Sömürünün, tüketimin ve beslenmedeki adaletsizliğin gün geçtikçe arttığı gezegenimizde, nüfusun yüzde 12,5’inin yetersiz besleniyor olması bize yalnızca istatistiklere yansıyan bir rakam gibi geliyor olmalı. Ancak FAO’ya göre, dünyada yıllık 1,3 milyar ton gıda atık oluyor. Hem de gelişmiş ülkelerin atık haline getirdiği gıdaların yüzde 40’ı aslında yenilebilecek durumdayken. Peki ya bizler bu israfın yalnızca dörtte birini dahi kurtararak hem yetersiz beslenmeye karşı savaş açabileceğimizin, hem de atmosfere salınan karbon gazı miktarının azalmasına katkıda bulunabileceğimizin farkında mıyız? İşte bunların farkında olan birkaç oluşum:
1. Bombalara Karşı Sofralar
İlk olarak 1980’de Amerika Birleşik Devletleri’nde Boston’daki Seabrook Nükleer Santrali’ni durdurma eylemlerinde bedava yemek dağıtmışlardı. Ardından, Amerika’nın pek çok eyaletinde ve Avrupa’da “Food not Bombs” ismiyle yayılmaya başladılar. Şimdi Almanya’da Vokü’ler ve İngiltere’de People’s Kitchen-Halk Mutfağı gibi onlarca ülkede benzerleri var. Türkiye’de de ilk olarak, 2004 yılında başlatılıyor ama devamı gelmiyor. Sonrasında 2013 yılında Tepebaşı’nda sofra etkinlikleri ile başlanıyor.
Hareket ilke olarak “Savaşı / yoksulluğu körükleyen devletlere, israfa, doğa / hayvan sömürüsüne ve tüketim kültürüne kazan kaldırıyoruz!” şeklinde bir yaklaşım sergiliyor. “Bombalara karşı” denilmesinin sebebi; otoriteyi ve bunun tüm bileşenlerini, kısacası zor kullanan tüm yapıların karşısında bir tutum içinde olmasıdır.
Dayanışmayı esas aldıklarından pişiren ve yiyen değil birlikte üreten ve paylaşan bir topluluklar. Bu yüzden de kullandıkları besin maddelerini satın almak yerine anlaştıkları manav ve marketlerin atılmak üzere olan ama yenilebilir gıdalarını topluyorlar. Ayrıca hayvan endüstrisindeki vahşete de dikkat çekebilmek için yemeklerini vegan yapıyorlar.
Her çarşamba saat 14.00 Taksim Meydan’da buluşma ve malzeme toplama, 16.00-19.00 pişirme ve hazırlık, 19.00-21.00 yemek, sohbet ve takas pazarı bulunuyor. Herkes girebilir veya gönüllü olabilir. Daha fazlası için facebook sayfalarına ve internet sitesine bakabilirsiniz.
2. ÇerÇöp Çorbacılar
Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek Avrupa’da birçok yere yayılmış olan yiyecek paylaşma hareketini Ankara’da başlatmış ve bir süredir aktif olmayan* gönüllü bir gruptur.
Dolabımızda beklettiklerimiz, tatile giderken çürümeye bırakacaklarımız, tadını beğenmediklerimiz, marketlerden ve pazarlardan gönüllü olarak toplanan yiyeceklerin israf edilmesi yerine paylaşımı esas alınır. Çünkü ilk amaç, günümüz tüketim çılgınlığının adaletsiz rakamlarına inat israftan kaçınmaktır. Bu çevre dostu hareketin bir diğer gayesi ise yiyecekleri beğenmemek veya tatile giderken götürmediğimiz için çürümeye bırakmak yerine paylaşmak ve bu şekilde bir paylaşma ve dayanışma ortamı oluşturmak, aynı zamanda restoran ve benzeri işletmelerde ve hatta evlerimizde atık gözüyle bakılan yiyeceklerin en azından çöpe gitmemesi adına bir bilinç kazandırmaktır. Yiyecek paylaşımı sadece vegan olarak yapılır. Grubun Facebook sayfası için buraya tıklayabilirsiniz.
*Çok yakında yeniden aktif olacaklarının haberini aldık!
3. Aşhane
Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilimler Anabilim dalında öğretim görevlisi olan Mahmut Karaman‘ın başlattığı bu proje, Mahmut hocanın deyişiyle “Sadece evsizlere gece çorba dağıtım projesi değil, bireyi, aileyi, mahalleyi, toplumu ihya projesidir.”
Şu anda akşamları Aşhane topluğunun aracı 20.30 gibi 200 litre çorba ile sefere çıkarak, Kadıköy, Harem, Üsküdar, Beşiktaş, Zeytinburnu, Eyüp, Fatih, Saraçhane parklarından dolaşarak Aksaray’daki park, otobüs durakları ve metro istasyonunda gece turunu tamamlıyor ve ortalama her akşam 550-600 kişiye çorba dağıtıyor. Grup, zor durumda olan evleri tespit ederek eşya, erzak, kıyafet yardımları da yapıyor veya bu gibi durumların çözümünde sayfalarında paylaşımlar yaparak önemli bir rol oynuyorlar. Topluluğun en önemli özelliklerinden biri de hiçbir din, dil, ırk, dış görünüş ve benzeri bir ayrım yapmayarak herkese kucak açması ve gönüllü olacak kişilerden de bu davranışlar bekliyor olmasıdır.
Mahmut Hoca, Aşhane Gezici Gıda Dağıtım Aracını daha üst bir sosyal hareket olarak anlatmaya ve tanıtmaya çalıştığı Kardeşlik Seferberliği’nin İstanbul’a özgü bir uygulaması olarak tanımlıyor. İstanbul ile birlikte 25 ayrı yerde faaliyet gösteren Kardeşlik Seferberliği grupları içinde merkez olarak Aşhane İstanbul ve Ankara Kardeşlik Seferberliği sokaktaki evsizlere çorba/yemek dağıtmaktadır diye de devam ediyor. Fakat, Kardeşlik Seferberliği olarak asıl faaliyet alanlarının varsıl kesim arasında, hiç bir tüzel organizasyona gitmeden, dernek ve vakıf kurmadan, tamamen sivil olarak, sevgi, şefkat, merhamet değerleri merkezinde yeni dostluk ilişkilerini kurarak ihtiyaç sahibi her canlı varlığa karşı yardımlaşma ve dayanışma faaliyetlerini arttırarak, varsıl ile yoksul kesimler arasındaki mesafeyi asgariye indirerek yeni bir toplum inşa etmeye çalışan bir grup olduklarını da altını çizerek belirtiyor.
Tamamen iyilik ve kardeşlik gibi değerleri vurgulamak adına, grubun Facebook sayfasında oldukça umut vadeden paylaşımlar yapılıyor. Gruba gönüllü olmak veya Facebook sayfasını ziyaret etmek için buraya tıklayabilirsiniz.
4. Ayşe Tükrükçü
Pişirdikleri çorbaları evsizlere götürerek ve Beyoğlu’nda kiraladıkları bina ile kırka yakın evsize yatak sunmaya çalışan ve hiçbir devlet yardımı almayan Şefkat-Der çatısı altında faaliyetlerini sürdüren Ayşe Tükrükçü, gönüllüleriyle birlikte günde ortalama 200-300 kişilik çorbalar kaynatıyor. İzmir, Ankara, Mersin gibi illerde gönüllü olarak yapılan bu hareket, her gün farklı gruplar halinde yürüyerek termoslarına doldurdukları çorbaları evsizlere dağıtıyor.
Tek istekleri ise evsizlere devlet tarafından şartları uygun bir evsizler evi yapılması ve bu insanların görmezden gelinmemesi. Topluluk bir sonraki aşama olarak, binalarını bir rehabilitasyon merkezine çevirerek burada evsizlere meslek edindirmek ve topluma kazandırmak istiyor.
Devletin evsizlere karşı gerekliliklerini yerine getirmediği, açılan bazı yerlerde evsizlerin hayatlarını kaybettiklerinin veya zor koşullarda yaşadıklarının üzerinde duran bu topluluğa destek olmak adına Taksim’deki binalarına çorba malzemeleri gönderebilir, internet sitelerindeki numaralardan para yardımında bulunabilir ve hatta çorba dağıtımlarında gönüllü olabilirsiniz de. Şefkat-Der’in sayfası için buraya tıklayabilirsiniz.
5. Engelsiz Pedal
Engelli çocukları bisikletle gezdirerek sosyalleşmesini sağlayan ve buna benzer birçok takdir edilesi gönüllü proje sürdüren Kadıköy temelli grubun başlattığı “Engelsiz Çorba” hareketi, Suriyeli ailelere ve tüm evsizlere akşam saatlerinde bisikletle karakış demeden birçok nokta gezilerek ve keşfedilerek çorba dağıtımı yapıyor. Grup, sokaklarda yaşayan onca insan olduğunu bilerek onlar yokmuş gibi yaşayamayız diyor. Bu nedenle, bisikletlerine atlayarak onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek istiyor. Gece 23.30 saatlerinde Şefkat-Der evsizler evinde gönüllülerce veya orada yaşayan evsizlerce pişirilen çorbaları termoslarına doldurup pedallarına kuvvet sokakları, alt geçitleri, acil servisleri ve ağırlıklı olarak Türkiye’ye sığınmak zorunda kalan insanların yaşadığı yerleri geziyorlar. Grup, bazı dönemler “Evsizler için Ümit Çorbası Seferberliği” gönüllülerinin katılımlarıyla genişliyor.
Engelsiz Pedal olarak engelli arkadaşları da onlarla beraber gelerek insanlara çorba dağıtıp dertlerini dinliyor ve aynı zamanda bu sayede devlet görevlilerine de gerekli adımların atılması için örnek olmak istiyorlar. Grubun Facebook sayfası için buraya bakabilirsiniz.
Kaynak: BBC, Ekmek israf Etme, İnsan Haber, Hürriyet