Güneş panelleri şık görünmemeleri, verimsiz olmaları, takip sistemine geçildiğinde başka sorunlarla karşılaşılması ve pahalı olmaları sebebiyle eleştiri hedefi olabiliyorlar. Tüm bu sorunların üstesinden gelmeyi hedefleyen yeni bir güneş elektrik üreteci farklılığıyla dikkatleri çekiyor. Cihaz; verimli, estetik ve geceleri bile çalışabiliyor.
Dört yıl önce güneş enerjisini daha verimli, daha ucuz ve herkes için her yerde kullanılabilir hale getirmeyi hedefleyerek yola çıkan Alman mimar André Broessel, küre için “Kendi kendini idare eden bir ürün tasarlıyoruz. Bulutlu günlerde bile ışığı yoğunlaştırabilecek, dünyanın neresinde olursanız olun, elektrik üretebilecek bir ürün. Bedava enerji” diyor.
Su ile doldurulan küre, güneş ışınlarını 10 bin kere büyütüyor; böylece bulutlu günlerde güneşten, geceleri ise aydan bile enerji sağlanmasını sağlıyor. Küçük fotovoltaik paneller, kürenin altında yer alıyor. Dolayısıyla, büyütülen ışınlar bu küçük panellerin üzerine düşüyor. Basitçe özetlenirse: Ekseni etrafında dönebilen küre enerjiyi güneşten alıp, küçük güneş panellerinin üzerinde yoğunlaştırıyor. Kürenin merceği, küçük bir odak noktasına ışığı yoğunlaştırabiliyor ya da yayabiliyor. Bu sayede hem verim sağlanıyor hem de fotovoltaikler için daha az malzeme kullanılıyor ve ürün daha sürdürülebilir hale geliyor. “Cihazdaki hava durumu takip sistemi sayesinde, kötü hava koşullarının da cihaz üzerinde etkisi yok” diyor Broessel ve “Güneşten daha fazla faydalanabileceğiz” diye de ekliyor.
Ayın ve Güneş’in sürekli hareket halinde oldukları düşünülürse, takip mekanizması olan fotovoltaiklerin önemi fark edilir. Bu sebeple sık kullanılan sabit yerleştirilen fotovoltaik paneller yerine, takılan mikro-takip sistemi ile cihazın güneşi takibi sağlanır. Bu sistem, verimi tipik sabit güneş panellerine göre, yüzde 70’e kadar arttırabilir.
Ekip, binalarda normal cam kullanmak yerine, çoklu merceklerin yerleştirildiği pencereleri de test ediyor ve geleceğin gökdelenleri için de “Gökdelenler, küre mercekler yardımıyla güneş ışınlarını süper yoğunlaşmış olarak dışarıdan içeriye alacak ve elektriklerini sağlayacaklar” diye düşünüyor.
Dubai’deki Burj Khalifa’nın güney cephesinin sadece dörtte birinin bu şekilde kaplanması durumunda, bu yüzey yılda 16,4 GW saat elektrik üretilebilir. Bu şu demek; tüm kulenin elektrik ihtiyacı karşılanır, üstelik enerjinin yüzde 60’ı da artar. Broessel’nin hesaplamalarına göre, bu miktar Dubai’nin elektrik şebekesine eklenirse yılda 1,2 milyon dolar kazanç sağlanır. Bir başka deyişle, üretilen elektrik NewYork gibi bir şehri, tek başına birkaç saat elektriklendirmeye yetebiliyor.
Broessel’ın ürünü henüz piyasa sürülmedi. IndieGoGo kampanyaları ile çalışmalarına internet üzerinden mali destek sağlayan ekip, bu sayede gerekli testler ve patent çalışmalarını tamamlayacak.
Yenilenebilir enerji sektörüne katılan hemen hemen her ürün gibi bu da iklim değişikliği etkilerinin azalması ve de sektör adına ümit verici bir cihaz. Ancak hala güneşten gelen enerjiye oranla solar panellerde toplanabilen enerjinin oranı düşük, bazı cihazlar gelen enerjinin yüzde 20’sini elektrik enerjisine çevirebiliyor. Standford Üniversitesi’nden Mark Thurber’ın Wall Street Journal’a verdiği demeçte ifade ettiği gibi “En etkileyici yenilenebilir enerji teknolojileri, geliştirilmeye en müsait olanlardır.”
Her umut vadeden yeni çalışma gibi bu çalışma da gelecekte atılacak büyük adımlara temel teşkil edecek gibi görünüyor.
Rawlemon küre güneş enerjisi jeneratörü tanıtım videosu
Kaynak: Think Progress, Gizmodo, Smithsonian Mag