u0131na t\u00fcm \u00e7\u0131plakl\u0131\u011f\u0131yla ne var ne yoksa i\u015fte siz busunuz, i\u015fte biz buyuz tam olarak diyerek hayk\u0131rd\u0131.<\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu ile yeni roman\u0131 K\u00f6t\u00fc Kalp \u00fczerine bir s\u00f6yle\u015fi ger\u00e7ekle\u015ftirdim. Tabii ki sadece K\u00f6t\u00fc Kalp\u2019i konu\u015fmad\u0131k. Edebiyat d\u00fcnyas\u0131nda neredeyse yirmi y\u0131l\u0131 bulacak olan, yay\u0131nc\u0131l\u0131k d\u00fcnyas\u0131nda ise yirmi y\u0131l\u0131 ge\u00e7kin bir s\u00fcredir \u00e7al\u0131\u015fmalar\u0131na devam eden, \u00f6zellikle kad\u0131n\u0131n varl\u0131\u011f\u0131na, kad\u0131n meselelerine, kad\u0131na uygulanan psikolojik ve fiziksel \u015fiddete tan\u0131kl\u0131k etmi\u015f, insan varl\u0131\u011f\u0131n\u0131n y\u0131k\u0131c\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 t\u00fcm \u00e7\u0131plakl\u0131\u011f\u0131yla g\u00f6rm\u00fc\u015f Asl\u0131 Tohumcu ile kad\u0131na ve insana dair g\u00f6remedi\u011fimiz t\u00fcm karanl\u0131kta kalm\u0131\u015f noktalar\u0131 ele alarak \u00e7ok kapsaml\u0131 bir s\u00f6yle\u015fi ger\u00e7ekle\u015ftirdim. <\/p>\n\n\n\n

\u00c7\u00fcnk\u00fc susmamal\u0131, \u00e7\u00fcnk\u00fc konu\u015fmaya devam etmeli, \u00e7\u00fcnk\u00fc unutmaya \u00e7ok elveri\u015fli haf\u0131zalar\u0131m\u0131z\u0131 yenilemeli, \u00e7\u00fcnk\u00fc yeri geldiyse e\u011fer hayk\u0131rmal\u0131y\u0131z. <\/p>\n\n\n\n

Buyurun l\u00fctfen. <\/p>\n\n\n\n

\"\"<\/figure><\/div>\n\n\n\n

Aynur Kulak: \u0130lk olarak sizinle ba\u015flamak istiyorum. Edebiyat ile olan ba\u011f\u0131n\u0131z tam olarak ne zaman \u015fekillenmeye ba\u015flad\u0131? \u0130lk \u00e7ocukluk y\u0131llar\u0131n\u0131zdan itibaren mi ba\u015flad\u0131 (aile i\u00e7erisinde yani) yoksa daha sonraki zamanlarda okul d\u00f6nemlerinizde mi \u015fekillendi? <\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: Okumayla ili\u015fkimi anneme, onun d\u00fczenli okumas\u0131na ve gayretine bor\u00e7luyum. Annemin bana \u00fc\u015fenmeden defalarca okudu\u011fu resimli kitaplar\u0131 h\u00e2l\u00e2 hat\u0131rlar\u0131m. Kitaba mutlaka b\u00fct\u00e7e ayr\u0131lan, b\u00fct\u00e7enin a\u015f\u0131lmas\u0131na seve seve izin verilen bir evde b\u00fcy\u00fcd\u00fcm. Okumay\u0131 \u00f6\u011frendi\u011fimde Bursa\u2019da Ekin Kitabevi\u2019ne (bug\u00fcn\u00fcn Ezgi Kitabevi) gider, istedi\u011fim kitab\u0131 al\u0131r, d\u00f6nerdim eve. Odam \u00e7at\u0131 kat\u0131ndayd\u0131 ve yaz k\u0131\u015f fark etmez, \u00e7at\u0131ya \u00e7\u0131kar ald\u0131\u011f\u0131m kitaplara kapan\u0131rd\u0131m. <\/p>\n\n\n\n

