Ana Sayfaİnsan ve ToplumMadımak'ta Yitirilenlerin Anısına Saygıdır Sözcüklerim Sade

Madımak’ta Yitirilenlerin Anısına Saygıdır Sözcüklerim Sade

-

Takvimlere bakmaktan geliyorum, dedi Yakup. Benjamin’in sınırda kalmış bavulu gibi bir tarih, iki bin on dokuzdan yirmi altı yıl öncesi, Sivas’ında bir Otel: Madımak. Şimdilerde müze, öncesinde… Bundan bahsetmek bile istemiyorum, dedi bir diğer Yakup. Bazı şeyleri dile getirmek bile kolay değilken, nasıl o kadar pervasız, çirkin ve acımasız… Sonra sustu Yakuplar.

O gün, televizyon karşısında yaşadığım korkuyu, dehşeti ve kırılmayı hatırladım bir daha, bir şairin dizeleri:

-“hiç unutmam hiç unutmam hiç unutmam”(2)

diyor birisi, yineliyorum

hiç unutmam hiç unutmam hiç unutmam

çünkü hiç unutmam hiç unutmam hiç unutmayın

insan nasıl direnir başka-

diye soruyordu.

Sözcüklerim, yangına su taşıyan karınca saflığında, hiç unutmamak değilse bile unutmamalı bazı şeyleri, hiç unutmamalı diye tekrarlıyordu.

Senin de dağların var Sivas

Bir katliamla, hayattan koparılan otuz yedi can için yakılan bir ağıtta geçer bu paragrafın başlığı, “yiğitlik midir emanet cana kıymak?” bu ağıdın acı sorusudur. Pir Sultan’ın padişah fermanlarıyla yok edilmeye çalışıldığı Sivas, neredeyse altı yüz yıl sonra bir yangının ateşiyle kavrulmuştur. Yakılan Pir Sultan’ın otuz yedi çocuğudur.

Katliamla anılmanın utancı, Sivas’ın boynuna vurulan bir pranga, Sivas’ın dağları da bu yaşananlara şahit kılınmıştır.

Beşerin hafızası beşere

İbn’i Rüşd’ün Orta Çağ karanlığını delen ışığının tam aksidir 2 Temmuz’un aydınlığı karanlığa çevirmek için galeyana gelen kitlesi, bu nedenle İbn’i Rüşd, skolastik düşüncenin Rönesans’a dönüşmesine vesile olmuşken, 2 Temmuz’da Madımak Oteli’ni kuşatanlar bir tutum aydınlığı zifiri karanlığa büründürmek için katliam yapmayı seçmiştir.

Duvarlarında Mevlana’nın sözlerinin asılı olduğu bir evde büyüyen çocuk için, “ne olursan ol yine gel,” sözünün neresine düşer o gün televizyon ekranında gördükleri? Başlıkta da söylediğim gibi beşerin hafızası beşere. İbn Rüşd nere, Mevlana nere, 2 Temmuz’da toplanan kalabalık nere, buna ses çıkarmayanlar nere…

Aşıklar

Birkaç yıl önce 2 Temmuz, kendini abajurun içine atan bir sineğe takılmıştı gözüm, aklıma halk şiirlerinde geçen pervaneler gelmiş, kitaplıktan Halk Şiirleri Antoloji’sini çıkarmıştım. Antolojinin hazırlayanı Asım Bezirci’ydi. Halk Şiiri bilirdi, karanlığın nasıl karanlıktan beslendiğini dahası bu coğrafyanın nice yiğit evladı da bilirdi.

Nazım, Simavne Kadısı Oğlu Şeyh Bedrettin Destanı’nda Karaburun’da belki de tarihin ilk komün deneyimlerinden birinin padişah fermanıyla getirilen sonunu:

“Edirne sarayında damızlanmış atların

                                       ezildi nallarıyla.

Tarihsel, sosyal, ekonomik şartların

                         zaruri neticesi bu!

                                               deme, bilirim!

O dediğin nesnenin önünde kafamla eğilirim.

Ama bu yürek

         o, bu dilden anlamaz pek.

O, “hey gidi kambur felek,

hey gidi kahpe devran hey,”

                                       der.

Ve teker teker,

bir an içinde,

omuzlarında dilim dilim kırbaç izleri,

                           yüzleri kan icinde

geçer çıplak ayaklarıyla yüreğime basarak

geçer Aydın ellerinden Karaburun mağlupları..” diye anlatır.

