Zaman Ustası

-

“Zaman esnedi.”

Ne demek istemişti? Irmağın kıyısında yürüyorduk. Buzların çözüldüğü, kıyıda köşede kalmış kristallerin üzerinde güneşin dansa benzer ışıltılar saçarak bize eşlik ettiği, serin sayılabilecek bir akşamüstüydü. Neredeyse günlerdir evden dışarıya çıkmamıştım. Mitler ve efsaneler üstüne çalışıyordum.

Kalın perdelerinden güneş sızmayan evimden çıktığımdan beri soluduğum temiz hava, ciğerlerimde, parlak ışık gözlerimde, bir bayram etkisi yaratmıştı. Bir şeyler daha söylemesini bekledim. Devetüyü kabanının yakasını kaldırıp ellerini cebine soktu. Sanki biraz önce zamanla ilgili o cümleyi eden kendisi değilmiş gibi çitlerin gerisindeki sürüye bakıyordu.

Buraya daha önce gelmemiştim. Bir yere kadar arabayla gelmiş sonra koyu gövdeleriyle göğe doğru yükselen ağaçların arasındaki bir patikadan geçmiş ve nehir boyuna çıkmıştık. Nehre eşlik eden toprak, dar bir yolda; ikimiz de aynı anda, aynı hızda, aynı uzunlukta adımlarla yürüyorduk. Bu uyuma dikkatimi verip üstüne bir şeyler söyleyecekken aramızda oluşan eşzamanlılık da bozulmaya başladı. Demek ki, içimde bu uyuma dikkatini veren güçle bu uyumun devamına engel olan güç aynıydı. Belki zamanın esnemesiyle ilgili söylediklerini duymazlıktan gelip bundan bahsetmeliydim. Oysa konuşacak bile halim kalmamıştı. Ayaklarımın altı o kadar zaman evden çıkmadıktan sonra bu kadar uzun bir süre yürümeye isyan eder gibi zonkluyordu. Bu durumda en iyisi biraz dinlenmeyi önermek olacaktı. Bir bank görünce, “Şurada biraz oturalım mı?” diye sordum.

Sadece başıyla onayladı. Keşke zamanın esnemesini de böyle tek bir hareketle anlatabilseydi. Ayaklarımı uzatınca rahatladım. Güneş ağaçların arkasına çekilmişti. Gölgeleri ve nehrin suyunu hafifçe okşayan ayaz, serinliğini iyiden iyiye hissettiriyordu.

Ne yani! Zamanın uykusu mu gelmiş? Esnediğine bakılırsa bir de ninni istiyor galiba!

Gülümseyerek baktı. “Tek bildiğim zamanın esnemiş olduğu,” dedikten sonra saati sordu. Saati sorarkenki gülümsemesi nedense ensemden içime sızan havadan bile daha ürpertici geldi.

Yola çıktığımızdan beri iki saat geçmiş olmalıydı. Telefonumu çıkarınca gördüğüm rakamlarla hayrete düştüm. Sadece kırk beş dakika geçmişti. Bu nasıl olabilirdi? Zamanın esnediğini söylerken bildiği bir şey mi vardı? Hayretle gözleri nehrin sularına dalıp çıkan karabataktan başka bir şeyi görmeyen arkadaşıma baktım.

Şu zamanın esnemesi meselesini biraz açsana.”

Yine o ürpertici gülümseme yayıldı yüzüne ama en azından bu sefer sessizlik uzun sürmedi. Hafifçe bıyığını okşarken, “ne olduğunu bilmiyorsun ama benim bunu anladığıma eminsin, öyle mi?” dedi. Büyük bir hevesle beklediğim cevap yerine sadece bana yönelen bir soru bulmuştum. Hoşnutsuzluğumu belli eden bazı sesler çıkararak hayıflandım. Aklımdan görüşmeyeli kendini Sokrates sanmaya başladı herhalde diye geçti bile. Yerden elips şeklinde hafif taşlar topladım ve onları suda sektirmek için yanından kalktım. Birkaç denemeden sonra vazgeçtim. Daha kararlı bir sesle, “Zamanın esnediğini söyleyen sensin. Ben de saate bakınca bunun doğru olduğunu anladım. Şimdi bana neler olduğunu anlatmak ister misin?” diye sordum.