Jules Verne\u2019i ke\u015ffetti\u011fimde i\u015fin rengi de de\u011fi\u015fti benim i\u00e7in. Verne\u2019in Karpatlar \u015eatosu adl\u0131 kitab\u0131n\u0131 okuyup bitirdi\u011fim g\u00fcn, o kadar etkilenmi\u015ftim ki, annemin kar\u015f\u0131s\u0131na dikilip \u201cAnne ben yazar olaca\u011f\u0131m,\u201d dedim, \u201cVerne gibi insanlar\u0131 etkileyen hikayeler yazaca\u011f\u0131m.\u201d Annem de ne yaps\u0131n, deli k\u0131z\u0131na ertesi g\u00fcn Bursa Kapal\u0131\u00e7ar\u015f\u0131\u2019dan bir daktilo ile bir top samanl\u0131 ka\u011f\u0131t ald\u0131. On be\u015f ya\u015f\u0131ndayd\u0131m. Kapal\u0131\u00e7ar\u015f\u0131\u2019dan eve d\u00f6nd\u00fck ve o g\u00fcn bug\u00fcnd\u00fcr yaz\u0131yorum. <\/p>\n\n\n\n

Aynur Kulak: K\u00f6t\u00fc Kalp roman\u0131n\u0131za gelece\u011fim fakat \u00f6ncesinde Asl\u0131 Tohumcu\u2019nun \u015fimdiye kadar yay\u0131nlanan romanlar\u0131na bakt\u0131\u011f\u0131m\u0131zda \u00e7ok ciddi bir kad\u0131n hassasiyeti i\u00e7erisinde oldu\u011funuzu g\u00f6r\u00fcyoruz. D\u00fc\u015f\u00fcncenizi ve dilinizi hi\u00e7 esirgemeksizin kad\u0131na y\u00f6nelik olumsuz ne varsa en ince ayr\u0131nt\u0131s\u0131n\u0131 atlamaks\u0131z\u0131n anlat\u0131yorsunuz. Abis\u2019te, \u015eeytan Ge\u00e7ti\u2019de, Durmadan Leyla\u2019da. Bu hassasiyetinizin olu\u015fum s\u00fcrecini merak ediyorum. Ailenizdeki kad\u0131nlar nas\u0131ld\u0131 mesela? O d\u00f6nemlerden itibaren mi olu\u015ftu bu hassasiyet ya da \u00e7al\u0131\u015fmaya ba\u015flad\u0131ktan sonra, d\u0131\u015far\u0131da kad\u0131na kar\u015f\u0131 yap\u0131lan bin t\u00fcrl\u00fc taciz \u015feklini g\u00f6re g\u00f6re, \u015fahit ola ola m\u0131 olu\u015ftu Asl\u0131 Tohumcu\u2019daki bu kad\u0131n meselelerini odak noktaya ta\u015f\u0131yan romanlar yazma mevzuu? <\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: Ailemde idealimdeki kad\u0131n-erkek e\u015fitli\u011fi vard\u0131 diyemem ama k\u0131z \u00e7ocuklar\u0131 \u00e7ok k\u0131ymetliydi. Evlenip anne ve e\u015f olmak i\u00e7in de\u011fil, okumak ve hayal kurmak i\u00e7in yeti\u015ftirildi\u011fimi s\u00f6yleyebilirim. Yani ba\u015f\u0131ma ne geldiyse sonradan, ailemin evinden ayr\u0131l\u0131nca geldi. Bursa\u2019da fantastik hikayeler yazan bir \u00e7ocukken, ki\u015fisel deneyimlerim, kad\u0131nlar\u0131n maruz b\u0131rak\u0131ld\u0131\u011f\u0131 katliam beni bamba\u015fka bir insan ve yazar haline getirdi. Kad\u0131nlardan esirgenen insanl\u0131\u011f\u0131, e\u015fitli\u011fi, \u00f6zg\u00fcrl\u00fc\u011f\u00fc d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcrsek, bak\u0131\u015flar\u0131m\u0131 zaman zaman ba\u015fka yerlere \u00e7evirsem de, kalemimi \u00e7evirmem zor. <\/p>\n\n\n\n