Aşıkların sözlü geleneği, yazıyla buluşmuş olsa da Anadolu, bağlarından koparılıp, skolastik bir cehaletin pençesine düşmelidir diye düşünenlerin Madımak Oteli’nde kalır Asım Bezirci. Otuz yedi can kalır Madımak’ta. Otuz yedi canın yakınlarının yüreklerinde bir acı nokta.

Toplumsal hafızada travma.

Hiç Unutma.

Unutulmasın.

Yirmi altı yıl sonra Madımak Oteli’ndeki yangına su taşıyan karınca olmak için birkaç kelam ettim. Kusurum olduysa affola, anılarına saygıyla…

\n

Takvimlere bakmaktan geliyorum, dedi Yakup. Benjamin\u2019in s\u0131n\u0131rda kalm\u0131\u015f bavulu gibi bir tarih, iki bin on dokuzdan yirmi alt\u0131 y\u0131l \u00f6ncesi, Sivas\u2019\u0131nda bir Otel: Mad\u0131mak. \u015eimdilerde m\u00fcze, \u00f6ncesinde\u2026 Bundan bahsetmek bile istemiyorum, dedi bir di\u011fer Yakup. Baz\u0131 \u015feyleri dile getirmek bile kolay de\u011filken, nas\u0131l o kadar pervas\u0131z, \u00e7irkin ve ac\u0131mas\u0131z... Sonra sustu Yakuplar.<\/p>\n\n\n\n

O g\u00fcn, televizyon kar\u015f\u0131s\u0131nda ya\u015fad\u0131\u011f\u0131m korkuyu, deh\u015feti ve k\u0131r\u0131lmay\u0131 hat\u0131rlad\u0131m bir daha, bir \u015fairin dizeleri: <\/p>\n\n\n\n

-\"hi\u00e7 unutmam hi\u00e7 unutmam hi\u00e7 unutmam\"(2)<\/p>\n\n\n\n

diyor birisi, yineliyorum<\/p>\n\n\n\n

hi\u00e7 unutmam hi\u00e7 unutmam hi\u00e7 unutmam<\/p>\n\n\n\n

\u00e7\u00fcnk\u00fc hi\u00e7 unutmam hi\u00e7 unutmam hi\u00e7 unutmay\u0131n<\/p>\n\n\n\n

insan nas\u0131l direnir ba\u015fka-
<\/p>\n\n\n\n

diye soruyordu.
<\/p>\n\n\n\n

S\u00f6zc\u00fcklerim, yang\u0131na su ta\u015f\u0131yan kar\u0131nca safl\u0131\u011f\u0131nda, hi\u00e7 unutmamak de\u011filse bile unutmamal\u0131 baz\u0131 \u015feyleri, hi\u00e7 unutmamal\u0131 diye tekrarl\u0131yordu.
<\/p>\n\n\n\n

Senin de da\u011flar\u0131n var Sivas<\/h3>\n\n\n\n

Bir katliamla, hayattan kopar\u0131lan otuz yedi can i\u00e7in yak\u0131lan bir a\u011f\u0131tta ge\u00e7er bu paragraf\u0131n ba\u015fl\u0131\u011f\u0131, \u201cyi\u011fitlik midir emanet cana k\u0131ymak?\u201d bu a\u011f\u0131d\u0131n ac\u0131 sorusudur. Pir Sultan\u2019\u0131n padi\u015fah fermanlar\u0131yla yok edilmeye \u00e7al\u0131\u015f\u0131ld\u0131\u011f\u0131 Sivas, neredeyse alt\u0131 y\u00fcz y\u0131l sonra bir yang\u0131n\u0131n ate\u015fiyle kavrulmu\u015ftur. Yak\u0131lan Pir Sultan\u2019\u0131n otuz yedi \u00e7ocu\u011fudur. <\/p>\n\n\n\n

Katliamla an\u0131lman\u0131n utanc\u0131, Sivas\u2019\u0131n boynuna vurulan bir pranga, Sivas\u2019\u0131n da\u011flar\u0131 da bu ya\u015fananlara \u015fahit k\u0131l\u0131nm\u0131\u015ft\u0131r.
<\/p>\n\n\n\n

Be\u015ferin haf\u0131zas\u0131 be\u015fere<\/h3>\n\n\n\n

\u0130bn\u2019i R\u00fc\u015fd\u2019\u00fcn Orta \u00c7a\u011f karanl\u0131\u011f\u0131n\u0131 delen \u0131\u015f\u0131\u011f\u0131n\u0131n tam aksidir 2 Temmuz\u2019un ayd\u0131nl\u0131\u011f\u0131 karanl\u0131\u011fa \u00e7evirmek i\u00e7in galeyana gelen kitlesi, bu nedenle \u0130bn\u2019i R\u00fc\u015fd, skolastik d\u00fc\u015f\u00fcncenin R\u00f6nesans\u0027a d\u00f6n\u00fc\u015fmesine vesile olmu\u015fken, 2 Temmuz\u2019da Mad\u0131mak Oteli\u2019ni ku\u015fatanlar bir tutum ayd\u0131nl\u0131\u011f\u0131 zifiri karanl\u0131\u011fa b\u00fcr\u00fcnd\u00fcrmek i\u00e7in katliam yapmay\u0131 se\u00e7mi\u015ftir. <\/p>\n\n\n\n

Duvarlar\u0131nda Mevlana\u2019n\u0131n s\u00f6zlerinin as\u0131l\u0131 oldu\u011fu bir evde b\u00fcy\u00fcyen \u00e7ocuk i\u00e7in, \u201cne olursan ol yine gel,\u201d s\u00f6z\u00fcn\u00fcn neresine d\u00fc\u015fer o g\u00fcn televizyon ekran\u0131nda g\u00f6rd\u00fckleri? Ba\u015fl\u0131kta da s\u00f6yledi\u011fim gibi be\u015ferin haf\u0131zas\u0131 be\u015fere. \u0130bn R\u00fc\u015fd nere, Mevlana nere, 2 Temmuz\u2019da toplanan kalabal\u0131k nere, buna ses \u00e7\u0131karmayanlar nere\u2026
<\/p>\n\n\n\n

A\u015f\u0131klar<\/h3>\n\n\n\n

Birka\u00e7 y\u0131l \u00f6nce 2 Temmuz, kendini abajurun i\u00e7ine atan bir sine\u011fe tak\u0131lm\u0131\u015ft\u0131 g\u00f6z\u00fcm, akl\u0131ma halk \u015fiirlerinde ge\u00e7en pervaneler gelmi\u015f, kitapl\u0131ktan Halk \u015eiirleri Antoloji\u2019sini \u00e7\u0131karm\u0131\u015ft\u0131m. Antolojinin haz\u0131rlayan\u0131 As\u0131m Bezirci\u2019ydi. Halk \u015eiiri bilirdi, karanl\u0131\u011f\u0131n nas\u0131l karanl\u0131ktan beslendi\u011fini dahas\u0131 bu co\u011frafyan\u0131n nice yi\u011fit evlad\u0131 da bilirdi. <\/p>\n\n\n\n

Naz\u0131m, Simavne Kad\u0131s\u0131 O\u011flu \u015eeyh Bedrettin Destan\u0131\u2019nda Karaburun\u2019da belki de tarihin ilk kom\u00fcn deneyimlerinden birinin padi\u015fah ferman\u0131yla getirilen sonunu:<\/p>\n\n\n\n

\u201cEdirne saray\u0131nda dam\u0131zlanm\u0131\u015f atlar\u0131n<\/p>\n\n\n\n

                                       ezildi nallar\u0131yla.<\/p>\n\n\n\n

Tarihsel, sosyal, ekonomik \u015fartlar\u0131n<\/p>\n\n\n\n

                         zaruri neticesi bu!<\/p>\n\n\n\n

                                               deme, bilirim!<\/p>\n\n\n\n

O dedi\u011fin nesnenin \u00f6n\u00fcnde kafamla e\u011filirim.<\/p>\n\n\n\n

Ama bu y\u00fcrek<\/p>\n\n\n\n

         o, bu dilden anlamaz pek.<\/p>\n\n\n\n

O, \"hey gidi kambur felek,<\/p>\n\n\n\n

hey gidi kahpe devran hey,\"<\/p>\n\n\n\n

                                       der.
<\/p>\n\n\n\n

Ve teker teker,<\/p>\n\n\n\n

bir an i\u00e7inde,<\/p>\n\n\n\n

omuzlar\u0131nda dilim dilim k\u0131rba\u00e7 izleri,<\/p>\n\n\n\n

                           y\u00fczleri kan icinde<\/p>\n\n\n\n

ge\u00e7er \u00e7\u0131plak ayaklar\u0131yla y\u00fcre\u011fime basarak<\/p>\n\n\n\n

ge\u00e7er Ayd\u0131n ellerinden Karaburun ma\u011fluplar\u0131..\u201d diye anlat\u0131r.
<\/p>\n\n\n\n

