Ataerkil toplumlarda alışıldığı üzere kadın ve kadının üretici, yaratıcı, tasarlayıcı rolleri dar bir alana sıkıştırılmış, hatta bazı alanlarda kadın doğrudan dışlanarak yetenekleri köreltilmeye çalışılmıştır. Mimarlık, bu alanlardan sadece biridir. Ancak tarihte bazı kadınlar var ki yaşadıkları dönemlerde kamusal alanlara müdahaleleri yetmiyormuş gibi bir de erkek egemen bir mesleğe göz dikmişler. Üstelik bu alanda ilkler gerçekleştirmişler. Haddini bilmeyen (!), mimarlık tarihinde yer almış şu güzelim 20 kadını bir tanıyalım:
1. Sophia Hayden Bennett
MIT’ten mimarlık diploması alan ilk kadın mimardır. Ancak mezun olduktan sonra kadın olduğu için iş bulmakta oldukça zorlanmış ve 21 yaşında mesleği başlamadan bırakmıştır.
2. Margarete Schütte-Lihotzky
1897 de doğmuştur. Nazi Direniş Hareketi içinde yer alan aktivist kadındır. Cumhuriyet’in kuruluşunun 15. yılı kutlamaları sırasında Bruno Taut’un çağrısı üzerine Türkiye’ye gelerek Karaköy’de tak yapan Avusturya’nın ilk kadın mimarıdır.
3. Julia Morgan
1872 yılında Kaliforniya’da dünyaya gelen Amerikalı mimar, Paris’teki École de Beaux-Arts’dan mezun olan ilk kadın mimardır. Kaliforniya’da 700 üzerinde yapı tasarlamıştır.
4. Marion Mahony Griffin
1876 doğumlu, Amerikalı mimar ve kent tasarımcısıdır. Dünyanın ilk lisanslı kadın mimarı olması ile tanınır. Ayrıca F.L. Wright’ın ilk çalışanıdır. Daha sonraları kendi ofisini açmıştır. Bir süre sonra Hindistan’dan Lucknow Üniversitesi Kütüphanesi’ni tasarlama önerisi almıştır ve gittiğinde geçirdiği bir kaza sonucu yaşamını yitirmiştir.
5. Eileen Gray
1878 İrlanda doğumlu mimar, tasarımlarını asla tek bir çatı altında toplamamıştır ve bu nedenle O’nun tasarım felsefesi, “özgürlük” olarak bilinir. 1924 yılına kadar hiç yapı tecrübesi edinmemiş mimar, 1926’da yapımına başlanılan E.1027 adındaki kübik evi, sarp kayalıklar üzerinde tasarlamıştır.
6. Charlotte Perriand
1903 doğumlu Fransız mimar. Dönemin en ünlü mimarı Le Corbusier ile olan iş görüşmesini şöyle anlatıyor: “1927’de bir ekim akşamı, kolumun altında o güne dek yapılmış çalışmalarım, kendimi Le Corbusier’nin karşısında buldum. Süssüz atölyesinin insanı rahatsız eden bir yanı vardı, Le Corbusier beni soğuk karşıladı. ‘Ne istiyorsun?’ diye sordu, gözlüklerinin arkasından. ‘Sizinle çalışmak istiyorum,’ dedim. Çizimlerime hızlıca göz attı. ‘Biz burada yastık kenarı işlemiyoruz’ dedi ve kapıyı gösterdi.” Daha sonra Le Corbusier Charlotte’nin tasarladığı ve ürettiği mobilyaların yer aldığı bir sergiyi görüyor ve Charlotte’ye O’nunla çalışmak istediğini belirten bir haber gönderiyor.
7. Jane Drew
1911 doğumlu İngiliz mimar. Mezun olduğu dönemlerde kadın olması nedeniyle iş bulmakta oldukça zorlanıyor. Bir süre bir yerlerde çalıştıktan sonra çalışanlarının tamamının kadın olmasını amaçladığı kendi ofisini açıyor. Ancak mimarlık okullarında da kadınlar zar zor yer edindiği için kadın çalışan bulmakta zorlanıyor ve bir süre sonra çalışanlar, cinsiyetten bağımsız bir şekilde ofiste yer ediniyorlar. Yapılarının birçoğu az gelişmiş ülkelerde yer alan mimar, kadın olmasının en çok İngiltere’de sorun yarattığını belirtiyor.
8. Leman Cevat Tomsu
1913 yılında Kayseri’de doğan Tomsu Türkiye’nin ilk iki kadın mimarından biridir, diğeri ise Münevver Belen’dir. Tomsu, Belen ile birlikte uzun yıllar birlikte projeler gerçekleştirmiş, mimari yarışmalara birlikte katılmışlardır. Şehircilik konusunda Martin Wagner ile çalışan Tomsu, Yüksek Mühendis Mektebi’nde (Daha sonra İTÜ olacaktır) Emin Onat’ın asistanı olarak görevlendirilmiştir. İTÜ’de hızla yükselen ve akademisyen kimliğinin yanında yarışmalara da proje hazırlayan Tomsu önemli başarılar elde etmiştir.
9. Münevver Belen
Leman Tomsu ile aynı sene Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bölümü’nden mezun olan mimar, Tomsu ile birlikte uzun seneler çalışmalar yapmıştır. Modern tarzı benimseyen bu iki kadın, İkinci Ulusal Mimarlık Akımı’na paralel üslup benimsemişlerdir. Kadın haklarıyla da ilgilendiği bilinen Tomsu ve Belen, o dönemde Türkiye’nin yeni kadın profili olmuşlardır.
10. Cahide Tamer
1915 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Türkiye’nin ilk kadın mimarlarından Cahide Tamer, döneminin ünlü hocalarından tezhip, hat, minyatür, cilt ve ebru, sedef kakmacılığı, çini sanatı, resim dersleri almıştır. Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bölümü’nde de Sedat Hakkı Eldem’in öğrencisi olmuş ve 1943’te akademiden mezun olmuştur. Restorasyon alanında önemli işler tamamlamış olan kadın mimarımız mesleğine âşkını ise şöyle dile getirmiştir. “Yüksek topuklu ayakkabılarım ile Ayasofya’nın kubbesine de çıktım, şantiye tulumlarımla Gebze’de Çoban Mustafa Paşa Külliyesi’nin duvarlarının üstünde de dolaştım. Restorasyon çalışmalarından çok keyif aldım, yaptığım işleri sevgiyle nakış gibi işledim.”
11. Mualla Eyüboğlu
1919 Erzurum doğumlu mimar, 1942 Güzel Sanatlar Akademisi Mimarlık Bölümü’nden mezun olmuştur. Türkiye’nin ilk kadın mimarlarından olan Eyüboğlu köy enstitülerinde mimar olarak çalışmaktayken enstitüler kapatılır ve mimarımız Akademi Bölümü’nde çalışmaya başlar. Topkapı Sarayı’nın restorasyon çalışmalarına büyük katkılar sağlamıştır. Aynı zamanda ressam-şair Bedri Rahmi Eyüboğlu ve yazar Sabahattin Eyüboğlu’nun da kız kardeşidir. Tuba Çandar’ın hazırladığı “Hitit Güneşi Mualla Eyuboğlu Anhegger” isimli kitapta Eyüboğlu şöyle diyor: “Köy Enstitüleri yüzünden adımızı komüniste çıkardılar. Mevlevi şeyhleriyle dostluğumuzdan dolayı gericiye. Her boyaya boyandık anlayacağın. Hepsine de gülüp geçtik. Sabahattin Ağabeyimin dediği gibi, bizden memleketi sevmek… Gerisi boş…”
12. Harika Alpar Söylemezoğlu
Kendi gibi mimar olan eşi Kemali Söylemezoğlu ile mimarlık yapan mimar, Güzel Sanatlar Akademisi’nde Sedad Hakkı Eldem ve Bruno Taut gibi ünlü akademisyenlerin öğrencisi olmuştur. Belen ve Tomsu’dan sonrası dönemde mesleğe atılan Harika Söylemezoğlu, o dönemde bazı işlerde cinsiyet ayrımcılığı gözlemlendiğini ve önemli işlerin kadın mimarlara verilmediğini söylüyor. Mütevazı kimliğiyle tanınan mimar, “İnanmadığım, samimiyetsiz hiçbir işe girmedim” diyor, ama alçakgönüllüce eklemeyi de unutmuyor: “Ben büyük işler yapmış bir mimar değilim.”
13. Florence Knoll Bassett
II. Dünya Savaşı öncesinde mimari projeler yapan, Amerikalı mimar ve tasarımcı. 1938 yılında Hans Knoll tarafından kurulmuş bir firma olan Knoll’u, mobilya markası haline getirmiştir. Tasarım eğitimine, Cranbrook Academy of Art’ta başlamış, Mies Van der Rohe ve Eliel Saarinen’den dersler almıştır. Cranbrook sonrasında ise bugünkü adı Illinois Institute of Technology olan Armour Institute’de mimarlık eğitimi almış ve bu okulda da modernizmin en önemli isimlerinden Walter Gropius ve Marcel Breuer’le birlikte çalışma fırsatı yakalamıştır.
14. Anne Tyng
1920 yılında Çin’de doğmuştur. Harvard Üniversitesi’nden mezun olan ilk kadın mimardır. Kendisinin tasarlanmış bir yapısı yoktur, ancak mimarlık alanının önemli teorisyenlerindendir.
15. Denise Scott Brown
20.yüzyılın mimari tasarım alanında etkili olan Amerikalı kadın mimar. Eşi Robert Venturi de kendisi gibi mimardır. Postmodernizmin kurucuları olarak bilinmelerine rağmen Denise Scott Brown şöyle demiştir: “Ben postmodernist değilim ve hiçbir zaman olmadım.” Konuya açıklamasını da bir röportajında şöyle dile getirir: “1950’lerde boş yere komünistlik ile suçlanan Amerikalılar’ın, Amerikan Karşıtlığı Komitesi’ne gönderilmeden evvel söyledikleriyle benzerlik gösterir: ‘Ben komünist değilim ve hiçbir zaman da olmadım’. Biz buna atıfta bulunduk.”
16. Lilly Reich
Berlin doğumlu mobilya ve moda tasarımcısıdır. Deutscher Werkbund’un ve Bauhaus Okulu’nun (Yapı Bölümü’nün) ilk kadın yöneticisidir. Mies Van der Rohe ile birlikte çalışmış ve birçok ünlü projeye birlikte imza atmışlardır. 1937’de Mies Amerika’ya göç etmiş ve Reich Mies ile olan 4 bin’e yakın tasarımlarını Hitler yönetimine karşı korumaya çalışmıştır. Savaş bitene kadar da zorla askeri projelerde çalıştırılmıştır.
17. Lina Bo Bardi
1914’te Roma’da doğan Brezilyalı mimar, Sao Paulo Museum of Art binasının mimarı olarak üne kavuşmuştur. Ve Brezilya’da ilk modern sandalyeyi tasarlayarak Brezilya’nın mobilya tasarım anlayışını kökten değiştirmiştir.
18. Norma Merrick
1928’de doğan mimar, Amerika’nın ilk lisanslı Afro-Amerikan mimarıdır. Ayrıca, Amerikan Mimari Enstitüsüne seçilen ilk Afro-Amerikan kadındır.
19. Aino Aalto
Kocasının gölgesinde kalan bir diğer önemli mimar-tasarımcı, Alvar Aalto’nun eşi Aino Aalto. Alvar Aalto çoğu tasarımlarını eşiyle birlikte gerçekleştirmesine rağmen, tasarımcı olarak sadece Alvar Aalto’nun adının geçiyor olmasının, bazı tarihçilere göre dönemin erkek hegemonyasından kaynaklanmaktadır.
20. Gae Aulenti
“Aslında birçok yetenekli kadın mimar ve tasarımcı var fakat büyük bir çoğunluğu erkekle ilişkileri sayesinde varlar. Ben her zaman kendim için çalıştım ve kendi başıma var oldum.”
1927 doğumlu İtalyan mimar. Fransa’daki Orsay Müzesi’nin mimarı olarak tanınan Aulenti, 1954’de Milan Polytechnic Institute’den mezun olduğunda, onunla birlikte sınıfta sadece iki kadın bulunuyormuş. Kendisi aynı zamanda mobilya ve aydınlatma tasarımcısıdır.