\"\"<\/figure><\/div>\n\n\n\n

Aynur Kulak: K\u00f6t\u00fc Kalp kad\u0131nlara y\u00f6nelik i\u015flenen akl\u0131m\u0131za gelebilecek her t\u00fcr su\u00e7a dair birka\u00e7 ana damar \u00fczerinden \u015fekilleniyor. \u0130\u00e7inde kad\u0131nlara y\u00f6nelik yap\u0131lan her t\u00fcr olumsuz davran\u0131\u015f\u0131n \u015fekillendi\u011fi bu b\u00fcy\u00fck manzaran\u0131n i\u00e7inde, su\u00e7u i\u015fleyenler, su\u00e7u i\u015fleyenlerin vicdanlar\u0131n\u0131n sesi (bazen, her zaman de\u011fil), su\u00e7u i\u015fleyenlerin izini s\u00fcrenler (polis te\u015fkilat\u0131) su\u00e7u i\u015fleyenleri savunan avukatlar, yarg\u0131\u00e7lar, savc\u0131lar ve su\u00e7u i\u015fleyenlere kendi adalet anlay\u0131\u015f\u0131 \u00fczerinden cezas\u0131n\u0131 veren biri, yani K\u00f6t\u00fc Kalp. Kad\u0131na y\u00f6nelik ortaya \u00e7\u0131kan, her t\u00fcr \u015fiddeti ele almak istedi\u011finiz b\u00f6yle bir roman yazma fikri kafan\u0131zda nas\u0131l olu\u015ftu? <\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: K\u00f6t\u00fc Kalp a\u011f\u0131rl\u0131kl\u0131 olarak kad\u0131nlara y\u00f6nelik k\u0131y\u0131m\u0131 ele al\u0131yor, evet, ama yak\u0131n d\u00f6nemde ya\u015fanm\u0131\u015f, vicdan sahibi her insan\u0131 rahats\u0131z eden, adalete inanc\u0131n\u0131 sarsan ba\u015fka su\u00e7lar\u0131 da ele al\u0131yor. Nefret su\u00e7lar\u0131n\u0131, hak yemeyi, \u00e7ocuk tacizlerini... Kendi adaletini arayan bir ba\u015f kahraman, onun pe\u015fine d\u00fc\u015fen emniyet g\u00fc\u00e7leri ve su\u00e7lular \u00fczerinden, \u00fc\u00e7 koldan, \u00fc\u00e7 sesten ilerleyen bir roman. Tabii \u015funu belirtmek isterim, romanda duydu\u011fumuz su\u00e7lular\u0131n vicdan\u0131n sesi de\u011fil, su\u00e7lular\u0131n i\u00e7 sesi sadece. K\u00f6t\u00fc Kalp\u2019te bir vicdandan bahsedeceksek, ba\u015f kahraman\u0131n vicdan\u0131ndan s\u00f6z edebiliriz sadece, \u00e7\u00fcnk\u00fc onun vicdan\u0131 bu \u00fclkede e\u015fitlik, adalet ve \u00f6zg\u00fcrl\u00fck i\u00e7inde ya\u015famak isteyen insanlar\u0131n vicdan\u0131. Roman\u0131 yazma fikrinin nas\u0131l geli\u015fti\u011fine gelirsem... Durmadan Leyla\u2019y\u0131 yazmadan akl\u0131ma d\u00fc\u015fen bir fikirdi bu. Nereden, nas\u0131l yazaca\u011f\u0131m konusunda karars\u0131zl\u0131\u011fa d\u00fc\u015ft\u00fc\u011f\u00fcmden bekledi \u00fc\u00e7 sene. Bunca haks\u0131zl\u0131\u011f\u0131n, k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fcn, zalimli\u011fin ortas\u0131nda nahif protesto ve tepkilerle ya\u015fay\u0131p gidiyoruz. Bu su\u00e7lar\u0131n faillerine ve onlar\u0131n de\u011fi\u015fik mevkilerdeki destek\u00e7ilerine, bu k\u00f6t\u00fcl\u00fckleri destekleyen dile, ifadelere, hatta eylemlere bakarken insan \u00e7ileden \u00e7\u0131k\u0131yor. \u00d6zellikle kad\u0131n katliam\u0131 \u00f6yle bir hal ald\u0131 ki, bende \u2018elimize b\u0131\u00e7a\u011f\u0131 al\u0131p soka\u011fa f\u0131rlamad\u0131k\u00e7a bitmeyecek mi bu zul\u00fcm\u2019 duygusu uyand\u0131. Bu \u00f6fke ve hayal k\u0131r\u0131kl\u0131\u011f\u0131n\u0131, benim yerime intikam alacak bir kahraman\u0131n yolculu\u011funa d\u00f6n\u00fc\u015ft\u00fcrmeye karar verdim. B\u00f6ylece \u00e7\u0131kt\u0131 K\u00f6t\u00fc Kalp ortaya. <\/p>\n\n\n\n

