Nasıl korkunçtu gülüşleriyle kaybolmaları bir fotoğrafta Ah! Nasıl korkunç…
Veysel ve kalbinde barış düşüyle gidenlere.
YIKILIR
Yıkılır çürümüş dünyanın sessiz ruhları. Bu öfke yıkılır.
Yıkılır nefreti kutsanmış taşlar.
umudu pazar yerlerinde katledenler.
Yıkılır yeryüzünü incitenler,
Yaşamın kalbindeki sevgiyi sömürenler.
Tarihin zaferleri Yıkılır.
Masalları çalınan çocukların ahını alanlar yıkılır.
Yıkılır kutsanmış sınırlar, bayraklar, ülkeler.
Boğazlarda, denizlerde milyonların ağıdını bırakanlar yıkılır.
Viran şehirler, yakılmış köyler, incinmiş düşlerden kendine hayatlar, zenginlikler yaratanlar yıkılır.
Yıkılır evleri sessizliğe bırakanlar, fotoğrafların ahını alanlar.
Tarih Yıkılır.
Yıkılır bataklığını yüceltenler, idamlar hazırlayanlar, savaşlar başlatanlar.
Çiçekleri öldürenler, geriye ayaklar altında ezilmiş nergisler, boynu bükük bir direniş karanfili bırakanlar Yıkılır.
Yıkılır zalimler, kravatlılar, atalar, devletler, ülkeler, sınırlar…
Yıkılır sömürücüler, kan içiciler.
Şiirsiz, kitapsız yaşayanlar, şarkı söylemeyenler Yıkılır.
Yıkılır insanların kalbine dokunmayanlar, mutluluğu paylaşmayanlar.
Canı acımayanlar, acıya ortak olmayanlar, gökkuşağını bilmeyenler Yıkılır.
Yıkılır kuşları öldürenler, güvercinlerin kanatlarını kıranlar.
Ciddi olanlar,ciddi konuşanlar Yıkılır.
Yıkılır gökyüzünü bulutlara yasaklayanlar, güneşi içmeyenler, sevmeyenler.
Aşkı hor görenler, ayıp görenler YIKILIR. YIKILIR. YIKILIR…
Gülüşler, şarkılar, şiirler, sözler, fotoğraflar kalır.
Çocukların düşleri kalır.
Yarın için direnenler kalır,
Erguvanlar, leylaklar ve hala ölmemiş yeşermeye çalışan çiçekler kalır.
Bir gün mutlaka yaralarımız çiçeklenecek…