Peki.” dedi. “Sana uzun süredir söylemek istiyordum. Senin bunları duymak için hazır olup olmadığınındansa emin değildim. Kimseye hazır olmadığı bir bilgiyi veremezsin ama madem cevabı duymayı bu kadar çok istiyorsun söyleyeyim. Ben bir zaman ustasıyım.

Hayretle ona döndüm. “Zaman ustası mı?” diye haykırdım.

En yakın dostumun bilmediğim doğaüstü güçleri vardı ve ben bunu şimdi duyuyordum. İçime kaygı, hayranlık, kıskançlık benzeri duygular üşüştü. Onu, hissettirmemeye çalıştığım yeni bir dikkatle süzmeye başladım. Hayır, görüşmediğimiz günlerde onda değişen hiçbir şey olmamıştı. Her zamanki gibiydi. Gözlüğü burnunun ortasında bir yerlerde, alnında heyecanlandığında kabaran damarı belli belirsiz şakaklarına doğru uzanan, saçları aynı uzunlukta, belirsiz kıvrımlarla kulaklarının arkasına tutturulmuş, birkaç perçemi yüzüne dökülmüş, bacak bacak üstüne atmış oturuyordu. Belli ki zaman ustası olmak onu zerre değiştiştirmemişti. Belki benim bile ilk anda fark etmediğim bir şeyler vardı.

Şaşkınlığım geçen dakikalarla azalacağına gittikçe artığından, onu silkeleyip sarsmak, bana her şeyi anlatması için çılgınca sözler söylemek isteği duymaya başladım. Bu isteği, dizginlemek ya da bir şeyler söylemek arasındaki kararsızlığımı, “Demek öyle! Bilmediğim başka şeyler de var mı? Sen bir zaman ustasısın ve bunu bana şimdi mi söylüyorsun?” diyerek yendim.

Hey sakin ol.” diye konuşmaya başladı. Nasıl sakin olabileceğime dair en ufak bir fikrim yoktu. Belirsiz bir kırgınlık yüzümü yaladı. Böyle bir şeyi heyecanla karşılamayıp da ne yapacaktım?

Aslında her şey çok basit.” diye söze başladı. “Uzun süredir evden dışarıya çıkmamıştın. Bu nedenle yaptığımız bu tempolu yürüyüşte çok zaman geçtiğini düşünmen gayet doğaldı. Saatine hiç bakmayınca, olmayan bir kavram uydurup seni kandırdım. Tamam mı? Senin olmayan bir şeye neredeyse içgüdüsel olarak, hiç sorgulamadan, inanmaya hazır olarak atlaman beni biraz şaşırttı. Öyle ki, daha fazla uzatırsam seni aksine ikna edemeyeceğimden bile korktum. Bu kadar kolay olacağını düşünmemiştim. İşin aslı daha fazlasını uydurmam da mümkün değildi. Kızmadın ya?” dedi.

Şimdi gülümsemesinin beni neden ürperttiğini anlamıştım. Dudakları gamzelerine doğru çekilirken, küçük yemlerle kafese çekilen zavallı bir kuşun avcısının hissettiği tadı alıyor olmalıydı. Açık söylemeliyim ki bozulmuştum. Oysa şimdi, uzun yıllara dayanan dostluğumuza bakınca onun gerçekten bir zaman ustası olduğunu düşünüyorum. Benim gibi pek çok kişi, oltasına taktığı yemlere kapılmıştır ve o hepimizi sözlerinin oltasından çekip avucuna almış sonra da canhıraş kuyruk sallayıp tuhaf tuhaf ağzını açıp kaparken denize atmıştır.

Ne zaman, bir cerrah titizliğiyle saçtığı oltalara kapılanlarla ilgili bir şeyler anlatsam kahkahalarla güler. O zaman, bunların hepsini içinde sakladığını ve hatırladığını anlarım. Diğer yandan o hiçbir zaman bunlardan bahseden olmaz.

