Kriptalar (Eskiden ölülerin gömüldüğü kilise mahzenleri); yeraltı mezarları, şapeller ve dünya çapındaki anıtlar, halkın görebilmesi için yeniden düzenlendi. Bu kompozisyonlar, geçmişteki kötü anılar ve kaybedilenler için tasarlanmasının yanı sıra yapılan sanatsal düzenlemeler, ölümden sonrasını ve bu hayatın geçici olduğunu hatırlatıyor.
Asya, Afrika ve Avrupa’da ölü insan kemiklerinin toplandıkları yerlerden fotoğraflar:
Buradaki kafatasları ve kemikler, 19 Ekim 2012’de, Brno (Çek Cumhuriyeti’nde) şehrindeki St. James Katedrali’nin mahzeninde bulunan 50 binden fazla insana ait.
14 Ocak 2007’de Sedlec Şapeli’nin girişindeki ziyaretçiler. Sedlec Şapeli, Kutna Hora’nın bir banliyösünde, Prag’ın yaklaşık 75 km doğusunda yer alan bir küçük bir katolik kilisesi. Kilise 14’üncü yüzyıldan kalmasına rağmen 40 binden fazla insanın kemiklerinden oluşturulan bu dekorasyon 18’inci yüzyıla ait.
Sedlec Şapeli’nin içinde, kemiklerden yapılmış bir şamdan.
Sedlec Şapeli’nin içinde kafataslarından oluşturulan bir tünel.
Sedlec Şapeli’nin içinde kemiklerden yapılan Schwarzenberg hanedanına ait arma.
Kemiklerden yapılmış şamdanın yakından görünümü.
Kafatasları, 21 Mart 2007’de Kuban’da (Trunyan, Bali, Endonezya yakınlarında) bir köy mezarlığına yerleştirilmiş. Bali halkının aksine Trunyan halkı ölülerini gömmüyor ya da bedenlerini yakmıyor. Bunun yerine bambu kafeslerinin içinde bedenlerini çürütüyorlar.
Eski Trunyan Halkı “Bali Aga” denilen Bali halkı tarafından bu bölgeye yerleştirilmiş.
Kafatası ve kemikler, İspanya’da, Valladolid yakınlarıdaki, Wamba’nın küçük bir köyünde bulunan Santa Maria kilisesinin içinde yer alıyor. Araştırmacılara göre, 15’inci ve 17’inci yüzyıllar arasında bir yerlerde, çevredeki mezarlıkların da kemiklerin yerleştirilmesi için açılması gerekmektedir.
14 Ekim 2014’te Paris’teki mahzenlerde bulunan kemikler ve kafatasları. Paris mezarları son zamanlarda gündüzleri olduğu gibi geceleri de ziyarete açık. 2 km uzunluğundaki ve yaklaşık 6 milyon Parislinin kemiklerinden oluşan tünellerini mültecilere sığınak olarak vermişlerdi.
5 Nisan 2009, İspanya, Santa Maria Kilisesi’nin içinden fotoğraf görüntüsü alan bir ziyaretçi.
1994’te Ruanda’da yapılan soykırım sırasında katledilen binlerce insanın kafatasları, Nyamata Soykırım Anıtlar Müzesi’nde sergileniyor.
Kurbanların kafatasları 4 Nisan 2014’te, katliamın 20’nci yıldönümünde Ruanda’da bulunan Nyamata Katolik Kilisesi’nde cam raflar içerisinde sergileniyor. Çoğunluğu Tutsi halkından oluşan 45 bin üzerinde kurbanların kemikleri burada bulunmaktadır.
Mike Nkuzumuwami, 27 Mart 2014’te Doğu Ruanda’da bulunan Nyarubuye Köyü’nde, 1994 yılında yapılan kırmızı kiremit tuğlalı kilisede katledilen kurbanların kemik sıralarının önünde duruyor.
Sığındıkları kilisenin içinde katledilen insanların kemikleri, 4 Nisan 2014’te, Nyamata Katolik Kilisesi’nin mahzeninde sergilenirken fotoğraflandı.
Kafatasları ve kemikler, 14 Nisan 2014’te Paris’in yer altı mezarlarında yığılmış şekilde fotoğraflandı.
4 Mayıs 2013’te Rahibeler Bükreş’in Pasarea Köyü’nde bulunan manastırın mahzeninde Romen Ortodoks Papaz önderliğinde ölüler için mum tutarak dini ayin yapıyorlar.
Çek Cumhuriyeti’nde bulunan Brno St. James Kilisesi’nin mahzeninde 50.000 den fazla insanın kafatasları 19 Ekim 2012’de fotoğraflanmış.
Brno St. James Kilisesi’nin mahzeninde sıralanan kafatasları, 19 Ekim 2012.
St. Bartholomew Kilisesi, şapelin içinde bulunan kafatasları, Czermna, Polonya. Rahip Waclaw Tomaszek tarafından 18 yıl süren kafatası ve kemiklerin düzenlenmesi 1794 yılında tamamlandı.
Kemikler, 17 ve 18’inci yüzyıllarda savaşlar ve salgın hastalıklar yüzünden ölen binlerce insanlara ait.
Kaynak: Photos of Week