Asya’nın en hızlı gelişen başkentlerinden biri olan Bangkok, 8 milyon nüfusu ile Uzakdoğu programlarında sıkça yer alıyor. Tayland’ın en büyük şehirlerinden biri olan Bangkok “Melekler Şehri” olarak adlandırılıyor. Melek mi şeytan mı bilinmez ama vibrant gece eğlenceleri, görkemli tapınakları, eşsiz masajları, egzotik meyveleri ve turizmi ile Uzakdoğu turlarında vazgeçilmez bir yer kazandı.
- Güneydoğu Asya’nın hız kaybetmeden yükselen şehri Bangkok Kral I. Rama tarafından 1782’de kurulmuştur. Halkın yüzde 92’si Budist ve dinlerine inanılmaz bir şekilde bağlılar. Sadece Bangkok’ta 400’den fazla Wat adı verilen Budist Tapınağı mevcut.
- İnsanlar sempatik, güler yüzlü ve anlayışlı. Fakat bazen paranızı almaya çalışan insanlar ile karşılaşabilirsiniz. Anlaştığınız rakam dışında farklı ücretler talep edebilirler. Özellikle geceleri dikkatli olun. Ulaşım araçlarını kullandığınız takdirde mutlaka pazarlık yapın ya da önceden rakamı konuşun.
- Estetik konusunda gayet iddialılar. Tayland transseksüel ve travesti nüfusuyla dünyada 1. sırada yer almaktadır. Uygun rakamlı estetik ameliyatlarından dolayı özellikle Batıdan çok fazla sağlık turizmi için gelenler var.
Görmeden gelmeyin:
Büyük Saray (Grand Palace): Tayland Kraliyeti’nin göz bebeği bu saray şehrin en önde gelen sightseeing merkezlerinden biri. İnce işlemeli mimari ve ihtişamı ile 1782’den beri Siam Krallığı’na ev sahipliği yapıyor. Bina Tayland’ın en önemli nehri olan Chao Phraya üzerine kuruludur. İçerisinde Wat Phra Kaew tapınağını da barındıran saray mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. İçeriye girerken mutlaka pantolon ve uzun kollu t-shirt giyinin. Ve mutlaka 15.30’a kadar ziyaretinizi tamamlamış olun.
Giriş Ücreti: 500 Baht
Wat Pho (Yatan Budha heykeli): Thai masajının doğuş yeri olan bu tapınak, içerisinde 43 metre uzunluğunda 15 metre yüksekliğinde devasa bir yatan budha heykeli barındırmaktadır. Mutlaka görülmesi gereken popüler bir tapınak. Koridor kısmında 108 adet bronz kase vardır.Bu kaselere para atarak dilek dileyebilirsiniz.Büyük Saraya 700 metre mesafededir.Yürüyerek geçebilirsiniz.
Giriş Ücreti: 100 Baht
Wat Traimit (Altın Budha Tapınağı): 5,5 ton ağırlığındaki altın heykel Tayland’ın en eskilerinden. 13. yüzyılda yapılan heykel, o dönemde hırsızlığa karşı bir önlem olarak alçıyla kaplanmış. Daha sonra yer değişikliği için taşınırken yere düşmüş ve alçıları kırılmış. Alçısı düşünce şu an sergilenen hali ile Dünya’nın en büyük saf altın heykeli ortaya çıkmıştır.
Giriş Ücreti: 40 Baht (Sadece Heykeli Görmek İçin)
Floating Market (Yüzen market): Ayutthaya Krallığı döneminde su kanallarının iç içe olması ile ulaşım, yerleşim ve ticaret akışı hızlanmış; 1800’lerde ise ekonominin can damarı olmuştur. Damnoen Saduak Floating Market, Bangkok’a ortalama 1,5 saat mesafede yer alıyor. Tayland kültürünü çok iyi yansıtan yerel pazar. Nehir veya kanal üzerinde yüzen kayıklarda renkli objeler, meyveler ve sebzeler, yöresel mutfaktan tatlar sunulmaktadır. Burası o kadar kalabalık bir açık pazar ki kayıklar arasında trafik oluşmaktadır. Günübirlik tur ile burayı ziyaret edebilir ve öğle yemeğinizi aradan çıkarabilirsiniz. Mutlaka pazarlık yapın.
Tur Ücreti: 500-800 Baht
Chinatown: Fazla kaotik ve nevrotik bir ortamda alışveriş ya da yemek çılgınlığı (!) yaşamak için ideal bir ortam. 1780 yılında Çinli tüccarların gelmesiyle oluşan popülasyon kültürlerini ve geleneklerini korumuştur. Sokak yemekleri (bazen berbat kokuyor), 2. el pazarları ve taklit ürün marketleri, şifa merkezleri gibi birçok çeşitliliği barındırıyor.
Alışveriş merkezleri ve gece kulüpleri:
CentralWorld: Burası Tayland’ın en büyük alışveriş merkezi. Bangkok şehir merkezine 5 km mesafededir. İçerisinde birçok ünlü markayı barındırıyor.
Siam Paragon: CentralWorld’e 400 metre mesafedeki bir başka alışveriş merkezi ise Siam Paragon. Yine içerisinde birçok ünlü markalar barındırmaktadır.
Sing Sing Theater: İsmine aldanmayın. Belli günlerde event var. Hem Ladyboy showlar hem de dj performansları için gayet kaliteli bir yer.
Obssession: Nana Entertainment Plaza içerisinde yer alan bir başka gece klübü. Nispeten diğer yerlere göre daha kaliteli. İçkiler ucuz. 150 Bahta bira içebilirsiniz. Yine de siz siz olun hesabı kontrol edin.
Bangkok ilk etapta karışık gelebilir. Yoğun trafik, çevreden gelen kötü kokular, sokakların kirliliği, farklı yaşam tarzları ile değişik kültür olarak tanımlayabilirsiniz. İlk gittiğimde açıkçası sevimsiz bulmuştum. Sürekli dolandırılma hissi, tuktuk sürücüleri ile ücret kavgası, normal bar diye gittiğiniz yerin aslında küçük yaşta kızların çalıştırıldığı işletme olması vs vs… Bunlara takılmadığınız sürece muazzam tapınaklar, dinlendirici masajlar, egzotik meyveler, kabare şovlar gayet ilgi çekici gelecektir.
Yapmadan dönmeyin:
- Thai masajı yaptırın. İnanılmaz ucuz.
- Ulaşım aracı olarak Tuk Tuk kullanın.
- Çiçek pazarını ziyaret edin.
- Egzotik meyvelerden alın. (Mangosten, durian, dragon fruit)
- Tapınaklara uğrayın.