\n

\u201cZaman esnedi.\u201d<\/p>\n\n\n\n

Ne demek istemi\u015fti? Irma\u011f\u0131n k\u0131y\u0131s\u0131nda y\u00fcr\u00fcyorduk. Buzlar\u0131n \u00e7\u00f6z\u00fcld\u00fc\u011f\u00fc, k\u0131y\u0131da k\u00f6\u015fede kalm\u0131\u015f kristallerin \u00fczerinde g\u00fcne\u015fin dansa benzer \u0131\u015f\u0131lt\u0131lar sa\u00e7arak bize e\u015flik etti\u011fi, serin say\u0131labilecek bir ak\u015fam\u00fcst\u00fcyd\u00fc. Neredeyse g\u00fcnlerdir evden d\u0131\u015far\u0131ya \u00e7\u0131kmam\u0131\u015ft\u0131m. Mitler ve efsaneler \u00fcst\u00fcne \u00e7al\u0131\u015f\u0131yordum.<\/p>\n\n\n\n

Kal\u0131n perdelerinden g\u00fcne\u015f s\u0131zmayan evimden \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131mdan beri soludu\u011fum temiz hava, ci\u011ferlerimde, parlak \u0131\u015f\u0131k g\u00f6zlerimde, bir bayram etkisi yaratm\u0131\u015ft\u0131. Bir \u015feyler daha s\u00f6ylemesini bekledim. Devet\u00fcy\u00fc kaban\u0131n\u0131n yakas\u0131n\u0131 kald\u0131r\u0131p ellerini cebine soktu. Sanki biraz \u00f6nce zamanla ilgili o c\u00fcmleyi eden kendisi de\u011filmi\u015f gibi \u00e7itlerin gerisindeki s\u00fcr\u00fcye bak\u0131yordu.<\/p>\n\n\n\n

Buraya daha \u00f6nce gelmemi\u015ftim. Bir yere kadar arabayla gelmi\u015f sonra koyu g\u00f6vdeleriyle g\u00f6\u011fe do\u011fru y\u00fckselen a\u011fa\u00e7lar\u0131n aras\u0131ndaki bir patikadan ge\u00e7mi\u015f ve nehir boyuna \u00e7\u0131km\u0131\u015ft\u0131k. Nehre e\u015flik eden toprak, dar bir yolda; ikimiz de ayn\u0131 anda, ayn\u0131 h\u0131zda, ayn\u0131 uzunlukta ad\u0131mlarla y\u00fcr\u00fcyorduk. Bu uyuma dikkatimi verip \u00fcst\u00fcne bir \u015feyler s\u00f6yleyecekken aram\u0131zda olu\u015fan e\u015fzamanl\u0131l\u0131k da bozulmaya ba\u015flad\u0131. Demek ki, i\u00e7imde bu uyuma dikkatini veren g\u00fc\u00e7le bu uyumun devam\u0131na engel olan g\u00fc\u00e7 ayn\u0131yd\u0131. Belki zaman\u0131n esnemesiyle ilgili s\u00f6ylediklerini duymazl\u0131ktan gelip bundan bahsetmeliydim. Oysa konu\u015facak bile halim kalmam\u0131\u015ft\u0131. Ayaklar\u0131m\u0131n alt\u0131 o kadar zaman evden \u00e7\u0131kmad\u0131ktan sonra bu kadar uzun bir s\u00fcre y\u00fcr\u00fcmeye isyan eder gibi zonkluyordu. Bu durumda en iyisi biraz dinlenmeyi \u00f6nermek olacakt\u0131. Bir bank g\u00f6r\u00fcnce, \u201c\u015eurada biraz otural\u0131m m\u0131?<\/em>\u201d diye sordum.<\/p>\n\n\n\n

Sadece ba\u015f\u0131yla onaylad\u0131. Ke\u015fke zaman\u0131n esnemesini de b\u00f6yle tek bir hareketle anlatabilseydi. Ayaklar\u0131m\u0131 uzat\u0131nca rahatlad\u0131m. G\u00fcne\u015f a\u011fa\u00e7lar\u0131n arkas\u0131na \u00e7ekilmi\u015fti. G\u00f6lgeleri ve nehrin suyunu hafif\u00e7e ok\u015fayan ayaz, serinli\u011fini iyiden iyiye hissettiriyordu.<\/p>\n\n\n\n

\u201cNe yani! Zaman\u0131n uykusu mu gelmi\u015f? Esnedi\u011fine bak\u0131l\u0131rsa bir de ninni istiyor galiba!<\/em>\u201d<\/p>\n\n\n\n

G\u00fcl\u00fcmseyerek bakt\u0131. \u201cTek bildi\u011fim zaman\u0131n esnemi\u015f oldu\u011fu<\/em>,\u201d dedikten sonra saati sordu. Saati sorarkenki g\u00fcl\u00fcmsemesi nedense ensemden i\u00e7ime s\u0131zan havadan bile daha \u00fcrpertici geldi.<\/p>\n\n\n\n

Yola \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131m\u0131zdan beri iki saat ge\u00e7mi\u015f olmal\u0131yd\u0131. Telefonumu \u00e7\u0131kar\u0131nca g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcm rakamlarla hayrete d\u00fc\u015ft\u00fcm. Sadece k\u0131rk be\u015f dakika ge\u00e7mi\u015fti. Bu nas\u0131l olabilirdi? Zaman\u0131n esnedi\u011fini s\u00f6ylerken bildi\u011fi bir \u015fey mi vard\u0131? Hayretle g\u00f6zleri nehrin sular\u0131na dal\u0131p \u00e7\u0131kan karabataktan ba\u015fka bir \u015feyi g\u00f6rmeyen arkada\u015f\u0131ma bakt\u0131m.<\/p>\n\n\n\n

\u201c\u015eu zaman\u0131n esnemesi meselesini biraz a\u00e7sana<\/em>.\u201d<\/p>\n\n\n\n

Yine o \u00fcrpertici g\u00fcl\u00fcmseme yay\u0131ld\u0131 y\u00fcz\u00fcne ama en az\u0131ndan bu sefer sessizlik uzun s\u00fcrmedi. Hafif\u00e7e b\u0131y\u0131\u011f\u0131n\u0131 ok\u015farken, \u201cne oldu\u011funu bilmiyorsun ama benim bunu anlad\u0131\u011f\u0131ma eminsin, \u00f6yle mi?<\/em>\u201d dedi. B\u00fcy\u00fck bir hevesle bekledi\u011fim cevap yerine sadece bana y\u00f6nelen bir soru bulmu\u015ftum. Ho\u015fnutsuzlu\u011fumu belli eden baz\u0131 sesler \u00e7\u0131kararak hay\u0131fland\u0131m. Akl\u0131mdan g\u00f6r\u00fc\u015fmeyeli kendini Sokrates sanmaya ba\u015flad\u0131 herhalde <\/em>diye ge\u00e7ti bile. Yerden elips \u015feklinde hafif ta\u015flar toplad\u0131m ve onlar\u0131 suda sektirmek i\u00e7in yan\u0131ndan kalkt\u0131m. Birka\u00e7 denemeden sonra vazge\u00e7tim. Daha kararl\u0131 bir sesle,\u00a0\u201cZaman\u0131n esnedi\u011fini s\u00f6yleyen sensin. Ben de saate bak\u0131nca bunun do\u011fru oldu\u011funu anlad\u0131m. \u015eimdi bana neler oldu\u011funu anlatmak ister misin?<\/em>\u201d diye sordum.<\/p>\n\n\n\n

\u201cPeki<\/em>.\u201d dedi. \u201cSana uzun s\u00fcredir s\u00f6ylemek istiyordum. Senin bunlar\u0131 duymak i\u00e7in haz\u0131r olup olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131ndansa emin de\u011fildim. Kimseye haz\u0131r olmad\u0131\u011f\u0131 bir bilgiyi veremezsin ama madem cevab\u0131 duymay\u0131 bu kadar \u00e7ok istiyorsun s\u00f6yleyeyim. Ben bir zaman ustas\u0131y\u0131m.<\/em>\u201d<\/p>\n\n\n\n

Hayretle ona d\u00f6nd\u00fcm. \u201cZaman ustas\u0131 m\u0131?<\/em>\u201d diye hayk\u0131rd\u0131m.<\/p>\n\n\n\n

En yak\u0131n dostumun bilmedi\u011fim do\u011fa\u00fcst\u00fc g\u00fc\u00e7leri vard\u0131 ve ben bunu \u015fimdi duyuyordum. \u0130\u00e7ime kayg\u0131, hayranl\u0131k, k\u0131skan\u00e7l\u0131k benzeri duygular \u00fc\u015f\u00fc\u015ft\u00fc. Onu, hissettirmemeye \u00e7al\u0131\u015ft\u0131\u011f\u0131m yeni bir dikkatle s\u00fczmeye ba\u015flad\u0131m. Hay\u0131r, g\u00f6r\u00fc\u015fmedi\u011fimiz g\u00fcnlerde onda de\u011fi\u015fen hi\u00e7bir \u015fey olmam\u0131\u015ft\u0131. Her zamanki gibiydi. G\u00f6zl\u00fc\u011f\u00fc burnunun ortas\u0131nda bir yerlerde, aln\u0131nda heyecanland\u0131\u011f\u0131nda kabaran damar\u0131 belli belirsiz \u015fakaklar\u0131na do\u011fru uzanan, sa\u00e7lar\u0131 ayn\u0131 uzunlukta, belirsiz k\u0131vr\u0131mlarla kulaklar\u0131n\u0131n arkas\u0131na tutturulmu\u015f, birka\u00e7 per\u00e7emi y\u00fcz\u00fcne d\u00f6k\u00fclm\u00fc\u015f, bacak bacak \u00fcst\u00fcne atm\u0131\u015f oturuyordu. Belli ki zaman ustas\u0131 olmak onu zerre de\u011fi\u015fti\u015ftirmemi\u015fti. Belki benim bile ilk anda fark etmedi\u011fim bir \u015feyler vard\u0131.<\/p>\n\n\n\n

\u015ea\u015fk\u0131nl\u0131\u011f\u0131m ge\u00e7en dakikalarla azalaca\u011f\u0131na gittik\u00e7e art\u0131\u011f\u0131ndan, onu silkeleyip sarsmak, bana her \u015feyi anlatmas\u0131 i\u00e7in \u00e7\u0131lg\u0131nca s\u00f6zler s\u00f6ylemek iste\u011fi duymaya ba\u015flad\u0131m. Bu iste\u011fi, dizginlemek ya da bir \u015feyler s\u00f6ylemek aras\u0131ndaki karars\u0131zl\u0131\u011f\u0131m\u0131, \u201cDemek \u00f6yle! Bilmedi\u011fim ba\u015fka \u015feyler de var m\u0131? Sen bir zaman ustas\u0131s\u0131n ve bunu bana \u015fimdi mi s\u00f6yl\u00fcyorsun?<\/em>\u201d diyerek yendim.<\/p>\n\n\n\n

\u201cHey sakin ol<\/em>.\u201d diye konu\u015fmaya ba\u015flad\u0131. Nas\u0131l sakin olabilece\u011fime dair en ufak bir fikrim yoktu. Belirsiz bir k\u0131rg\u0131nl\u0131k y\u00fcz\u00fcm\u00fc yalad\u0131. B\u00f6yle bir \u015feyi heyecanla kar\u015f\u0131lamay\u0131p da ne yapacakt\u0131m?<\/p>\n\n\n\n

\u201cAsl\u0131nda her \u015fey \u00e7ok basit<\/em>.\u201d diye s\u00f6ze ba\u015flad\u0131. \u201cUzun s\u00fcredir evden d\u0131\u015far\u0131ya \u00e7\u0131kmam\u0131\u015ft\u0131n. Bu nedenle yapt\u0131\u011f\u0131m\u0131z bu tempolu y\u00fcr\u00fcy\u00fc\u015fte \u00e7ok zaman ge\u00e7ti\u011fini d\u00fc\u015f\u00fcnmen gayet do\u011fald\u0131. Saatine hi\u00e7 bakmay\u0131nca, olmayan bir kavram uydurup seni kand\u0131rd\u0131m. Tamam m\u0131? Senin olmayan bir \u015feye neredeyse i\u00e7g\u00fcd\u00fcsel olarak, hi\u00e7 sorgulamadan, inanmaya haz\u0131r olarak atlaman beni biraz \u015fa\u015f\u0131rtt\u0131. \u00d6yle ki, daha fazla uzat\u0131rsam seni aksine ikna edemeyece\u011fimden bile korktum. Bu kadar kolay olaca\u011f\u0131n\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnmemi\u015ftim. \u0130\u015fin asl\u0131 daha fazlas\u0131n\u0131 uydurmam da m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildi. K\u0131zmad\u0131n ya<\/em>?\u201d dedi.<\/p>\n\n\n\n

\u015eimdi g\u00fcl\u00fcmsemesinin beni neden \u00fcrpertti\u011fini anlam\u0131\u015ft\u0131m. Dudaklar\u0131 gamzelerine do\u011fru \u00e7ekilirken, k\u00fc\u00e7\u00fck yemlerle kafese \u00e7ekilen zavall\u0131 bir ku\u015fun avc\u0131s\u0131n\u0131n hissetti\u011fi tad\u0131 al\u0131yor olmal\u0131yd\u0131. A\u00e7\u0131k s\u00f6ylemeliyim ki bozulmu\u015ftum. Oysa \u015fimdi, uzun y\u0131llara dayanan dostlu\u011fumuza bak\u0131nca onun ger\u00e7ekten bir zaman ustas\u0131 oldu\u011funu d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcyorum. Benim gibi pek \u00e7ok ki\u015fi, oltas\u0131na takt\u0131\u011f\u0131 yemlere kap\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r ve o hepimizi s\u00f6zlerinin oltas\u0131ndan \u00e7ekip avucuna alm\u0131\u015f sonra da canh\u0131ra\u015f kuyruk sallay\u0131p tuhaf tuhaf a\u011fz\u0131n\u0131 a\u00e7\u0131p kaparken denize atm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n\n\n\n

Ne zaman, bir cerrah titizli\u011fiyle sa\u00e7t\u0131\u011f\u0131 oltalara kap\u0131lanlarla ilgili bir \u015feyler anlatsam kahkahalarla g\u00fcler. O zaman, bunlar\u0131n hepsini i\u00e7inde saklad\u0131\u011f\u0131n\u0131 ve hat\u0131rlad\u0131\u011f\u0131n\u0131 anlar\u0131m. Di\u011fer yandan o hi\u00e7bir zaman bunlardan bahseden olmaz.<\/p>\n","post_title":"Zaman Ustas\u0131","post_excerpt":"","post_status":"publish","comment_status":"closed","ping_status":"open","post_password":"","post_name":"zaman-ustasi","to_ping":"","pinged":"","post_modified":"2024-04-24 11:47:17","post_modified_gmt":"2024-04-24 08:47:17","post_content_filtered":"","post_parent":0,"guid":"https:\/\/gaiadergi.com\/?p=117563","menu_order":0,"post_type":"post","post_mime_type":"","comment_count":"0","filter":"raw"},"live_filter_cur_post_id":117563}'; block_tdi_122.td_column_number = "2"; block_tdi_122.block_type = "td_flex_block_1"; block_tdi_122.post_count = "4"; block_tdi_122.found_posts = "46"; block_tdi_122.header_color = ""; block_tdi_122.ajax_pagination_infinite_stop = ""; block_tdi_122.max_num_pages = "12"; tdBlocksArray.push(block_tdi_122); -->

SON YAZILAR

Rüzgargülleri ve Duvarlar | Öykü

Artık cenaze törenlerine gitmiyorum. En son bizim güvenlik görevlisinin annesininkine gittim. Her zamanki gibi avlunun en ücra yerine gidip geleni gideni izlemeye başladım. Bir kadın,...

Çiy damlası | Öykü

Güneş Hoca yine saçma sapan atıp tutmaya başlıyor. Dayanamayıp söz alıyorum. Bu sefer Zeus gibi şimşeklerini bana çeviriyor. Tam yerimden fırlayıp sınıftan çıkacağım. "Çiy damlası...

Ölenle Ölünmüyor | Öykü

Vallahi günler nasıl geçiyor hiç anlamıyorum Semra ablacığım. Düşündüm de ne kadar oldu rahmetliler gideli? Yedi bilemedin sekiz ay olmuştur. Senin torun bile yürüyecek neredeyse....

ÇOK RİCA EDİYORUM

  Bakın, ben dramaların hatta romantik komedilerin ayrılık, kavga, küslük sahnelerine dayanamam. İleriye sararım o sahneler bitsin diye.  Kavuşma, barışma sahnelerini ise defalarca izlerim. Hepsini değil...

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol