Fotoğrafçı Kevin Faingnaert Kuzeybatı İspanya’nın yüksek ve izole dağlık bölgesindeki Matavenero Ekoköyü‘nü ilk önce Avrupa’yı bisikletle gezen bir arkadaşından duydu.
Doğa dostu insanlar ve toplumdan uzakta yaşayan açık fikirli insanlar arasında tekrar popülerleşen terk edilmiş köylerin düşüncesi Kevin’de merak uyandırdı ve o da keşfetmeye değeceğini düşündü. Hiçbir izin almadan köye geldi ve bir çadır kurarak topluluğun bir parçası olmaya çalıştı. Ortaya çıkan fotoğraf serisi, Kevin’ın bir aylık ziyareti sırasında çekildi.
Faingnaert başta bir istilacı gibi hissetti ama zamanla kendini onların topluluğuna ve yaşam tarzına uyum sağladı. Tarlada çalışarak ya da kütüphanede temizlik ve düzenleme gibi şeyler yaparak gerektiğinde oradakilere yardımcı oldu. Dili konuşabilmenin insanları tanımayı kolaylaştırdığını söyleyen Kevin ve paylaşmak için biraz Belçika çikolatası getirmenin de yardımcı olduğunu da ekliyor.
Yeni kütüphane duyulduğunda yerlilerin hepsi Kevin’a müteşekkir oldu. Bunu ev davetleri takip etti ve Kevin güvensizlik duvarlarının yıkıldığını hissetti.
Sonunda kamerasını çıkarıp yaratmak istediği proje hakkında konuşmak için rahat hissetti. “Onları günden güne tanımak gerçek bir toplu yaşama deneyimine dönüştü, bu da bana arkadaşlarım diyebileceğim yerlilerin çok kişisel portrelerini çekme fırsatı verdi” diyor Kevin.
Matavenero’da yaşayan insanlar burada yeni bir hayata başlamak için eski yaşam tarzlarını bıraktılar. İnançlarına göre yaşıyorlar: Kendi kendine yeten ve ekolojik, doğayla uyum içinde ve birbirlerine saygıya dayanan bir yaşam türü. Yaşadıkları ütopya bazılarına gerçekçi gelmeyebilir. Ancak kararlılıklarına hayran kalmamak mümkün değil. Bu insanlar ideallerini eyleme ve emeğe döken kişiler.
Kaynak: Feature Shoot