Aynur Kulak: Romanda kendi adaletini kurgulayan K\u00f6t\u00fc Kalp bize \u015funu mu s\u00f6ylemeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131yor: Art\u0131k umutsuzum, bu toplumdan da, kamu oyundan da, sizlerin vicdanlar\u0131ndan ve adalet anlay\u0131\u015f\u0131nda da, e\u011fitimlisiniz veya de\u011filsiniz hi\u00e7 fark etmez, umutsuzum. Kat\u0131l\u0131r m\u0131s\u0131n\u0131z bu yorumuma? Hukuksal anlamda yasalar yenileniyor, cezalar uzuyor, emsal kararlar \u00e7\u0131k\u0131yor fakat genel k\u00f6t\u00fcl\u00fck hali t\u00fcm bunlara ra\u011fmen devam ediyor, bu romanda zaten o y\u00fczden kendi adaletini yaratma ama\u00e7l\u0131 yaz\u0131ld\u0131 m\u0131 dersiniz? <\/p>\n\n\n\n

\"\"<\/figure><\/div>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: K\u00f6t\u00fc Kalp, tecav\u00fczc\u00fc m\u00fcvekkilini yalan beyanlarla hapisten kurtaran bir avukat\u0131n dilini ya da hak yiyen birinin i\u015f\u00e7ilere sallad\u0131\u011f\u0131 parma\u011f\u0131n\u0131 keserek, kad\u0131n ve lgbti d\u00fc\u015fman\u0131 bir blogger\u2019\u0131n parmaklar\u0131n\u0131 klavyesine \u00e7ivileyerek s\u00f6yl\u00fcyor s\u00f6yleyece\u011fini. K\u0131sasa k\u0131sas mant\u0131\u011f\u0131yla kendi adaletini uyguluyor. Herkesin de\u011fil ama \u00fcrk\u00fct\u00fcc\u00fc ve \u00fcz\u00fcc\u00fc bir \u00e7o\u011funlu\u011fun ayn\u0131 vicdana, ayn\u0131 adalet, e\u015fitlik ve \u00f6zg\u00fcrl\u00fck anlay\u0131\u015f\u0131na sahip olmamas\u0131, yan\u0131 ba\u015flar\u0131nda ya\u015fanan ve insanlar\u0131 i\u015fsiz, g\u00fcvencesiz, \u00e7aresiz b\u0131rakan politika ve yakla\u015f\u0131mlardan rahats\u0131z olmamas\u0131na, insanlar\u0131n intihara s\u00fcr\u00fcklenmesine, ortadan kaybedilmesine, \u00f6ld\u00fcr\u00fclmesine ses \u00e7\u0131karmamas\u0131na tepkisini b\u00f6yle koyuyor ortaya. Adaleti ve demokrasiyi i\u015fletmesi gereken kurumlar\u0131n \u0131srarla aksi y\u00f6nde \u00e7al\u0131\u015fmas\u0131na isyan ediyor, baz\u0131lar\u0131m\u0131z gibi. Sadece baz\u0131lar\u0131m\u0131zdan farkl\u0131 olarak isyan\u0131n\u0131 \u015fiddet eylemlerine d\u00f6k\u00fcyor. Ama o k\u00f6t\u00fc kalbi ta\u015f\u0131yan kahraman(\u0131m) iyilikleri, sab\u0131rlar\u0131 ve m\u00fccadele g\u00fc\u00e7leriyle vicdan sahibi insanlara umut veren isimlerin varl\u0131\u011f\u0131n\u0131 unutmuyor. Rakel Dink ve Emel Anne ilk akla gelenler. Bunun \u00e7eli\u015fkisini yolculu\u011fu boyunca ya\u015f\u0131yor zaten. Tabii, en son Meksika\u2019da ya\u015fanan olay, Meksikal\u0131 kad\u0131nlar\u0131n Anayasa Mahkemesi\u2019ni yakmalar\u0131, insan\u0131n akl\u0131na \u00e7\u0131lg\u0131nca fikirler getirmiyor de\u011fil. Deli deliyi g\u00f6r\u00fcnce sopas\u0131n\u0131 saklarm\u0131\u015f diye bo\u015funa dememi\u015flerdir herhalde! <\/p>\n\n\n\n

