Hologram, Yunanca “Holos” (Tam Görüntü) ve “Gram” (Yazılı) sözcüklerinin birleşmesinden oluşur. Holografi bir nesneye çarpıp geri gelen ışığın kaydedilmesine ve 3 boyutlu sergilenmesine dayalı bir fotoğrafik tekniktir. Yani orijinal nesnenin üç boyutlu lazer fotoğrafıdır ve günümüzde bilim kurgu filimlerinin yanı sıra farklı alanlarda karşımıza çıkmaktadır.
Işığın vurmasıyla görüntünün ortaya çıktığı geçirgen hologramlar, kredi kartlarında, araç stickerlarında rastladığımız güvenlik amacıyla kullanılan gökkuşağı hologramları gibi birçok çeşidi mevcuttur. Kimi fizikçilere göre yaşadığımız evren dahi bir hologramdan ibaret olsa da, 3 boyutlu (3B) hologramların günlük hayatta kullanımı çok şeyi değiştireceğe benziyor.
Peri ışıkları
Japon araştırmacılar, 3B etkileşimli hologramlar yaptılar. Bu hologramlara dokunulabiliyor ve dokunulan hologram dokunuşa tepki verebiliyor. Hologramları üretmek için yüksek güçte lazer kullanılıyor. Etkileşimli hologramları test eden gönüllülere göre bu havadaki serabımsı görüntüye dokunma hissi; zımpara kağıdına dokunma ve statik şok yaşama hisleri arasında bir duygu yaşatıyor. Odaklanan lazer enerjisi havayı iyonize ederken, oluşan küçük plazma noktalar görüntüyü oluşturuyor. Bilim insanları bu ışığa “Peri Işıkları” adını veriyor.
Tsukuba Üniversitesi, Digital Nature Grubu (DNG) tarafından kullanılan lazerler 30 ile 270 femtosaniye lazer atışını gönderen özel femtosaniye lazerleri (1 femtosaniye; saniyenin katrilyonda birine karşılık geliyor.) Sistem uzaysal ışık modülatörü, ayna ve lazeri tam olarak hedeflemek için galvano scanner’dan oluşuyor. Araştırmacılar, 1 cm küp 200 bin dps (saniyede 200 bin nokta) çözünürlükte şekiller oluşturabiliyor. Bu yüksek hız sayesinde hologramlar dokunuşlara gerçek zamanlı tepki verebiliyor. Etkileşim hissi de parmakları ve el hareketlerini takip eden alta konmuş kameralarla sağlanıyor. Hologram dokunulduğunda değişmek üzere programlanabiliyor. Dokunuşlar hologramın altında konumlandırılmış kameralarla kaydediliyor ve bilgi holografik görüntünün şeklini değiştiren bilgisayara yollanıyor. Daha önceki çalışmalarda da benzer sonuçlar elde edilse de araştırmacılar bu çalışmayı, “yüksek çözünürlük sağlanıp da insan dokunuşuna zarar vermeyen” ilk çalışma olarak tanımlıyorlar.
Laserin cildi yakmasını önlemek için atılan kritik adım da laser atışlarının süresini azaltmak olmuş; 50 milisaniye ile 1 saniye arası atışlar kullanılıyor. Grubun lideri Yoichi Ochiai “Hologram boyutunun, uzaysal ışık modülatörünün boyutu ile limitli olduğunu ve bunu gelecekte geliştirebilmeyi umduğunu” söylüyor.
Dokunabilir Holografik Plazma: Femtosaniye Peri Işıkları (İngilizce)
Star Wars filmlerinden parçaların gerçek olmaya başladığı bu günlerde, araştırmacılar bilim kurgu filmlerindeki görüntülerin gelecekte olası olacağını gösteriyorlar. Herhangi bir gerçek nesnenin, vücudun ya da bilgisayar parçasının etrafını saran, havada asılı eklileşimli hologramlar mümkün olabilecek. Bu teknolojinin ne kadar ileri gidebileceği soru işaretiyken, günümüzde mevcut potansiyelle havada asılı duran, yapılacaklar listenize bakıp, yapıldı işareti atabilmek ve dokunmak hayal edilebiliniyor. Günümüzde bilim insanları hologramları nasıl daha büyük ve daha çeşitli üretebileceklerini çözmeye çalışıyorlar. Bu sorunun aşılması durumunda ise 3B etkileşimli hologramlar farklı şekillerde karşımıza çıkabilecek gibi görünüyor.
Havada 3Boyutlu Görüntü Projeleri (İngilizce)
Kaynak: Phys, Science Alert, IFL Science