A\u015f\u0131klar\u0131n s\u00f6zl\u00fc gelene\u011fi, yaz\u0131yla bulu\u015fmu\u015f olsa da Anadolu, ba\u011flar\u0131ndan kopar\u0131l\u0131p, skolastik bir cehaletin pen\u00e7esine d\u00fc\u015fmelidir diye d\u00fc\u015f\u00fcnenlerin Mad\u0131mak Oteli\u2019nde kal\u0131r As\u0131m Bezirci. Otuz yedi can kal\u0131r Mad\u0131mak\u2019ta. Otuz yedi can\u0131n yak\u0131nlar\u0131n\u0131n y\u00fcreklerinde bir ac\u0131 nokta.<\/p>\n\n\n\n

Toplumsal haf\u0131zada travma.
<\/p>\n\n\n\n

Hi\u00e7 Unutma.<\/p>\n\n\n\n

Unutulmas\u0131n.<\/p>\n\n\n\n

Yirmi alt\u0131 y\u0131l sonra Mad\u0131mak Oteli\u0027ndeki yang\u0131na su ta\u015f\u0131yan kar\u0131nca olmak i\u00e7in birka\u00e7 kelam ettim. Kusurum olduysa affola, an\u0131lar\u0131na sayg\u0131yla...<\/p>\n","post_title":"Mad\u0131mak\u0027ta Yitirilenlerin An\u0131s\u0131na Sayg\u0131d\u0131r S\u00f6zc\u00fcklerim Sade","post_excerpt":"","post_status":"publish","comment_status":"closed","ping_status":"open","post_password":"","post_name":"madimakta-yitirilenlerin-anisina-saygidir-sozcuklerim-sade","to_ping":"","pinged":"","post_modified":"2019-07-02 13:33:01","post_modified_gmt":"2019-07-02 10:33:01","post_content_filtered":"","post_parent":0,"guid":"https:\/\/gaiadergi.com\/?p=109422","menu_order":0,"post_type":"post","post_mime_type":"","comment_count":"0","filter":"raw"},"live_filter_cur_post_id":109422}'; block_tdi_122.td_column_number = "2"; block_tdi_122.block_type = "td_flex_block_1"; block_tdi_122.post_count = "4"; block_tdi_122.found_posts = "298"; block_tdi_122.header_color = ""; block_tdi_122.ajax_pagination_infinite_stop = ""; block_tdi_122.max_num_pages = "75"; tdBlocksArray.push(block_tdi_122); -->

SON YAZILAR

Nedir bu normal?

Normal, Latincesi normalis olan “gönyeli, ölçüye uygun” sözcüğünden gelmektedir. Ayrıca Fransızca normale de “kurala uygun, kurallı” sözcüğünden alıntıdır. Norm, Fransızca norme "kural, standart, ölçü" sözcüğünden gelmektedir...

AKP’li yıllarda çocuk I: Eğitim sistemi bile yorgun

21 yıllık AKP iktidarının bugüne bıraktığı yıkıntılar saymakla bitmeyecek kadar çok. Bu yıkıntılar içerisinde eğitim ve çocuklara dair olanlar ise bir hayli fazla. 21 yılda eğitim...

Tek kişilik azınlık

Sürekli bir şeylere yetişme çabası... Hep geç kalmışlık hissi içerisinde geçen günler... Düşünmeye bile zaman bulamayan insan selleri... Düşünmek bile istemeyen ve bundan kaçmaya çalışan...

Sessizliğin Sesi ve Mizofoni

Sümer’in baş tanrılarından Enlil, bir gün insanlardan çok rahatsız olduğu için onları yok etmeye karar verir. İnsanlardan rahatsız olmasının tek nedeni ise çok fazla üremeleri...

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol