Ana SayfaEkolojiHayvan HaklarıNick Brandt'in objektifinden "Bir zamanlar Afrika'da"

Nick Brandt’in objektifinden “Bir zamanlar Afrika’da”

-

1839 yılında Sir John Herschel, Royal Society of London’da verdiği bir dersinde fotoğrafçılık kelimesini dünyaya tanıttığı zaman insanlar bu muhteşem buluş karşısında ne yapacakları konusunda şaşkındılar. İlk zamanlarda pek alışılmamış bir yenilik olan fotoğrafçılık, zamanla insanların çevrelerinde değişen dünyayı belgelemeleri için vazgeçilmez bir yol haline geldi.

Ünlü vahşi yaşam fotoğrafçısı Nick Brandt, güçlü fotoğraf serisi olan Inherit The Dust ile Afrika manzarasının değişen yüzünü, tarihimizin bu kilit anında iç gözlemsel bir yaklaşımla ele alıyor. Hayvanların gerçek boyutlarında kullandığı paneller aracılığıyla siyah beyaz fotoğraf çalışmaları doğal yaşam alanlarının insan eliyle nasıl yok edildiğini gösteriyor.

Brandt, yaşam alanlarının tahribatı ve yoksulluk etkilerinin yanı sıra, Afrika’nın tehlike altındaki türlerinin korkunç durumlarını da belgeliyor. Fotoğraflarla içinde yaşadığımız güvencesiz zamanlara güçlü bir açıklama yapıyor.

“Eğer bu şekilde davranmaya devam edersek, çocuklarımıza toz bırakacağız. Çünkü toz, geriye kalan tek şey olacak.”

Burada gerçek boyutlarda bir fil fotoğrafı, çöp yığınlarının arasından yöneliyor. Etrafında ise hayvanlar ve insanlar yiyecek bulma umuduyla çaresizce geziniyorlar.

1Afrikalı korucular öldürdükleri fillerin dişleriyle sıraya dizilmişler. Fotoğrafta sıranın sonuna doğru fildişlerinin ne kadar küçüldüklerine bakarak o kadar çok sayıda filin öldürüldüğüne dikkat edebiliriz.2Bir önceki fotoğrafa karşılık ise 2008 yılına döndüğümüzde bir fil sürüsünün liderleri tarafından yürütüldüğüne şahit oluyoruz. İşte bu fotoğraftaki fillerin birçoğu artık yaşamıyor, fildişi kaçakçıları tarafından öldürülüyorlar. Geriye kalan yalnızca fildişleri oluyor.

3Çok az sayıda insan bu kadar büyük bir fil gördü ancak şimdi hiç kimse göremeyecek.

4Afrikalı gergedanlar bir zamanlar evleri olan arazilerde dolaşıyor. Gördükleri ise onlara şunu düşündürtüyor. “Hayatlarımızı bunun için mi kaybettik?”

5Afrika’nın geniş çayırlarında huzurun tadını çıkaran bir grup zürafa. Böyle sahneler bulmak ise artık giderek daha zor hale gelmekte.

6Bir aslan esintinin keyfini sürüyor. Kaçakçılık ve ödül avcılıklarının sayılarındaki ciddi artışlar aslanların endişe verici sayıda hayatlarını kaybetmelerine sebep oluyor. Nesillerinde son 10 yılda yüzde 75 azalma görüldü.

7Igor adlı bir fil yalnız başına türünün bir örneği olarak duruyor. Bu fotoğraftan sonra öldürülüyor. Bir çocuk, şiirinde Igor’u ölümsüzleştiriyor.

8

Kaynak: One Green Planet

SON YAZILAR

Yasayı sokakta biz yazacağız!

Toplumda bir karşılığı olmayan ve fakat iktidar tarafından köpürtülen Güvenli Sokaklar Derneği'nin oluşturduğu fason algı sonucunda, adı hâlâ "hayvanları koruma" olan 5199 numaralı yasadan "koruma"...

İZBAN’daki boş koltuk

Ege’nin medeniyetler beşiğinde büyüttüğü bir kenttir İzmir. Çarpık kentleşme yıllarıyla, eş, dost, tanıdık, ahbap, yandaş, kayırıla kayırıla bir tuhaf kentleşmiştir. Büyümüştür büyümesine ama körfez kenarına dizilmiş...

Ankara’nın ilk, Türkiye’nin ikinci Botanik Parkı imara mı açılıyor?

Prof. Dr. Yüksel Öztan'ın Ankaralılara mirası, 3. derece doğal sit alanı olan Ankara'nın ilk botanik parkı bakanlığın onay vermemesine rağmen ticarete açılıyor. Proje için müellif...

Hatay’da depremin ardından süren hayat mücadelesinin pek de söz edilmeyen özneleri: Hayvanlar

6 Şubat depremlerinden en çok etkilenen Hatay'da yaşayan patili dostlarımız oldukça zor durumda. Hayvanlara yönelik bir sağlık hizmeti görünür değil, özellikle kedi ve köpekler kontrolsüzce...

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol