Bu sene Dünya Limit Aşımı Günü 13 Ağustos 2015 tarihine denk geliyor. Yani gezegenimizin bir yıl içerisinde ürettiği doğal kaynakları sekiz aydan kısa bir süre içerisinde tükettiğimiz gün! Başka bir deyişle 13 Ağustos’tan sonra kullandığımız tüm kaynakları 2016 yılından çalıyoruz!
Küresel Ayak İzi Ağı (Global Footprint Network, GFN) tarafından her yıl açıklanan Dünya Limit Aşım Günü, insanlığın doğal kaynaklara olan talebinin doğanın bir yıl içerisinde sunduğu miktarın üzerine çıktığı gün olarak tanımlanıyor.
Yıllık gelirinizin hepsini 13 Ağustos’ta tükettiğinizi düşünün. Yılın geri kalan aylarında da önümüzdeki seneki gelirinizden harcadığınızı var sayın. Önümüzdeki seneye dört ay geride başlamış olacaksınız. Dünya Limit Aşım Günü’nde ise durum biraz daha farklı. Bu durumun geri dönüşü yok ve hemen önlem almaya başlamazsak günbegün geleceğimizden yemeye devam ediyoruz.
İlk defa 1987 yılında hesaplanan Limit Aşım Günü 19 Aralık 1987 gününe denk geliyordu. 1990 yılında 7 Aralık; 1995 yılında 21 Kasım; 2005 yılında 20 Ekim; 2014 yılında 20 Ağustos olarak belirlenen Limit Aşımı bu sene geçen seneye göre altı gün daha erken.
Peki, neden limiti aşıyoruz?
Bu durumun temel nedenleri sanayileşme ve insanlığın yaşam tarzıdır. Daha fazla tüketim, kullan-at ürünler, enerji politikaları, petrol temelli sanayi ve yaşam tarzı karbon ayak izimizi olmadığı kadar arttırıyor. Şehir tasarımlarımızı, gıda yetiştirme tarzımızı, ne yediğimizi iyice ölçüp tartmalı ve ona göre adımlar atmalıyız. Karbon ayak izimizin en büyük sorumlusu endüstriyel hayvancılıktır. En azından haftada bir gün hayvansal ürün tüketmeyerek, haftada bir araçsız bir gün geçirerek, haftada bir gün elektrikli alet kullanmayarak yaşam tarzımızda küçük değişiklikler yapabilir ve büyük bir değişimin parçası olabiliriz.
Mümkünse yenisini almadan tekrar kullanabileceğimiz ürünleri tercih edebileceğimiz Freecyle gibi oluşumlardan ihtiyaçlarımızı giderebiliriz. Gıdalarımızı organik ve yerel üreticilerden temin edebileceğimiz oluşumları bulmak hiç zor değil. Enerji ihtiyacımızı yenilenebilir kaynaklardan sağlamalı ve devletlerin bu konuda teşvikler sağlaması için politikalar üretmeliyiz.
Bu gezegen bizim ve elimizde sadece bir tane var. Bu hızla tüketmeye devam edersek 50 yıla kadar üç adet dünyaya ihtiyacımız olacak. Kendi sonumuzu kendimiz hazırlıyoruz ve bunun önüne geçmek için hâlâ geç değil!