Şili’li rapçi Ana Tijoux; toplumdaki kadın yetkilendirilmesinin anti-kapitalizmin ayrılmaz bir parçası olduğunu söylerken ayrıca şunu da savundu; “Anti-kapitalizm, anti-ırkçılık, anti-faşizm ve sınıf mücadelesi olmaksızın bir feminizmi düşünemiyoruz”
Ana Tijoux; Şili’li şarkı sözü yazarı, şarkıcı ve toplumsal adaletsizliğe karşı koyduğu mücadele ve şiddet karşıtı olma konusundaki kararlılığıyla tanınan bir sanatçı. Fransa’da doğdu, 1973 askeri darbesi sırasında baskıcı Pinochet rejiminin yükselişi sırasında anne ve babasının Şili’den sürülmesi Ana Tijoux’nun şu andaki kararlılığını ve antimilitarist tavrını ortaya koyar niteliktedir. Ana Tijoux’u çoğumuz Breaking Bad dizisindeki “1977” isimli hit şarkısıyla tanıdık. Bazılarımız da Fifa 2011 müziklerinden. Bazılarımız ise bu yazı ile kendisini keşfe çıkıyor.
Baskıcı Pinochet yönetimine zorunlu boyun eğen çoğu Şili’li aile gibi Ana Tijoux’un ailesi de sürgün ile Fransa’ya gelirler. Kendi ülkesinden uzakta göçmen bir ailenin çocuğu olarak yetişir. Bu durum Ana Tijoux’un antimilitarist, antikapitalist olmasının yanı sıra baskıcı rejime de her halükarda karşı duruş sergileyeceği karakterini şekillendirir. Kendisinin deyimi ile hip-hop’u bulana kadar asla kimliği ve görüşleri hakkında kendine güvende hissetmedi. Şimdi ise tüm bu özgür görüşlerini ve fikirlerini yazdığı şarkılarda cesurca tüm dünyaya duyuruyor.
Daha çocukluk yıllarında Tijoux, hassasiyeti oluşmaya başlamış ve Senegal, Fas, Cezayir gibi Afrika ülkelerinden gelen göçmen ailelerle yapılan bir dizi sosyal çalışma turunun yardımıyla Paris’in iç bölgelerindeki müziğin sesi oldu. Tijoux, annesi göçmen aileler için çalışırken O da sürgündeki çocuklar için şarkı söylemeye başlayacaktı.
Tijoux, Harvard Meydanı yakınlarındaki bir pizza salonunda verdiği röportaj sırasında “Fransa’daki göçmen çocuklar için hip-hop demek; topraklarını hissetmeyen insanlar için toprak demek” açıklamasını yaparak baskıcı rejime karşı duruşunu sergiliyordu. Ve bu açıklamayı yaptığı Harvard Meydanına yakın bir konser alanında “Uluslararası Sosyal Adalet için Müzik” adlı konser düzenledi ve tüm biletleri birkaç saat içerisinde biterek Ana Tijoux ismini ve görüşünü başta Fransa ve Şili olmak üzere tüm dünyaya duyurmayı başarmıştı.
Şu anda 40 yaşında olan Ana Tijoux şarkılarında; kadın nesneleştirme, anti-sömürgecilik, feminizm ve diğer toplumsal konular hakkında bir tez savcısı olarak kariyerine devam etmektedir. New York Times’ın kendisinden “Güney Amerika’nın Kapitalizm’e Karşı Mücadelesi” olarak bahsetmesi ne denli büyük bir aktivist olduğunun başka bir örneğidir.
Benzersiz tarzıyla Tijoux’un müziği Şili sınırlarını aştı. Filistinli rapçi Shadia Mansour’la Filistin direnişi ve Filistinli kadınlar için söyledikleri şarkıda “Bana itaatkâr olmamı söyleme, çünkü bedenim bana ait / ben arkanda yürümüyorum, ben yanında yürüyorum.” sözleri ile Filistinli kadınların mücadelesinde yanlarında olduğunu göstermiştir.
Ailesi ise yaklaşık 30 yıldır ülkeyi yöneten askeri diktatörlüğün sona ermesinden sonra Şili’ye döndü. İlk yıllarında uyum sağlamaya çalışırken müzik onu kurtardı. “Hip-hop bana hayal kırıklığım ve öfkemi bastırabilmem için bir kimlik verdi” diyerek müziğin yaşamındaki yerini oldukça güzel izah etmiştir. Ana Tijoux açıklamasına şöyle devam etmiştir; “Hip-hop statüko’ya karşı bir reaksiyondu. Adeta benim için karşı öneriydi, hatta öfkenin somuta karşı harekete geçişiydi. Onun için müziğim; sevgi, annelik ve kadınların güçleniş biçimleri hakkında da benim duruşumu oldukça güzel izah ettiğim bir ruh halimdir.”
Kendisine müzik videolarında kadının duruşu sorulduğu zaman ise şu açıklamayı yapıyor; “Müzik videoları bu durumun açık bir örneğidir. Kliplerdeki kadınların bedenleri beden değil, yüzleri yüz değil, gülümsemeleri gülümseme değil. Benim için yalnızca yağla buluşan dudaklardır. Kamera lensinin abartmasıyla kadın vücudunu bir araç gibi göstererek beyinlere empoze etmek hem müziğe hem kadına saygısızlık. Fakat ne yazık ki bu yıllardır bu şekilde ilerliyor. Olabildiğince bu durumun karşısındayım. Makyaj sanatçısı yüzünüzü değiştirmek ister; gözlerinizi daha büyük yapmak, cildinizi hafifletmek, dudaklarınızı daha büyük yapmak ister. Mükemmel bir güzellik türü değil mi?” diyen Tijoux kendi videolarında ise yorgun görünmeyi ve rahatça giyinmeyi seviyor. Büyük ve bol bir kostüm, kimi zaman Şili kültürüne ve renklerine ait bir panço ile abartılı sahne kıyafetlerinden uzak veya marka adı olmayan ürün yerleşimi olmayan müzik videoları ve konserleri ile dinleyenlerine açıkçası pek de alışık olmadığımız güzellikte bir müzik keyfi sunuyor.
Bugün Grammy adaylığı başta olmak üzere, Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada genelinde yapılan turlar yanı sıra Latin Amerika ve Avrupa’daki konserlerle birlikte Ana Tijoux barış içinde yoluna devam etmektedir. Toplumuzda kadının değerinin çok manidar yerlerde olduğu şu dönemlerde Ana Tijoux şarkılarını dinleyin, sözlerini okuyun ve benimseyin.