Raymond Queneau avangard Oulipo akımıyla özdeşleştirilen roman, deneme, senaryo yazarı ve eleştirmen olarak yirminci yüzyılda Fransız entelektüel hayatının kayda değer isimleri arasındadır. Fransa’da tanınmasını sağlayan romanı 1959 tarihli ‘Zazie dans le Metro’, ertesi yıl Louis Malle tarafından yeni dalga akımının iyi örneklerinden biri olarak sinemaya da uyarlanmıştı. Zazie standart Fransızcaya karşılık günlük konuşma dilini konuşan küçük bir kız çocuğunun ailesi olmadan Paris’i keşfetmesini anlatır.
Patafizik ve matematikle ilgilenen Queneau, 1948’de Fransız Matematik Topluluğu üyesi olur. 1950’de de Patafizik Koleji’ne kabul edilir. Çevirmenlik, editörlük ve öğretmenlik de yapan yazarın belki de en önemli kitabı 1947’de yayınlanan, 2003’te Türkçeye çevrilmiş olan, Biçim Alıştırmaları kitabı. Sel Yayıncılık’tan çıkan kitapta bir olayın 99 farklı yorumla açıklanmasını okuyoruz. Gerçekliğin çok boyutlu olması, her kişinin farklı bir bakış açısı olması fikrinden yola çıkan kitap Oulipo akımının önemli metinlerinden kabul ediliyor. Radikal Kitap’ta 2010’da yayınlanan bir kitap eleştirisinde Oulipo’yu artık hayatta olmayan yazar Ali Teoman Gizil Yayın İşliği (GİYİŞ) olarak Türkçeye kazandırır.
Bu akımı daha iyi anlamak istersek yazarların “kendi hoşlarına giden yapıda yazı yazmaları” gibi bir açıklama yapılabilir. Permütasyonlar ve satranç tekniklerinden alınan ilhamla yazılan kitaplar OULİPO’nun gelişimi için önemli olur. Oulipo akımına dahil olan Georges Perec, Italo Calvino gibi isimlerin amaçladığı şey kısıtlı bir tarzda yazarak edebiyatın potansiyelini keşfetmekti.
Georges Perec’in ‘e’ harfini kullanmadan yazdığı ‘Kayboluş’, (Ayrıntı Yayınları, 2018’de 7.baskı) baskı sayısına bakılırsa Türkiye’de de ilgiyle karşılandı. Paris’in entelektüel hayatına yön veren yazar ve felsefecilerin sosyal hayatları bağlamında Queneau ve yakın arkadaşı filozof Merleau-Ponty’nin gece kulüpleri Lorientais ve Tabou’ya düzenli olarak gittikleri biliniyor. Tabou kulübünün yıldızı trompetçi, yazar Boris Vian’dı. 1950’lerde yeraltı caz kulüpleri varoluşçuluk modasıyla hayli popüler olurlar. Queneau, Sartre ve Beauvoir ile Fransız entelektüel hayatında önemli rol oynayan Paris kafelerinde (Flore gibi) görüşmeye ve tartışmaya devam eder.
Queneau bir dönem sürrealist Andre Breton’un eşinin kız kardeşiyle evliydi. Sürrealist harekete yakınlaştıysa da hiçbir zaman Aragon ve Breton gibi Komünist parti üyesi olmadı.