“Kara Resimler” Pinturas Negras Francisco Goya’nin 1819-24 arasında evinin duvarına yaptığı resimlere verilen isimdir.
Kara Resimler 14 tane olarak bilinir, ilk resim “The Dog”. Kara resimlere isimleri sonradan verilmiştir. Kara Resimler Goya’nin 1819 yılında yeni bir ev alması ve aynı yıl bu evin duvarlarını boyaması ile başlar. Goya 46 yaşındayken sağır olur. 1746 doğumlu ressamın Şubat 1819 yılında aldığı evin adı ise Quinta del Sordo yani “Sağırın Villası”
İster karma deyin ister başka bir şey, evin önceki sahibi sağır olduğu için bu ismi almış. Kim bilir belki Goya bu evi özellikle seçmiştir.
Goya 1819 yılında evi aldıktan hemen sonra evin duvarlarını boyamaya başlar, ancak resimler Goya’nin her zamanki tarzından farklıdır.
Saturn Devouring His Son-Oğlunu Yutan Satürn kara resimlerden bir diğeridir.
Resimde ilk Titan olan yunan tanrısı, Kronos ki zamanın tanrısıdır, Khronos adından gelir. (Roma mitolojisinde Satürn) Mitolojide Kronos’un çocukları yerine geçmesin diye onları yemesi ancak Jupiterin (Zeus) kurtulması ve yerine geçmesi yer alır.
“Her şeyi yiyip bitiren zaman” belki de Goya hastalıkları ve ömrünün sonuna geldiği dönemde yaptığı kara resimlerden en ünlüsü olan bu resim icin sembolik bu anlamı yansıtmak istemiştir, kim bilir.
Diğer Kara Resimlere bakalım…
Goya “Kara Resimler”e kendi isim vermediği için bu resimde ölümünden sonra adlandırılmış ancak resimde bence iki ihtiyar adam yok arkadaki figür sanki bir iblis ve ihtiyar adamın arkasından kulağına bir şey fısıldıyor.
Kara Resimler daha çok ürkütücü, karamsar, renksiz, rahatsız edici resimler… Oysa Goya’nin önceki resimleri o kadar farklı ki! Örneğin 1777 tarihli Goya’nin “Parasol” adlı eserine bakarsanız farkı görebilirsiniz.
Goya resimleri renkli, canlı, günlük eğlence ve zevkleri öne çıkaran resimlerdir genel olarak ancak Kara Resimler bunların tam tersi.
Yüzlerinde hastalıklı bir gülümseme ile resmedilmiş kadınlar, resim bir korku filmi sahnesi gibidir.
Biri neredeyse iskelet gibi (ölüm sembolu) diğeri dişleri olmayan iki yaşlı adam, resimdekilerin cinsiyetleri belli değildir ancak erkek oldukları düşünülmüş isim de buna göre verilmiştir.
Judith ve hizmetçisi Abra tuhaf resmedilmiş. Hikaye çok eskidir. Asur Kralı Nebukadnezar, Med kralına karşı savaşta kendisine yardım etmeyen kavimleri cezalandırmak için Generali Holofernes’i görevlendirir. Son olarak Yahudilerin Betulya şehrini kuşatır. Halk kalede sıkışır ve açlık çekmeye başlar. Kent neredeyse düşmek üzeredir. Güzel ve zengin bir dul olan Judith hizmetçisi Abra, Holofernes’e sığınır. Holofernes Judith’e aşık olur ancak altıncı günün sonunda Judith sarhoş olan Holofernes’in başını keser.
Keçi şeklinde resmedilmiş Şeytan ve etrafında toplanan cadılar, Şeytanın büyüsüyle ona çocukları sunuyorlar.
Goya bu resmi 1797 – 98 yılları arasında da yapmış ama iki resim arasındaki fark çok dikkat çekici:
İki resim arasındaki fark inanılmaz. Bu resmin hikayesine gelince; 17. yüzyılda şeytanların, çocukların bedenlerini yiyerek kanını içerek beslendiğine inanılırmış. 18. yüzyıla gelindiğinde artık bunların köylülerin batıl inançları olduğuna inanılmaya başlanmış. 19. yüzyıl başlarında ise toplumun kötülüklerine, ruhban sınıfının hırs ve dini alet ederek yaptıkları kötülüklere tepki olarak bu figürler kullanılmış.
İşte tam bu noktada kara resimlerin ressamın yaşlılık ve hastalıkları sonucu değil başka bir sebebe dayandığı öne sürülür.
Bu sebebi başka bir kara resim altında anlatalım:
Bu sahne Goya’nın 1814 yılında yaptığı “The Third of May 1808” ile ilişkilendirilir:
Bu resim 3 Mayıs 1808: Madrid’i savunanların infazıdır, Resim Goya’ya Fransızların 1808’de Madrid’i işgali sırasında Napolyon’un ordusuna direnen İspanyolların anısı ve Napolyon rejimine karşı politik bir bildiri olması için sipariş edilir.
İşte bu resim ile ilişkilendirilen Men Reading o donemde gazete haberi okuyan kişiler olarak düşünülür. Gerçekten de Goya infazlardan ve yaşanan olaylardan çok etkilenmiştir. Kara resimlerin tümünün bu olaylardan sonra inzivaya çekilen Goya’nın yaşananlar ve kendi hastalıklarının etkisi ile iyice ağırlaşan ruhsal durumu sonucu yaptığı düşünülmüştür.
Şimdi bir diğer kara resim Atropos, “The Fates”- Kader’e bakalım:
3 kader tanrıçası ancak arka planda bir de adam vardır. Atropos mitolojide kaderin iplerini kesen tanrıçadır. (Sağdaki tanrıçanın elindeki makas)
Bir diğer Kara resim A Pilgrimage to San Isidro:
Korkutucu bir değişim.. Bu resmin “Sağırların Beşi” denilen evin ilk katında Witches Sabbat’ın karşısında olduğu söylenir.
15 Mayıs’ta kutlanan bir festivalinin resmi. Goya bu resmi de daha önce yapmış aradaki farka göz atın:
Kara Resimlerin ev içinde yerleşimi:
Kara Resimlerden bir diğeri Leocadia, Resimdeki kişi Leocadia Weiss Goya’nın hizmetçisi:
Kara resimler içinde en az ürkütücü olanı… Ancak Leocadia siyah bir cenaze elbisesi ile resmedilmiş ve gerçekten de Leocadia ölene kadar Goya ile birlikte kalmıştır. Aralarında bir ilişki olduğu da söylenir.
Birbirlerine sopalarla vuran kanlar içinde kalmış iki kişi, Resim evin ikinci katında yer alır.
Procession of the Holy Office, A Pilgrimage to San Isidro ile aynı konuyu ele alır:
ve son Kara Resim – Fantastic Vision:
Yine korkmuş yüzler, Bu resim de 3 Mayıs 1808 ile ilişkilendirilir. Savaşın korkutucu yüzü.
Bütün resimlerden sonra dönüp tekrar ilk resme bakın… Sanki her şeyin anahtarı o köpek, köpek resminin bitmediği bile iddia edilmiş… İlk sembolist resim olduğu da iddialar arasında… Bana sorarsanız eğer; o korkmuş, gizlenmiş köpek, Goya’nın kendisidir.