İstanbul Sarıyer‘de 3 yıl önce şiddet gördüğü eşinden boşanmak isteyen C.B., sürekli olarak tehditler alınca koruma istemek için devlete başvurdu. Devlet yanlışlıkla kadına değil de adama koruma verdi. Sonra tehdit mesajları gelmeye başladı adamdan. Kadın devlete başvurdu fakat hata düzeltilmedi. Adama verilen uzaklaştırma kararı kadına yazıldı. Polis tehdit mesajlarına rağmen adama hiçbir işlem yapmadı. Adam kadının evini bastı, kadının annesini öldürdü, kadını vurup ağır yaraladı, intihar etti. Böylece devlet 2 kişinin ölümüne 1 kişinin ise yaralanmasına ve bu 3 kişi ve etrafındakilerin hayatının mahvolmasına neden oldu.
Kadın devlete dava açtı, 2 bakanlık davalara ret talebinde bulundu. Sonuç olarak C.B. 185.000 TL tazminat kazandı fakat bakanlıklar bu parayı ödemeyi reddediyor. “Bütçemiz yok, icraya verin” diyorlar. Devletin sorumsuzluğu, bizlerin hayatlarının onların gözündeki değerini gösterir nitelikte.
Haberin detayları
Habertürk’ten Hayati Arıgan‘ın haberine göre, İstanbul Sarıyer’de cam kemik hastası ikizleri bulunan Cevriye Balta, 3 Mart 2011’de 15 yıllık eşi Selçuk Balta’dan şiddet gördüğünü ve ölümle tehdit edildiğini belirterek boşanma davası açtı. Ardından, ikizleri ve diğer çocuğunu da yanına alarak baba evine yerleşti. Selçuk Balta’nın tehditlerinin devam etmesi üzerine Cevriye Balta, “koruma tedbiri” alınması için mahkemeye başvurdu. Mahkeme de adamın, kadına ve aile üyelerine 4 ay süreyle yaklaşmasını, şiddet ve korkuya yönelik davranışlarda bulunmasını yasakladı. Ancak ölümcül bir hata yapıldı ve korunması istenen kişi bölümüne Cevriye Balta yerine, Selçuk Balta’nın adı yazıldı. Evraktaki hatayı fark etmeyen polis de yasal işlemleri Cevriye Balta’ya karşı yürüttü. Koruma kararından bir hafta sonra Cevriye Balta’nın cep telefonuna tehdit mesajları geldi. Kadının başvurusuna rağmen polis hatayı fark etmedi ve Selçuk Balta’ya işlem yapmadı. 15 gün sonra adam, kadının evini bastı. Kurşunların hedefi olan Cevriye Balta ağır yaralanırken, annesi Emine Malkoç hayatını kaybetti. Saldırgan ise intihar etti ve öldü.
Polisler kusurlu ama ceza yok
Emniyet, olayda ihmali bulunan polis memurları hakkında yaptığı soruşturma ile ilgili rapor düzenledi. Polis memurlarının ihmalinin olduğunun belirtildiği raporda; aylıktan kesme cezası uygulanması istendi. Ancak İstanbul İl Polis Disiplin Kurulu ceza tayinine yer olmadığı kararı verdi.
2 bakanlık davayı reddetti
Saldırı sonrası yatalak kalan Cevriye Balta, avukatı Ahmet Başcı aracılığıyla İstanbul İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Koruma kararını veren Adalet Bakanlığı’na, kararı uygulamakla yükümlü olan İçişleri Bakanlığı’na tazminat davası açtı. İki bakanlık da davanın reddini istedi. Mahkeme, savcılığın son derece hassas konuda özen göstermediği, yanlış kişinin takibe uğraması nedeniyle Adalet Bakanlığı’nın, polisin asıl sorumlunun kim olduğunu bilmesine rağmen saldırganı ifadeye çağırmadığını kaydetti. Ayrıca, polisin yeterli ihtimamı göstermemesi nedeniyle cinayetin meydana gelmesinde İçişleri Bakanlığı’nın da sorumluluğunun bulunduğunu belirtti.
185 bin lira tazminat
İdare mahkemesi, Cevriye Balta’ya 85 bin TL maddi tazminat, olayın meydana geliş şekli, idarenin kusuru, davacının annesini kaybetmesi nedeniyle duyduğu elem ile olay nedeniyle duyduğu korku dikkate alındığında 100 bin TL manevi tazminatı İçişleri ve Adalet Bakanlıklarının ödemesine karar verdi. 13 Temmuz’da çıkan kararın ardından Cevriye Balta’nın avukatı Ahmet Başçı, iki bakanlığa da ihtarname göndererek tazminatı ödemelerini istedi. Ancak bakanlıkların hukuk müşavirliklerinin, avukat Başcı’yı telefonla arayarak, bütçelerinin olmadığını tazminatı ödeme durumlarının bulunmadığını söylediği öğrenildi. Avukat Ahmet Başçı, “Tazminat kararının ardından 2 bakanlıkla da irtibata geçerek, 30 gün içinde paranın hesabımıza yatırılmasını istedim. Ancak para yatırılmadı. Yetkililerle yaptığımız görüşmelerde ‘Paramız yok icra takibi başlatın’ cevabı aldık” dedi.