Schadenfreude*

-

Yangın merdivenlerinde sevgilisinden gizli bir sigara içecekti. Ardından tuvalete gidecek, dişlerini fırçalayacak, rujunu tazeleyecek, tazelediği rujuyla bir peçeteyi öpecek, bu öpücüğün içine ağzına atacağı naneli şekerden bir tane koyacak, parfümünü sıkacak, dişlerine ruj bulaşıp bulaşmadığını kontrol edecek, kahve makinesinden kahve alacak, kahvelerini içerken ona peçeteyi verecekti. 

Merdivenlere açılan demir kapı çok ağırdı. Tek eliyle açamayınca kahvesini koyacak yer bakınırken, bir elin kapıya uzandığını gördü. Kapının aralanmasını fırsat bilip hızla kapıya yöneldi. Hiçbir uyarıya gerek duyulmadan hurdacıya satılan merdivenlerin ayağının altında yarattığı boşlukta dengesi kayboldu. Kahvesi elinden yuvarlanırken, kapının ağzında saniyenin belki binde biri bir zamanda bir kuş tüyü misali salındı. Kentin sırtlarına kurulmuş kenar mahallenin çatılarını ışıkla yıkayan bir yıldırım gözünün önünde patlayan bir flaş misali parladı. Ardından karanlığa doğru çekildi. Havadaydı. Düşüyordu, düşüyordu, düşüyordu.

Gördüğü son şey, sevgilisi ve en yakın arkadaşının beşinci katta hasta olmayan bir odanın pencere kenarında öpüştüğü oldu. Bir karga korkunç bir gaklamayla yanından süzüldü. Bir gaklama sonrası yerini onun için sonsuz bir sessizliğe bıraktı.

Sultan, en yakın arkadaşını toprağa verip, taziyeleri kabul ettikten sonra eve döndüğünde kendine bir kadeh şarap koyup, penceresinden süzülen yağmur damlacıklarını izlemeye koyuldu. Ansızın ne zamandır bastırdığı, üzgün bir yüz ifadesinin arkasına gizlediği kahkaha bir köstebeğin yüzeye çıkarken toprakta yarattığı bombeyi andırır bir şişkinlikle yanaklarını buldu. Kendini daha fazla sıkmasının bir anlamı kalmadığından kahkahalarla gülüyordu.

“Ölmese evlenecektiniz. Bana kaldın. Güya bebeği aldıracağımı söyleyince mutlulukla sarılıp, öpmüştün beni ve şimdi sığınabileceğin tek liman ben ve bebeğimiz.” diye düşünüyor, içten içe harlayan bir sobanın gümbürtüsünü andıran kahkahalar atıyordu. Kendinden geçer nağmelerle gülücüklerini saçarken koltuğa, telefonu çalmaya başladı. 

Cevap vermeden önce yüzüne yapay hüznünü yerleştirmesi gerektiğini biliyordu. Arayanın onun annesi olduğunu gördüğünde içindeki sevinci nereye gizleyeceğini bilemedi. Ancak telefona gelen arama sonlandıktan sonra yeniden arayıp kederli bir ses tonuyla alo dediğinde duyduklarını duymamızlıktan gelmesine imkan yoktu. Oğullarını yoğun bakıma kaldırmışlardı. Canından can kopmuş gibi bir çığlık koyverdi.

Onu son bir kez başarısız intihar girişiminin ardından girdiği yoğun bakımdan uzun süre kalacağı ruh ve sinir hastalıkları hastanesine sevk edilirken gördü. Artık içinde bir canlı olmadığını bilmiyordu. Uzun süre Sultan’ın karnına baktı, baktı…  Kendisini gıdıklıyor da gülmesini bastırıyor gibi kızardı, kızardı sonra tükürükler saçarak gülmeye başladı.

Hiçbir şey konuşmadılar ve bir daha hiç konuşmadılar. 

*Schadenfreude: Almanca, başkalarının zararına, acısına sevinme anlamına gelen sözcük.

\n

Yang\u0131n merdivenlerinde sevgilisinden gizli bir sigara i\u00e7ecekti. Ard\u0131ndan tuvalete gidecek, di\u015flerini f\u0131r\u00e7alayacak, rujunu tazeleyecek, tazeledi\u011fi rujuyla bir pe\u00e7eteyi \u00f6pecek, bu \u00f6p\u00fcc\u00fc\u011f\u00fcn i\u00e7ine a\u011fz\u0131na ataca\u011f\u0131 naneli \u015fekerden bir tane koyacak, parf\u00fcm\u00fcn\u00fc s\u0131kacak, di\u015flerine ruj bula\u015f\u0131p bula\u015fmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 kontrol edecek, kahve makinesinden kahve alacak, kahvelerini i\u00e7erken ona pe\u00e7eteyi verecekti. <\/p>\n\n\n\n

Merdivenlere a\u00e7\u0131lan demir kap\u0131 \u00e7ok a\u011f\u0131rd\u0131. Tek eliyle a\u00e7amay\u0131nca kahvesini koyacak yer bak\u0131n\u0131rken, bir elin kap\u0131ya uzand\u0131\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6rd\u00fc. Kap\u0131n\u0131n aralanmas\u0131n\u0131 f\u0131rsat bilip h\u0131zla kap\u0131ya y\u00f6neldi. Hi\u00e7bir uyar\u0131ya gerek duyulmadan hurdac\u0131ya sat\u0131lan merdivenlerin aya\u011f\u0131n\u0131n alt\u0131nda yaratt\u0131\u011f\u0131 bo\u015flukta dengesi kayboldu. Kahvesi elinden yuvarlan\u0131rken, kap\u0131n\u0131n a\u011fz\u0131nda saniyenin belki binde biri bir zamanda bir ku\u015f t\u00fcy\u00fc misali sal\u0131nd\u0131. Kentin s\u0131rtlar\u0131na kurulmu\u015f kenar mahallenin \u00e7at\u0131lar\u0131n\u0131 \u0131\u015f\u0131kla y\u0131kayan bir y\u0131ld\u0131r\u0131m g\u00f6z\u00fcn\u00fcn \u00f6n\u00fcnde patlayan bir fla\u015f misali parlad\u0131. Ard\u0131ndan karanl\u0131\u011fa do\u011fru \u00e7ekildi. Havadayd\u0131. D\u00fc\u015f\u00fcyordu, d\u00fc\u015f\u00fcyordu, d\u00fc\u015f\u00fcyordu.<\/p>\n\n\n\n

G\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fc son \u015fey, sevgilisi ve en yak\u0131n arkada\u015f\u0131n\u0131n be\u015finci katta hasta olmayan bir odan\u0131n pencere kenar\u0131nda \u00f6p\u00fc\u015ft\u00fc\u011f\u00fc oldu. Bir karga korkun\u00e7 bir gaklamayla yan\u0131ndan s\u00fcz\u00fcld\u00fc. Bir gaklama sonras\u0131 yerini onun i\u00e7in sonsuz bir sessizli\u011fe b\u0131rakt\u0131.<\/p>\n\n\n\n

Sultan, en yak\u0131n arkada\u015f\u0131n\u0131 topra\u011fa verip, taziyeleri kabul ettikten sonra eve d\u00f6nd\u00fc\u011f\u00fcnde kendine bir kadeh \u015farap koyup, penceresinden s\u00fcz\u00fclen ya\u011fmur damlac\u0131klar\u0131n\u0131 izlemeye koyuldu. Ans\u0131z\u0131n ne zamand\u0131r bast\u0131rd\u0131\u011f\u0131, \u00fczg\u00fcn bir y\u00fcz ifadesinin arkas\u0131na gizledi\u011fi kahkaha bir k\u00f6stebe\u011fin y\u00fczeye \u00e7\u0131karken toprakta yaratt\u0131\u011f\u0131 bombeyi and\u0131r\u0131r bir \u015fi\u015fkinlikle yanaklar\u0131n\u0131 buldu. Kendini daha fazla s\u0131kmas\u0131n\u0131n bir anlam\u0131 kalmad\u0131\u011f\u0131ndan kahkahalarla g\u00fcl\u00fcyordu.<\/p>\n\n\n\n

\u201c\u00d6lmese evlenecektiniz. Bana kald\u0131n. G\u00fcya bebe\u011fi ald\u0131raca\u011f\u0131m\u0131 s\u00f6yleyince mutlulukla sar\u0131l\u0131p, \u00f6pm\u00fc\u015ft\u00fcn beni ve \u015fimdi s\u0131\u011f\u0131nabilece\u011fin tek liman ben ve bebe\u011fimiz.\u201d diye d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcyor, i\u00e7ten i\u00e7e harlayan bir soban\u0131n g\u00fcmb\u00fcrt\u00fcs\u00fcn\u00fc and\u0131ran kahkahalar at\u0131yordu. Kendinden ge\u00e7er na\u011fmelerle g\u00fcl\u00fcc\u00fcklerini sa\u00e7arken koltu\u011fa, telefonu \u00e7almaya ba\u015flad\u0131.\u00a0<\/p>\n\n\n\n

Cevap vermeden \u00f6nce y\u00fcz\u00fcne yapay h\u00fczn\u00fcn\u00fc yerle\u015ftirmesi gerekti\u011fini biliyordu. Arayan\u0131n onun annesi oldu\u011funu g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcnde i\u00e7indeki sevinci nereye gizleyece\u011fini bilemedi. Ancak telefona gelen arama sonland\u0131ktan sonra yeniden aray\u0131p kederli bir ses tonuyla alo dedi\u011finde duyduklar\u0131n\u0131 duymam\u0131zl\u0131ktan gelmesine imkan yoktu. O\u011fullar\u0131n\u0131 yo\u011fun bak\u0131ma kald\u0131rm\u0131\u015flard\u0131. Can\u0131ndan can kopmu\u015f gibi bir \u00e7\u0131\u011fl\u0131k koyverdi. <\/p>\n\n\n\n

Onu son bir kez ba\u015far\u0131s\u0131z intihar giri\u015fiminin ard\u0131ndan girdi\u011fi yo\u011fun bak\u0131mdan uzun s\u00fcre kalaca\u011f\u0131 ruh ve sinir hastal\u0131klar\u0131 hastanesine sevk edilirken g\u00f6rd\u00fc. Art\u0131k i\u00e7inde bir canl\u0131 olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 bilmiyordu. Uzun s\u00fcre Sultan\u2019\u0131n karn\u0131na bakt\u0131, bakt\u0131...  Kendisini g\u0131d\u0131kl\u0131yor da g\u00fclmesini bast\u0131r\u0131yor gibi k\u0131zard\u0131, k\u0131zard\u0131 sonra t\u00fck\u00fcr\u00fckler sa\u00e7arak g\u00fclmeye ba\u015flad\u0131. <\/p>\n\n\n\n

Hi\u00e7bir \u015fey konu\u015fmad\u0131lar ve bir daha hi\u00e7 konu\u015fmad\u0131lar. <\/p>\n\n\n\n

<\/p>\n\n\n\n

*Schadenfreude: Almanca, ba\u015fkalar\u0131n\u0131n zarar\u0131na, ac\u0131s\u0131na sevinme anlam\u0131na gelen s\u00f6zc\u00fck.<\/p>\n","post_title":"Schadenfreude*","post_excerpt":"","post_status":"publish","comment_status":"closed","ping_status":"open","post_password":"","post_name":"schadenfreude","to_ping":"","pinged":"","post_modified":"2021-08-30 18:56:17","post_modified_gmt":"2021-08-30 15:56:17","post_content_filtered":"","post_parent":0,"guid":"https:\/\/gaiadergi.com\/?p=117393","menu_order":0,"post_type":"post","post_mime_type":"","comment_count":"0","filter":"raw"},"live_filter_cur_post_id":117393}'; block_tdi_122.td_column_number = "2"; block_tdi_122.block_type = "td_flex_block_1"; block_tdi_122.post_count = "4"; block_tdi_122.found_posts = "46"; block_tdi_122.header_color = ""; block_tdi_122.ajax_pagination_infinite_stop = ""; block_tdi_122.max_num_pages = "12"; tdBlocksArray.push(block_tdi_122); -->

SON YAZILAR

Rüzgargülleri ve Duvarlar | Öykü

Artık cenaze törenlerine gitmiyorum. En son bizim güvenlik görevlisinin annesininkine gittim. Her zamanki gibi avlunun en ücra yerine gidip geleni gideni izlemeye başladım. Bir kadın,...

Çiy damlası | Öykü

Güneş Hoca yine saçma sapan atıp tutmaya başlıyor. Dayanamayıp söz alıyorum. Bu sefer Zeus gibi şimşeklerini bana çeviriyor. Tam yerimden fırlayıp sınıftan çıkacağım. "Çiy damlası...

Ölenle Ölünmüyor | Öykü

Vallahi günler nasıl geçiyor hiç anlamıyorum Semra ablacığım. Düşündüm de ne kadar oldu rahmetliler gideli? Yedi bilemedin sekiz ay olmuştur. Senin torun bile yürüyecek neredeyse....

ÇOK RİCA EDİYORUM

  Bakın, ben dramaların hatta romantik komedilerin ayrılık, kavga, küslük sahnelerine dayanamam. İleriye sararım o sahneler bitsin diye.  Kavuşma, barışma sahnelerini ise defalarca izlerim. Hepsini değil...

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol