Sadece çöpe atılan gıdalarla beslenebilir miydiniz? Just Eat It isimli belgesel, bunu altı ay boyunca deneyen Kanadalı bir çiftin hikâyesiyle günümüzün pek umursanmayan gıda israfı problemine dikkat çekiyor. Çöpten yemek yer misiniz?
Dünyada birçok insan açlıkla boğuşurken diğer taraftan üretilen gıdanın ortalama üçte birini çöpe atıyoruz. Bu çelişki, sadece kıtalararası mesafelerde değil, birbirine fiziksel olarak çok yakın ancak birbirinden ve doğadan bir o kadar uzak tekil hayatlar yaşayan modern şehir insanının hayatında görülüyor.
Gıda israfı, özellikle gelişmiş ekonomilerde giderek yaygınlaşan, farkında olsak da gözardı edilen önemli bir sıkıntı. Gözardı edilmesinin çeşitli sebepleri var. İsrafın bir kısmından tüketici olarak satın aldıktan ya da soframıza geldikten sonra attıklarımızla bizler sorumluyuz; bunun için kendimizden başka sebep gösteremeyiz. Ancak sorunun daha da önemli bir kısmı, tüketiciye görünmeden kaynağından çıkıp önümüze gelene kadar üretim, paketleme, ulaşım ve satış süreçlerinde atılan yiyecekler.
Buzdağının bu görünmeyen kısmıyla mücadele etmeye kararlı girişimcilerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Sıfır atık prensibiyle çalışan 5 yıldızlı restoranlardan sonra marketlerin satamadıkları ürünleri kullanarak birinci sınıf yemekler hazırlayan işletmeler ortaya çıkıyor. Çiftçiden direkt satın aldıkları malzemeye uygun menüler hazırlayan şefler, kendi paylarına düşeni yerine getirmeye çalışıyor. Süpermarket zincirlerinin gıda ürünlerini atmasını yasaklayan Fransa, sudan sebeplerle mutfaklara giremeyen ürünlerin çöpe atılması yerine ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını hedefliyor. ABD, Kanada ve Avrupa’da bu amaçla birçok dernek ve kâr amacı gütmeyen kuruluş çalışıyor.
Bütün bunlar olurken, atılması gereken belki de en önemli adım gıdaların kaynağından iyice uzaklaşmış insanların farkındalığının artırılması; neden olduğumuz israfın ne boyutlarda olduğunun gösterilmesi ve dünya üzerinde herkese yetecek kadar gıda üretilirken birilerinin açlıktan ölüyor olduğunun hatırlatılması. 2014 yılında yayınlanan Just Eat It isimli belgesel farkındalık yaratmayı başarıyor.
Belgesel, atık yiyeceklerle ne kadar beslenebileceklerini merak eden Kanadalı yapımcı çift Jen ve Grant’in 6 aylık deneyimlerini gösterirken problemi bütün yönleriyle ele alıyor. Sorunun tüketicilerin buzdolaplarından başlayarak çiftçiye kadar uzanan boyutlarını ve çevresel etkilerini de uzman görüşleri eşliğinde gözler önüne seriyor. Gerekli estetik şartları sağlayamayan ürünlerin sebepsiz yere atılmasından, son kullanım tarihi etiketlerinin yanlış yönlendirmelerinin ortaya çıkardığı sonuçlara kadar tüketicilerin farkında olmadığı birçok konuya değiniyor. İsraf edilenin sadece gıda değil enerji ve su gibi kaynaklar olduğunu, market raflarına gelen ürünlerin nereden geldiklerini tekrar hatırlatıyor. Tüm bunların yanı sıra, çöpten beslenen çiftin beklenenin aksine atıklardan yediklerinin kalitesini hem eğlenceli hem de çarpıcı bir şekilde anlatıyor.
Geçmiştekine göre daha az hareket edip daha büyük porsiyonlarla tüketen bizler için ilk adım her sorunun çözümünde olduğu gibi aynı: İhtiyacımız kadar satın almak ve tüketimimizi dengelemek. Annelerimizin tavsiyesi dünyayı açlığın pençesinden kurtarabilecek nitelikte, tabağımızdakileri bitirmezsek tabaktakiler değil de biz arkalarından ağlayacağız.