Ana SayfaDuyurular & Etkinliklerİnsanlığa "Tek Gün"

İnsanlığa “Tek Gün”

-

Krallar, başkanlar, iktidarlar; “Halkın hayatı bizdedir” derler. Bilin ki yalan söylüyorlar. Onlar ben beşiğim diyen tabutturlar. İnsanların acılarından, bir olamamalarından, hak arayamayışlarından beslenirler.

Her yönetimin, kendi çıkarlarına uygun bir çerçeve içine alınmış yasaları vardır. Demokrasi, demokratik yasalar yapar; despot, despotça yasalar yapar. Bu yönetimler, böyle yapmakla, kendi çıkarlarına olan şeyin, tüm halk için adalet niteliği taşıdığını ilan etmiş olurlar. Bu yoldan sapanlar, bu yönetimler tarafından yasaya karşı gelmiş olmakla ve adaletsizlikle suçlanıp haklarında kovuşturma açılır.

Bundan dolayı, her ülkede adalet aynıdır. İş başındaki yönetimin çıkarlarıyla özdeştir. Anayasa da yönetenden yanadır. Bütün bunlar göz önüne alındığında, doğru akıl yürütme yoluyla hep aynı sonuca, yani adaletin her yerde ve her çağda güçlünün çıkarlarından ibaret olduğu sonucuna varılır.

Oysa adaletin dağılışı, insan hakları savunucularını ilgilendiren bir konudur. Onlar gerektiği gibi, yasa sürecinden geçirilmeksizin hiç kimsenin yaşamının ya da özgürlüğünün elinden alınamayacağını savunurlar. Bu görüşün doğruluğu veya yanlışlığı tartışılabilir, ancak insani yönden hiçbir saçmalık taşımadığı açıktır.

Dışarıdan bir otorite karışmaksızın her bireyin, dilediği gibi hareket etme özgürlüğüne sahip olacağı bir dünya oluşturulmalı. İnsan hak ve özgürlükleri yasalarla engellenmek yerine, gerçek ve kapsamlı bir düzeye oturtulmalıdır. Bütün bu yaklaşımların , uygulanmasından da önce, en azından konuşulabildiği bir dünya olmalı.

– İnsan Hakları Evrensel Bildirgesine 18. yüzyıldan kalma, yüzeysel ve laf kalabalığı diye bakmamak gerekiyor.

– On dört yaşındaki çocuğunu, ekmek almaya gönderen annenin , çocuğu geç kaldığında , çocuğunun can güvenliğinden şüpheye düşmemesi gerekiyor.

10 Aralıklar;

Üniversitelerden sürüklenerek çıkarılan öğrencilerin,
Adliyelerden kelepçelerle götürülen avukatların,
Olay yerinden tehditlerle uzaklaştırılan gazetecilerin,
Yanlışlara itiraz ettiği için linç edilmeye çalışılan siyasetçilerin,
“Yaşam hakkı ve ifade özgürlüğüne dokunma” diyen insan hakları savunucularının,
Çocuk gelinlerin, şiddet mağduru kadınların, nefret cinayetlerine kurban edilen insanların,
o ya da bu sebepten davalarının görüldüğü günler olamaması dileğiyle.

10 Aralık İnsan Hakları Günü, insanlığa hak tanınmış tek gün olarak kalmamalıdır.

Hazırlayan: Ercan Çetin

SON YAZILAR

Fidan Gözaçan ile yeni kitabı “Her Kaçık Yalan Söyler” üzerine söyleşi ve imza gününe davetlisiniz!

Yazar, gazeteci ve çevirmen Fidan Gözaçan yeni kitabı Her Kaçık Yalan Söyler için Ankaralı okurlarıyla buluşacak. 22 Ekim Pazar günü Ankara'da saat 14.00'te Kızılırmak Caddesi...

KAOS GL ve 17 Mayıs’tan anayasa açıklaması: Haklarımızı savunacağız

Depremle rafa kaldırılan Anayasa değişikliği, 2 Ekim 2023’te Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’ın yaptığı TBMM konuşmasıyla resmi olarak gene gündemimize girdi. Yapılmak istenenin hak ve özgürlükleri...

Halkevleri 17. Yaz Çocuk Buluşmaları Çocuk Şenliği ile sona eriyor

Halkevleri'nin 17. Yaz Çocuk Buluşmaları, 30 Temmuz Pazar, 14.00- 17.00 arasında düzenlenecek çocuk şenliği ile sona erecek. Halkevleri'nin 17 yıldır kesintisiz şekilde sürdürdüğü çocuk çalışmaları ve...

Evvel Temmuz KSF gönüllüleri: Bu festival halkın festivalidir!

Evvel Temmuz Kültür Sanat Festivali 23 Temmuz'da Serinyol ayağınının da tamamlanmasıyla sona erdi. Halkın festivali Evvel Temmuz için gönüllülerinin hazırladığı basın bültenini ilginize sunuyoruz. 7 Temmuz’da...
Konuk Yazar
Konuk Yazar
Siz de Gaia Dergi'de yazılarınızın çıkmasını istiyorsanız [email protected] üzerinden iletişime geçebilirsiniz.

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol