Rick Guidotti; Elle, Harpers Bazaar ve CQ gibi dergiler için çalışmış ödüllü bir fotoğrafçı. Günümüzün “güzellik standartlarına” göre dünyanın en güzel insanlarını fotoğraflamış. Bir gün, çekime ara verdiğinde, Manhattan sokaklarındaki tesadüf her şeyi değiştirmiş. Otobüs durağındaki çocuk, soluk derisi ve beyaz saçlarıyla büyülemiş onu. Guidotti, albinizm ve bunun gibi genetik farklılıklara sahip insanlar hakkında araştırma yapmaya başlamış. Vardığı sonuç, şaşırtıcı ve üzücü. Tıp kitaplarında “farklı” çocukların hastalıklarla özdeşleştirilmesini, birer birey yerine “teşhis” olarak görülmesini de insanlık dışı olarak tanımlıyor.
Moda alanında çalışmayı bırakan Guidotti, Positive Explosure adını verdiği gönüllü bir organizasyona da öncülük etmiş. Onun için her şey, en başından beri güzellikle ilgiliymiş zaten.
Guidotti, “Modayla iç içeyken daima hayal kırıklığına uğradım, çünkü kimi fotoğraflayacağımı seçme şansım yoktu. Güzel olan kim varsa onu fotoğraflamam istendi” diye ifade ediyor. Paylaşılan insanlığımızdaki asıl güzelliği görmenin önemli olduğu sonucuna varan Guidotti, “Nasıl?” sorusuyla yola çıkıyor. İnsanların bakış açılarını nasıl değiştirebilirsiniz? Farklılıkları olan insanların kurban yerine birey olarak görülmelerini nasıl sağlayabilirsiniz? Acımak ve korkmak asla bir çözüm yolu olamaz. Dünya bu çocukları, ebeveynleri ve arkadaşları gibi, toplumun güzel birer parçası olarak görmeli.
Guidotti’nin çektiği fotoğraflar, günümüzde neyin kabul edilebilir olduğunu dikte eden güzellik anlayışına başkaldırıyor. Genetik, fiziksel ve davranışsal farklılıkları olan bu insanların fotoğrafları, farklılıkların kutlandığı bir dünya yaratabilir.
Fotoğrafların yanı sıra, röportajlar, eğitim programları, ve çeşitli kampanyalarla farklılığın sesini duyurmaya çalışan bu organizasyon, gönüllülerin desteğini bekliyor.
Kaynak: Positive Exposure