Aynur Kulak: Tecav\u00fcz eden (kad\u0131na veya erkek ya da k\u0131z \u00e7ocu\u011funa) s\u00f6zl\u00fc veya fiziki \u015fiddet uygulayan (kad\u0131na veya \u00e7ocuklara) hakaret eden, her t\u00fcr k\u00f6t\u00fc muameleyi yapan ki\u015filer bunun yanl\u0131\u015f bir davran\u0131\u015f oldu\u011funu d\u00fc\u015f\u00fcnmeksizin, aksine sanki normal bir \u015fey yapm\u0131\u015f\u00e7as\u0131na bir alg\u0131 ile aram\u0131zda dola\u015f\u0131yorlar. K\u00f6t\u00fc Kalp toplumun her kesiminde yayg\u0131n olan bu alg\u0131y\u0131 t\u00fcm \u00e7\u0131plakl\u0131\u011f\u0131yla, laf\u0131n\u0131 hi\u00e7 esirgemeksizin ortaya koyuyor. Yani avukattan tutun, savc\u0131ya, komiserinden tutun, polise, adli t\u0131p g\u00f6revlisine, doktora vb\u2026 Kamuda \u00f6nemli yerlerde g\u00f6rev alan herkes bu k\u00f6t\u00fc alg\u0131y\u0131, k\u00f6t\u00fc sistemi, k\u00f6t\u00fc toplumu ucundan kenar\u0131ndan ya da direkt ortas\u0131ndan, ulu orta bir \u015fekilde besliyor. Ne s\u00f6ylemek istersiniz? <\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: Bunun hakk\u0131nda \u00fcz\u00fcnt\u00fcyle, \u00f6fkeyle saatlerce konu\u015fabilirim, ancak bu ne kadar umutsuz oldu\u011fumu ve umutsuzlu\u011fumun beni ne kadar karanl\u0131k bir yere yerle\u015ftirdi\u011fini g\u00f6stermekten ba\u015fka bir i\u015fe yaramaz. Oysa karanl\u0131\u011f\u0131m\u0131 zaten K\u00f6t\u00fc Kalp\u2019le serdim ortaya, vurdum ka\u011f\u0131d\u0131n \u00fczerine. Edebiyat da dahil olmak \u00fczere hayat\u0131n her alan\u0131nda isyan etmeye, yanl\u0131\u015flar\u0131n do\u011frusunu g\u00f6stermeye \u00e7al\u0131\u015fmaya, kendi k\u00fc\u00e7\u00fck m\u00fccadeleme devam etmeye devam.... <\/p>\n\n\n\n

