Ana SayfaEkolojiHayvan HaklarıKararsız kalınca barınaktaki köpeklerin tamamını sahiplendi

Kararsız kalınca barınaktaki köpeklerin tamamını sahiplendi

-

Dog Tales Rescue and Sanctuary (Köpek Masalları Kurtarma ve Barınak Merkezi) kurucusu Danielle Eden dünyanın birçok yerindeki barınaklara davet edilen bir isim. Danielle bazı barınaklarda olan çok zor durumdaki köpekleri yanına alarak tedavilerini sağlıyor. Yanında getirdiği köpek sayısı genelde 5-6 civarı kalırmış bazen ise 50 civarı köpek bile getirdiği oluyormuş. Fakat bu sefer biraz daha farklı olarak köpeklerin tamamını sahiplendi.

Fakat durum bu sefer biraz farklı, geçtiğimiz ocakta İsrail’de bir barınağa davet edilen Danielle çok kötü bir manzara ile karşılaşmış. Hayatında gördüğü en sefil barınağa gittiğini fark etmiş ve her köpeğin depresyonda olduğunu anlamış.

Bu barınak 70 köpek için tasarlanmış fakat 250 civarı köpek doldurulmuş. Köpeklerin çoğu yıllardır bu kafeslerdeymiş, ekmekler adeta köpekler kavga etsin diye atılıyormuşçasına kulübelerin etrafına atılıyormuş. Köpekler adeta ekmek yiyebilmek için birbiri ile kavga ediyorlarmış ve köpek sayısından çok daha fazla fare varmış.

Danielle bu sefil sahneleri izlerken bir yandan da hangi köpeği Kanada’da yeni bir hayata başlamak için yeterli şansı hak ettiğini düşünmüş ve maalesef tüm köpeklerin bu korkunç kaderi paylaşmasından derin üzüntü duymuş ve tüm barınağı sahiplenmeye karar kılmış. 2 ayda 90 köpeğin İsrail içinde daha iyi koşullara kavuşmasını ve yuvalandırılmasını sağlamış. Diğer bir 25’i ise Kanada’ya yolculuk yapmış. Sonuç olarak 150 köpek kalmış ama bu sırada Danielle’in de çabaları ile barınak yeni bir yapılanmaya gitmiş. Şimdilik kalan köpekler hâlâ oradalar ama durumları eskisine göre çok daha iyi ve veterinerlerin kontrolü altında. Fakat Danille’in amacı köpeklerin tamamını Kanada’ya taşımak.

Artık köpeklere ekmek yerine mama veriliyor 25’ten fazla köpek yuvalandı ve yemek için kavga etmek yok.

dog tales 1– Barınaklar hayvanlar için otel değildir.
– Barınaklardaki köpekler belediyeler tarafından seçilmeden görevlendirmiş belki de hayvanları hiç sevmeyen hatta iğrenen belediye işçileri tarafından şiddete maruz kalıyorlar.
– Soğuk havalarda önemsenmedikleri için donarak ölüyorlar.
– Barınakta doğan her 10 yavru köpekten en az 8’i ölür.
– Barınaklarda ölümcül bulaşıcı hastalıklar vardır.
– Barınaklardaki köpekler genelde açtırlar. Onlara gönderilen mama paraları çoğu zaman yolsuzluk yapılarak hiç edilir. Mama için verilen ödenekler yetkililerin cebine giderken hayvanlara sadece kuru ekmek layık görülür.
– Çoğu barınağın veterineri yoktur. Çoğu barınakta hayvanların sağlık durumlarına ancak belli bir noktaya kadar müdahale edilir. Belli bir noktadan sonra ‘imkansızlık’ devreye girer ve hayvanlar kaderine terk edilir. Aslında bu yapay bir kaderdir çünkü eğer insanlar onları barınaklara koymasa sokakta yada doğada daha iyi bir kader yaşayabilirlerdi.
– Bazı barınaklardaki psikopat görevliler köpeklerin arasına kedi atarak onların parçalanmasına neden olur.
– Bazı barınaklardaki görevliler o kadar bilgisizdir ki yaşlı köpekleri genç köpeklerin arasına atarak ölmelerine sebep verir.
– Köpekler yıllarca kafeslerde yaşatılırlar bu da onların özgürlük haklarına en büyük darbe olmakla birlikte faşist bir tutumdur. Köpekler de tüm hayvanlar gibi özgürlüklerine düşkün ve farkındadır.
– Eğer sokağınızdaki köpekten korkuyorsanız onu belediyeye şikayet etmek yada taş atmak yerine ona yiyecek vermeyi yada onları sevmeyi denerseniz insan dışı bir canlı ile iletişim kurmanın ve ahbap olmanın ne kadar farklı ve güzel bir deneyim olduğunu fark edebilirsiniz. Kendinizden zayıfı öldürmek kolaydır. Asıl güç onlarla iletişim kurabilmekte. Unutmayın onlar da bizle aynı sokakların sakinleri ve çare onlarla bir arada yaşamayı öğrenmek.

Danielle ve köpeklere yardım etmek isteyenler şu linke tıklayabilirler:

Israel Shelter ProjectWe would like to take a moment to fill everyone in on an enormous project that we have taken on here at Dog Tales. The creation of our entire shelter was inspired by four incredible dogs that were rescued from the streets of Israel. In honour of this, our founders regularly travel to Israel to find dogs in need and bring them back to Canada for a second chance at a happy life. On our trips to Israel we visit local shelters and work with the staff and volunteers to make lists of 10-20 dogs at a time to bring to our rescue. On these trips we look for the difficult cases- dogs that are senior, dogs that have disabilities, and dogs that have been waiting for a home the longest. Making these lists is gut wrenching , however it is usually quite clear which dogs need our help the most.Earlier in the year we were taken to a shelter in Israel that we had never been to before. The conditions were shocking. To say that the shelter was overcrowded is an understatement, with more than 250 dogs crammed into a space with the capacity for 70. There were as many as 6 dogs in each cage, all fighting over the loaves of bread that they were being fed. Rats were everywhere, and the dogs, most of whom had been there for years, were terrified. For once, it was not obvious to us which dogs needed us the most. They all needed us. We realized that it would be impossible to make a list deciding which dogs would be rescued from this horrific life, and which would be left behind. We then made the decision to acquire the entire shelter, and take responsibility for all 250+ dogs. In the past two months, 90 have been relocated within Israel to more adequate shelters. 25 have already made the trip to Canada. 150 remain. We have assembled a team in Israel to clean up the shelter and make the dogs more comfortable until we have the space to bring them here. While in Israel veterinarians will be caring for the dogs to address any immediate health concerns. Staff will be working with the dogs every day to socialize them and teach them to trust again. The dogs will no longer be eating bread. To help these dogs, we need your help. Every dog that is adopted from our rescue creates space for another of these dogs to be brought to Canada. If you are not in a position to adopt, please consider sharing our page with your friends and family. The most important thing that we can do for these, and for all of our dogs, is to share their story and be their voice.In our most recent photos of our new dogs, a popular comment was that the dogs appear sad. We would like to share a short video with you that illustrates the conditions that these dogs have lived in for years, and their journey to Canada. In time, with patience and with love, we know that their expressions will change.

Posted by Dog Tales Rescue and Sanctuary on 26 Şubat 2016 Cuma

Barınaklarla ilgili olarak alt alta verdiğim maddelerin tamamı kişisel barınak deneyimlerim ve arkadaşlarımızın barınak deneyimleri ile gözlemlenmiş olmakla birlikte internette de kanıtları mevcuttur.

Barınakların genel durumu ile ilgili kaynağa buradanİBB’ye bağlı barınakların genel durumu ile ilgili kaynağa (+18) buradan ulaşabilirsiniz.

Kaynak: The Dodo

SON YAZILAR

Yasayı sokakta biz yazacağız!

Toplumda bir karşılığı olmayan ve fakat iktidar tarafından köpürtülen Güvenli Sokaklar Derneği'nin oluşturduğu fason algı sonucunda, adı hâlâ "hayvanları koruma" olan 5199 numaralı yasadan "koruma"...

Hatay’da depremin ardından süren hayat mücadelesinin pek de söz edilmeyen özneleri: Hayvanlar

6 Şubat depremlerinden en çok etkilenen Hatay'da yaşayan patili dostlarımız oldukça zor durumda. Hayvanlara yönelik bir sağlık hizmeti görünür değil, özellikle kedi ve köpekler kontrolsüzce...

“Hayvanlar için etki” yaz okulu için kayıtlar başladı

Kafessiz Türkiye tarafından düzenlenen “Hayvanlar İçin Etki Yaz Okulu” kayıtları başladı! Başvuru için son gün 22 Temmuz. 25- 26-27 Temmuz 2023 tarihlerinde online olarak gerçekleştirilecek...

Felaketin görünmeyen yüzü: Depremden etkilenen hayvanlar

Depremin ardından Animal Save Türkiye grubu deprem bölgesinde ilanlar aracılığıyla hayvanları kurtardı. Bakım verenlerine ulaşabildiği hayvanları sahiplerine ulaştıran grup, depremzede hayvanları yuvalandırmaya devam ediyor.
Kronstad
Kronstad
Özgürlük bireyin kendisinde başlar. Kavramak gerekir önce. Anlamak yetmez, bilmek yetmez. Kavrayıp şaşırmak gerekir. O zaman anlarız etrafımızı saran kölelik kafesinin nasıl da içinde olduğumuzu. Köle olmak istemiyorsak köle olmamayı öğrenmeliyiz. Eğer istersen asla köle olmazsın.

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol