Her gün bedenimiz için aldığımız birçok maddenin aslında besinden çok içimizde barındırdığımız küçük hekimler olduğunun çoğu zaman farkında bile değiliz. Günlük aldığımız su, sarımsak, limon, buz, tuzlar bunların yanı sıra şifalı bitkiler, homeopatik kitler, esansiyel yağlar bizler için tam bir şifa ürünleridir. Yani doğa eczanesinin ürünleri. Doğanın eczanesine güvenin!
Şimdi size doğa eczanesinin çalışma mekanizmasından ve bu mekanizmadan nasıl yararlanılacağından bahsedeceğim. Değineceğim her şey Türkiye’de yetiştirilen bitkiler ve ürünler olacak, çünkü bizler toprak ve suyun bir parçasıyız ve ancak yaşadığımız coğrafyanın toprak ve suyuyla vücudumuzun eksilen noktalarını tamamlayıp sağlamlaştırabiliriz.
Türkiyeli biri bu coğrafyadan beslenmeli, çok ihtiyaç duyuyorsa bir uzak halkadan ürün almalı. Hindistan’da yetişen bir ürünle beslenmemizin ve tedavi edilmemizin çok doğru olduğunu düşünmeyenlerdenim. Konumuz bitkiler ve doğa olunca da yeni bir kapital sistemin yaratılmak istenildiğini vurgulamakta yarar var. Doğaya hiçbir vefa ödemeden topladıkları bitkileri şarlatanlar fahiş fiyatlara satarak doğallığını fiyatla kanıtlamak istiyorlar. Bizler burada bu bilgiyi toplumsallaştırarak bu zihni de uzaklaştırmış olacağız. Doğa her ne kadar kapitalizmle mücadele etse de hâlâ bize en yakın hekimlerden biri. Onu doğru anlamak ve konuya doğru yaklaşmak gerekir. Yaklaşımınız sizi şifaya götürebilecek yöntemin ta kendisidir.
Sağlıklı kalmak için
Hastalıklardan uzak kalabilmek için önce beden sağlığımızı ve psikolojik sağlığımızı korumamız gerekiyor. Çünkü beden ve ruh hastalandığı vakit, iyileşme süreci çok vaktimizi alıyor. Bunun için yapmamız gerekenler arasında doğadan hiç kopmamak, doğru ve sağlıklı su tüketmek, doğru nefes almak, beslenmek yeterli.
Bakın, sağlıklı kalabilmek için yaptığım önerilerin en başında doğadan kopmamak gereği var. Bunun nedeni, bizlerin doğanın kopmaz bir parçası olmamız ve doğadan uzaklaştıkça kapitalizm ve onunla birlikte envai çeşit hastalıkla kucaklaşmamız. Bir gökyüzüne bakınca evrendeki tüm güzellikler güneşin gülümsemesi uçan kuşların ahengi içimizi kaplıyor ve ruhumuz gitgide rahatlıyor.
Doğadaki her renk, ruhumuz ve bedenimiz için birer terapi sembolü ve ışığıdır. Bunun yanı sıra günümüzde en çok yaşadığımız solunum sıkıntılarının çözümündeki en büyük şifahanedir. Fakat sermaye doğal alanlara her geçen gün saldırarak insanlığı kimyasala ve kendine muhtaç etmeye hastane, eczane kuyruklarında beklemeye zorluyor. Bu zorluklardan korunmak tamamı ile doğa ile bütünleşmekle mümkündür.