Aynur Kulak: Romanda \u00e7ok rahats\u0131z edici \u015fiddet sahneleri var. Okurken arada nefeslenip, tekrar okumaya d\u00f6nd\u00fc\u011f\u00fcm yerler oldu. Sanki sizin bu normal olarak nitelendirdi\u011finiz ve yapmaktan \u00e7ekinmedi\u011finiz, duydu\u011funuzda duymazl\u0131ktan geldi\u011finiz, g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcn\u00fczde g\u00f6rmezlikten geldi\u011finiz tacizler, tecav\u00fczler bak\u0131n g\u00f6r\u00fcn i\u015fte tam da b\u00f6yle oluyor diyorsunuz. Bu sahneleri ger\u00e7ek, ya\u015fanm\u0131\u015f olaylardan al\u0131nt\u0131layarak m\u0131 kurgulad\u0131n\u0131z? E\u011fer b\u00f6yle ise korkun\u00e7. \u0130nsan\u0131n \u015fiddeti b\u00f6ylesine rahat kar\u015f\u0131s\u0131ndakine uygulay\u0131p, hi\u00e7bir \u015fey olmam\u0131\u015f gibi devam ediyor olmas\u0131 m\u0131 desem\u2026; ne s\u00f6ylesem bilemiyorum. <\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: Romanda kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131\u011f\u0131m\u0131z su\u00e7lar\u0131 i\u015fleyen su\u00e7lular ve onlara hak verebilen insanlarla bir arada ya\u015f\u0131yoruz. Bu \u00fclkede, bu d\u00fcnyada. Bu a\u00e7\u0131dan bak\u0131nca, bunlar\u0131 hayal etmek ve bir romana d\u00f6kmek b\u00fcy\u00fck bir yarat\u0131c\u0131l\u0131k gerektirmiyor bence. Ne de olsa bu olaylar\u0131n baz\u0131lar\u0131 ya\u015fand\u0131, baz\u0131lar\u0131 \u015fu an ya\u015fan\u0131yor, yak\u0131n zamanda ya\u015fanacak ya da. Yarat\u0131c\u0131l\u0131k gerekmiyor ama yaz\u0131m s\u00fcreci boyunca ruh sa\u011fl\u0131\u011f\u0131n\u0131zdan \u00f6d\u00fcn vermek gerek diyece\u011fim, o da ay\u0131p ka\u00e7acak. Ay\u0131p ka\u00e7acak \u00e7\u00fcnk\u00fc insanl\u0131\u011f\u0131n\u0131 yitirmemi\u015f bireyler i\u00e7in mesela, bir Emine Bulut cinayetini, Emine Bulut\u2019un son s\u00f6zlerini unutmak, o s\u00f6zleri duymam\u0131\u015f gibi mutlu mesut ya\u015famaya devam etmek m\u00fcmk\u00fcn m\u00fc? Ya da... Atanamad\u0131\u011f\u0131 i\u00e7in intihar eden, a\u011fa\u00e7lar kesilmesin istedi\u011fi i\u00e7in d\u00f6v\u00fclerek \u00f6ld\u00fcr\u00fclen insanlar\u0131 unutmak m\u00fcmk\u00fcn m\u00fc? B\u00f6yle b\u00f6yle unutmayal\u0131m, kayda ge\u00e7irelim, hi\u00e7birini unutmayal\u0131m. <\/p>\n\n\n\n

\"\"<\/figure><\/div>\n\n\n\n

Aynur Kulak: K\u00f6t\u00fc Kalp sanki okuyucusuna, bir \u015feyleri sorgulaman\u0131z gerekiyor; susmaman\u0131z, konu\u015fman\u0131z gerekiyor, diyor. Hatta anlat\u0131c\u0131 \u015f\u00f6yle bir s\u00f6z s\u00f6yl\u00fcyor; \u201cB\u0131rak\u0131yor k\u00f6t\u00fc kalbi konu\u015fsun.\u201d Bile bile susuyorsan\u0131z ve g\u00f6z yumuyorsan\u0131z yapmay\u0131n konu\u015fun ve bilin\u00e7lenin diyor bize K\u00f6t\u00fc Kalp. Sizce, K\u00f6t\u00fc Kalp\u2019i dinleyip, okuyup, onu anlayabilecek miyiz? <\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: Roman\u0131n kendisinden g\u00f6z yummay\u0131n, susmay\u0131n gibi bir mesaj \u00e7\u0131karmak isteyen \u00e7\u0131karabilir elbette. Bahsi ge\u00e7en olaylar, yani erkek \u015fiddeti, hak yemek, sivil \u00f6l\u00fcme terk edilmek sessiz kal\u0131nacak olaylar de\u011fil. Ama al\u0131nt\u0131lad\u0131\u011f\u0131n\u0131z c\u00fcmle, anlat\u0131c\u0131n\u0131n, ba\u015f kahraman\u0131n yani, kendini k\u00f6t\u00fc kalbinin intikam iste\u011fine b\u0131rakt\u0131\u011f\u0131n\u0131 ifade eden bir c\u00fcmle. Her insan\u0131n akl\u0131ndan k\u00f6t\u00fc, karanl\u0131k, tehlikeli d\u00fc\u015f\u00fcnceler ge\u00e7ebilir ancak bir k\u0131sm\u0131 bunlar\u0131 fiiliyata d\u00f6ker. \u0130nsanlar\u0131 birbirinden ay\u0131ran, onlar\u0131 olumlu ya da olumsuz s\u0131fatlarla nitelememize neden olan da bu se\u00e7imlerdir. Ben de bir ekmek b\u0131\u00e7a\u011f\u0131 kap\u0131p soka\u011fa f\u0131rlayarak, yakalanana dek do\u011frayabildi\u011fim kadar adam do\u011frayabilirim mesela ama onun yerine roman yaz\u0131yorum. Ve elbette bu roman\u0131, o korkun\u00e7 su\u00e7lar\u0131 i\u015fleyen insanlar\u0131n okumayaca\u011f\u0131n\u0131, bana benzer, karde\u015flik kurabilece\u011fim insanlar\u0131n okuyaca\u011f\u0131n\u0131 biliyorum. O karde\u015flik duygusunu kurmak, y\u00fcre\u011fimizin yang\u0131n\u0131nda, ac\u0131m\u0131zda, \u00f6fkemizde, umudumuzda ve umutsuzlu\u011fumuzda ortak oldu\u011fumuz duygusunu uyand\u0131rmak, kahraman\u0131m\u0131n eylemleriyle de birka\u00e7 saatli\u011fine de olsa okuyan\u0131n y\u00fcre\u011fini so\u011futmak istiyorum. Ama her roman gibi bu roman da art\u0131k okuyana ait, benim ne istedi\u011fimin, neyi ama\u00e7lad\u0131\u011f\u0131m\u0131n bir yerde \u00f6nemi kalm\u0131yor. <\/p>\n\n\n\n

Aynur Kulak: K\u00f6t\u00fc Kalp polisiye unsurlar\u0131n da oldu\u011fu bir roman. Ba\u015fkomiser ve yard\u0131mc\u0131lar\u0131n\u0131n oldu\u011fu bir ekip bir tak\u0131m mesajlarla dolu olaylar\u0131 bir t\u00fcrl\u00fc \u00e7\u00f6zemiyorlar. Bu da romana farkl\u0131 bir boyut, heyecan ve merak kat\u0131yor. Roman\u0131 kurgularken ba\u015ftan beri var m\u0131yd\u0131 kafan\u0131zda bu b\u00f6l\u00fcmler yoksa salt yap\u0131lan su\u00e7lar\u0131 yazmak, k\u00f6t\u00fc kalbin sesini dinlemek bunalt\u0131c\u0131 olabilir d\u00fc\u015f\u00fcncesiyle mi bu b\u00f6l\u00fcmleri eklemek istediniz? Asl\u0131nda dikkatimi \u00e7o\u011funlu\u011funu erkeklerin olu\u015fturdu\u011fu yozla\u015fm\u0131\u015f bir kurumun kad\u0131nlara y\u00f6nelik \u015fiddeti nas\u0131l \u00e7\u00f6zece\u011fi y\u00f6n\u00fcnde oldu. Biraz bu y\u00f6nden okudum asl\u0131nda bu b\u00f6l\u00fcmleri. <\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: Biri \u00e7\u0131k\u0131p da ger\u00e7ekten adaletin terazisini dengelemeye kalk\u0131\u015fsa, su\u00e7lulara mahkeme salonlar\u0131ndan \u00e7\u0131kmayan cezalar\u0131 kendi vermeye kalksa, bunun elbette emniyet g\u00fc\u00e7lerinde bir yans\u0131mas\u0131 olacakt\u0131r. Nas\u0131l ki roman adalete inanc\u0131m\u0131z\u0131 sarsan olaylar \u00fczerinden, ger\u00e7ek\u00e7i bir hattan ilerliyor, o ger\u00e7ekli\u011fin bir k\u0131sm\u0131 da, emniyet g\u00fc\u00e7lerinin bu cezalar\u0131 veren, bu \u015fiddeti uygulayan ki\u015finin pe\u015fine d\u00fc\u015fmesini gerektiriyor. Dolay\u0131s\u0131yla Ba\u015fkomiser ve iki yard\u0131mc\u0131s\u0131 bu ama\u00e7la, ger\u00e7ekli\u011fe katk\u0131da bulunmak i\u00e7in. <\/p>\n\n\n\n

Aynur Kulak: Art\u0131k kad\u0131na kar\u015f\u0131 yap\u0131lan her t\u00fcr \u015fiddete kar\u015f\u0131 seslerin daha fazla y\u00fckseldi\u011fi, fark\u0131ndal\u0131klar\u0131n artt\u0131\u011f\u0131 ve bu y\u00f6nde romanlar\u0131n, \u00f6yk\u00fclerin, hikayelerin yaz\u0131ld\u0131\u011f\u0131 bir d\u00f6nem ya\u015famaktay\u0131z. Sosyal medya ba\u015fta olmak \u00fczere, ikinci s\u0131rada edebiyat bu y\u00f6nde fark\u0131ndal\u0131\u011f\u0131m\u0131z\u0131 en fazla y\u00fckseltecek se\u00e7eneklerin ba\u015f\u0131nda geliyor. Biz fazla okuyan bir toplum de\u011filiz maalesef fakat siz mesela inatla ve \u0131srarla bu konu ile ilgili yazmaya devam ediyorsunuz. Ne yap\u0131lmas\u0131 gerekiyor sizce edebiyat\u0131n bu anlamda de\u011ferinin ger\u00e7ekten yerini bulmas\u0131 i\u00e7in? <\/p>\n\n\n\n

Asl\u0131 Tohumcu: Herhangi bir edebiyat eserinin de\u011feri \u00f6nce yazan\u0131n, ard\u0131ndan okuyan\u0131n g\u00f6z\u00fcnde belirleniyor. Edebiyat\u0131n bu anlamda de\u011feri derken kastetti\u011finiz, hayatta ba\u015fka t\u00fcrl\u00fc bir kar\u015f\u0131l\u0131k bulmas\u0131, hayat\u0131 de\u011fi\u015ftirmesiyse, maalesef bu m\u00fcmk\u00fcn de\u011fil. Ancak verilen m\u00fccadeleye katk\u0131da bulunabilir san\u0131r\u0131m.  <\/p>\n","post_title":"Asl\u0131 Tohumcu S\u00f6yle\u015fisi: K\u00f6t\u00fc Kalp\/Hayk\u0131rmak Ad\u0131na At\u0131yor Art\u0131k.","post_excerpt":"","post_status":"publish","comment_status":"closed","ping_status":"open","post_password":"","post_name":"asli-tohumcu-soylesisi-kotu-kalp-haykirmak-adina-atiyor-artik","to_ping":"","pinged":"","post_modified":"2020-03-02 16:26:33","post_modified_gmt":"2020-03-02 13:26:33","post_content_filtered":"","post_parent":0,"guid":"https:\/\/gaiadergi.com\/?p=112116","menu_order":0,"post_type":"post","post_mime_type":"","comment_count":"0","filter":"raw"},"live_filter_cur_post_id":112116}'; block_tdi_122.td_column_number = "2"; block_tdi_122.block_type = "td_flex_block_1"; block_tdi_122.post_count = "4"; block_tdi_122.found_posts = "702"; block_tdi_122.header_color = ""; block_tdi_122.ajax_pagination_infinite_stop = ""; block_tdi_122.max_num_pages = "176"; tdBlocksArray.push(block_tdi_122); -->

SON YAZILAR

Shakespeare, Kafka, Orwell, Dostoyevski ve günümüz

Okuyanın okuduğundan, yazanların okunmadığından hemen herkesin kitapların pahallılığından yakındığı günümüz sularında edebiyat sandalında bir gezintiye ne dersiniz?

Your Stage + Art: Müziğin evrenselliğini kutlayan bir sahne

Bugün paylaşımcılığın ve özgürleşmenin buluştuğu ortak noktadan, müzikten konuşacağız. Your Stage + Art, müziğin insanları bir araya getirme gücüne inanan, müzisyenlere eşit ve özgür şartlar altında müzikseverlerle buluşma imkânı sunmaya çalışan bir oluşum. Sanatla ilgilenen herkesin yeteneklerini...

Edebiyat tekeli ve kırık kalemler

Ülkemizde okuma alışkanlığının çok fazla olmadığını biliyoruz. Bunun için çevremize bakmamız bile yeterli ama gelin sayılara da bir göz atalım. TÜİK’in 2023 yılında yaptığı araştırmaya göre...

İşçi Filmleri Festivali başlıyor

18. İşçi Filmleri Festivali, 14-19 Ekim tarihleri arasında Ankara’da sinemaseverlerle buluşacak. 14 Ekim günü saat 18.30’da Kavaklıdere Sineması’nda oyuncu Gözde Duru’nun sunuculuğunu yapacağı açılışta Sputnik’te...

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol