Temmuz ayında yayımladığı ikinci albümü ‘A Nightmare on Claw hammer Banjo’nun ardından yeni teklisi ‘Kokular’ı LU Records etiketiyle 22 Şubat’ta dinleyiciyle buluşurken Özgün Semerci ile röportajımızı yaptık.
S: Özgün merhaba. Neler yapıyorsun, hayat nasıl geçer senin gözünden?
Merhaba! Hızlı geçiyor hayat. Bir yoğunluğun içindeyim ve şanslı hissediyorum, beraber üretmeyi sevdiğim insanlarla, üretmeyi sevdiğim işleri yapıyorum. Yorgunluk daha çekilir oluyor.
S: Seni ilk dinlediğimde ABD’deki siyahi dostlarımızın ifadelerinin yanında The Dead South grubu geldi. Nasıl bir karşılaşma oldu ‘banjo’ ile?
The Dead South çok severim. Bir rock şarkısının kaydında çalmak için almıştım ilk kez banjoyu. Şöyle mi çalsam, böyle mi yapsam derken ben o bahaneyle enstrümanla tanıştım. Sonraki süreç, banjo çalım teknikleri arasında gidip geldiğim birkaç yılımı aldı ancak ne istediğimi yavaş yavaş buldum sanıyorum. Ya da şimdilik sanıyorum.
S: Yine seni dinliyorum Özgün, acelen yok gibi. Bizdeki cümbüşten biliyoruz hareketlendiriyor bizi, Travis de aynısını yapıyor. Neler söylemek istersin sözlerin ve enstrümanın arasındaki bu ilişkiye?
Çok renkli bir enstrüman gerçekten. İlgi delisi bir yapısı davar sesinin, arada kaybolmayı seven bir tarafı da. Belki de bana benziyor bu yönü. Açıkçası bu banjo şarkısı olsun diye özel olarak hiç söz yazmadım. Bence yazdığım şarkılar, kökeninde çok hızlı punk şarkıları. Rifler hızlı, melodiler hızlı ama sonradan başka bir tavır kazanıp diğer yüzlerini gösteriyorlar diyebilirim.
S: Çevrimiçi ortamlarda seninle ilgili çok güzel şeyler söylüyorlar… “hayalimi gerçekleştiren kıskandığım insan” demiş bir dostumuz. Senin hayalin neydi?
Dostumuz sağ olsun bunu bir iltifat olarak alıyorum. Hayali banjo çalmaksa yardımcı olurum seve seve.
Sanırım hayal kurmak, olmasını istediğin şeyleri belirlemek ya da hayal listene bir şeyler atmak gibi basit bir şey değil. Ya da “Her zaman en çok istediğin şeylerin hayalini kurarsın” diye bir kural işlemiyor. Neden bilmem ama benim oldukça az ve spesifik hayallerim olmuş. Yakın geçmişte aynı konu konuşuldu arkadaşlar arasında. Herkes hayali neydi düşündü falan. Toplamda 2 kere hayal kurdum. İlki Nofx ile aynı sahnede çalmaktı, 13-14 yaşlarındaydım.Yıllar boyu gerçekleşene kadar aynı hayali kurmuş olabilirim, 25 yaşındaydım olamayacak şeyler oldu ve beraber çaldık. İkincisi de apayrı ve garip bir şey hala kuruyorum ama söyleyemem, batıllarım var.
S: ‘Kokular’ yolda, dinleyicilerinle bu Cuma buluşuyor. Sözlerinde bir yol hali var. Nedir bu yol senin için?
Heyecanlıyım. Kokular bir oturuşta aynı anda çalıp söylediğim bir kayıt. Yol şarkısı gibi hissettirmiyor bana. Aslında bir kaybın şarkısı. Yol daha çok kendi içinde ritmi olan bir hal. Kokuları metronom eşliğinde bile çalmadım kayıtta. Daha savruk bir hissi var bende.
S: Her ay bir single ile üretken bir dönem seni bekliyor. Kendine bir zaman verdin mi bu konuda? Yaratıcı enerjiyi kendine çekmek için neler yaparsın?
Bu sürecin tadını çıkartmak istiyorum. Üstüne aylarca bazen yıllarca düşünülmüş ve kavrulmuş şarkılar, o şarkıların nerden çıktığını neye yazıldığını unutturmaya başlıyor. O yabancılaşma insanı gerçekten sanki kendi şarkını kaydetmiyorsun da dünyada en sevmediğin işi zorla yapıyorsun gibi hissettirebiliyor. Bunun yerine belki daha hızlı kayıtlar olacak, belki ah keşke orada şunu yapsaydım yada yapmasaydım diye pişman olacağım. Pişmanlık da bir parçası olsun, şarkıyı yazdığım an ile kaydedilip bittiği zaman makasını kısaltmak istiyorum. Beraber çalıştığımız prodüktör dostum Kerem Brumend, LU Records ve Can Aydınoğlu ile beraber altından kalkacağımıza eminim.
S: Son olarak bizlere neler söylemek istersin? Planlı konserler ya da festivaller var mıdır önümüzdeki dönemde?
Teşekkür ederim, çok güzelsiniz takip ediyorum. Çıplak Ayaklar Kumpanyası’nda, 23 Mart’ta “Arazi Buluşmaları” kapsamında çok özel bir amaç için LU Records sanatçıları olarak Ahmet Kenan Bilgiç, Süha Rami ve birçok dostumuzla beraber çalacağız.
22 Şubat itibarıyla her ay yeni bir tekli yayımlayacak müzisyen,yeni işlerinde banjonun yanı sıra klasik gitara da yer veriyor. Yayımlanan ilk tekli Kokular’ın prodüktörlüğünü ve kayıtlarını Kerem Brumend yaptı. Teklinin kapak fotoğrafını Yaren Avcı çekti; kapak tasarımını ise Hop İstanbul yaptı.
Söz / Müzik: Özgün Semerci
Vokal / Klasik Gitar / Banjo / Lap Steel Gitar: Özgün Semerci
Kayıt / Miks / Prodüktör: Kerem Brumend
Mastering: Ahmet Kenan Bilgiç
Kapak Fotoğrafı: Yaren Avcı
Kapak Tasarım: Hop İstanbul