Ana SayfaGüncelDevlet-toplum ikilemi üzerine sorular…

Devlet-toplum ikilemi üzerine sorular…

-

Söyleşiler fırsatın çocuklarıdır. (1)

Bu bir fırsat! Söyleşimizin daha doğrusu yazımızın başlığı düşünüldüğünde bile tam bir ikilemle karşı karşıya kaldığımızı söyleyebiliriz. Bir arada var olmak zorunda olan “devlet-toplum” ikilemidir bu ve bu ikilem iki farklı ucu temsil eden iki farklı kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Dönüp baktığımızda iktidar, denetleme ve yeniden düzenleme mücadelelerinin hep bu iki kavram etrafında şekillendiği görülür.

Neticede; “Kim kimi yönetmeli?”, “Kim kime hizmet etmeli?”, “Toplumun varlığını devam ettirmesi illa devlete bağlı mıdır?” gibi sorular her dönem karşımıza çıkmaktadır ve çıkacaktır da.

Haliyle alan sadece bu sorularla da sınırlı değildir. Aklımıza birçok farklı soru da düşebilmektedir ki bu soruların hepsi “devlet-toplum” ikileminin sınırını çizer.

Toplumda neden ekonomik eşitsizlikler var olmaktadır?

Hangi sosyal etkenler toplumumuzdaki ekonomik konumumuzu etkilemektedir?

Ancak sorular ekonomi durağında da pek beklemez. Kanımca şunu da söyleyebilirim. Bir adım ötedeki soruların birçoğu sosyologlardan öte tarihçileri ilgilendirmektedir. Misal olarak Aries’in önermesinden yola çıkarak şöyle hınzırca bir soru da sorabiliriz.

Çocukluk biyolojik bir olgu mudur, yoksa toplumsal bir kategori mi?

Madem hınzırlığa başladık, Flaubert’in “Yerleşik Düşünceler Sözlüğü”ndeki ifadesiyle kahkahayı sıklığı ölçütünde daha tedirgin edici hale getirelim ve sadece felsefeyi değil devlet-toplum ikilemi içinde seyir halinde olan tüm alanlara gülelim.

devlet-toplum ikilemi 2
Çizim: Steve Cutts

Eskiden bizim olan sokakların kaybolması devlet düzeninin içselleştirilmesini mi sağlamıştır?

Ya da sokak üzerinden değil de sorumuzu kadın üzerinden yöneltelim.

Kadının özgürleşmesi devlet karşısında bireyin ve toplumun özgürleşmesi midir?

Belki de toplum tarafından değil de biraz da hınzırlığımızı devlet tarafından sürdürmemiz gerekecektir. Mesela baba figürünü ele alalım;

Baba otoritesi ile devlet otoritesi hâlâ eskisi kadar özdeş midir?

Sanırım bir soru daha sorsak yazımızın sınırlarını o kadar da ihlal etmiş olmayız. Kentleri düşünün aidiyet duygumuzun geliştiği ve bizi şekillendiren kentleri. Düşünelim bir;

Çizim: Steve Cutts
Çizim: Steve Cutts

 

Kentlerin sorunu bir mahalledeki toplumsal yaşamın, hâkim kültür karşısında nasıl örgütlendiği midir? Yoksa çıkarları doğrultusunda yapısal olarak belirlenen toplumsal grupların arasındaki güç ilişkilerinden, kentin konut ve alt yapı politikalarını nasıl üreteceği midir?

İşte! Tam da bu noktada bizi kurcalayan, tamir eden, yeniden şekillendiren ve zamandan zamana, mekândan mekâna hatta daha muğlâk bir ifadeyle zamandan mekâna değişen bu sorular karşısında çıktığımız düzlük yine “devlet-toplum’’ ikileminin kendisi olacaktır.

Sorulara ve metnimizin başlığının sınırlarına bakıldığında ağır bir konuyla karşı karşıya kalındığı düşünülebilir.

Amacım, herkesin kendi bulunduğu zaman diliminde, yine kendi koşullarının öznelliğinde yaptıkları gibi bu ikiliği çözmek, çözümlemek veya bir çözüm önerisi getirmek değildir. Sadece kıyısında dolaşmak, kenarındaki yeşil çalılıkları incelemek, arkasında uzanan koca bir çölü ya da yabanıllığı nasıl kamufle ettiğine bakmaktır. Haliyle bunu yapabilmek için birkaç farklı noktaya sürüklenmemiz gerekecektir.

devlet-toplum ikilemi 3
Çizim: Steve Cutts

Kısacası devlet-toplum ikilemine bakmanın yolu biraz da ; “kadın”a, “çocuğa”, “söyleme”, “deli”ye, “din”e, “savaş”a, “ticaret”e, “doğa”ya, “iktidar”a, “eğitim”e bakmaktan geçer.

Yazımızda hepsini irdeleme şansımız yok. Bunun içindir ki tüm bunlardan daha soyut bir alana yönelmemiz gerekeceği kanaatindeyim; bu da tarih ve tarihin söylemidir. Çünkü zamanında ‘nasıl bilirdiniz?’ deyip gömdüğümüz kanıtımız orada yatıyor. Neticede olaylara bakış açımız değişse de olaylar değişmeyecektir.

İşte tam da bu nedenle ilk incelememiz gereken başlık; tarih-toplum-devlet olmalıdır.

(1) Peter Osborne’nin Felsefe ve Entelektüellerin Rolü isimli makalesinin giriş cümlesidir.

Çizimler Steve Cutts’a aittir. Daha fazlası için tıklayınız.

SON YAZILAR

Yeni nesil ne diyor?

Her şey bir konuşmayla başladı. Bir arkadaşım yeni nesil sözcüklerden bahsediyordu. Konu hakkında konuştukça konuştuk. Dedim, bir yazı yazayım ben de, dergide de bulunsun. Çünkü...

“Gerçeği görüyoruz! Anayasa değişikliğine HAYIR diyoruz!

Feminist ve LGBTİ+ örgütlerin biraraya gelmesiyle kurulan Hepimiz için Anayasa Koordinasyonu "Birbirimizin elini bırakmıyoruz! Hiçbirimizi geride bırakmıyoruz! Anayasa değişikliğine HAYIR diyoruz!" başlıklı açıklamasıyla tüm toplumu...

Hataylılar 6 Ekim’de Meclis’te: #HatayıGör

6 Şubat depremlerinde en büyük yıkımı yaşayan Hatay'da depremin üzerinden geçen 8 aya rağmen hiçbir şey değişmedi. Barınma, beslenme, eğitim, sağlık ve ulaşım gibi en...

Akbelen Ormanı TBMM Olağanüstü Genel Kurulu İçin Bilgi Notu

Geleceğini düşünenler Akbelen için mücadele ediyor. Yaşam Savunucuları TBMM'nin Akbelen gündemi ile olağanüstü toplanması için çağrı yapmış ve eklemişti: Koltukları boş görmek istemiyoruz! Direnen yaşam...

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol