Bu yıl 54’üncüsü düzenlenen Antalya Uluslararası Film Festivali 21 Ekim’de gerçekleşen geleneksel kortej ile 1 hafta sürecek (21 Ekim-27 Ekim) programını başlattı.
Antalya Cam Piramit’ten başlayan 5.7 km’lik güzergâhı takip eden kortejde, 20 klasik otomobil, 2 kortej tırı, 2 gezi otobüsü ve 4 adet festival temalı özel tasarımlı araç yer aldı. Sosyal medyadan yapılan yorumlarda kortejin eski coşkusu ile geçmediği ve katılan ünlü sayısının az olduğu ifadeleri dikkat çekti. Bilindiği üzere Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen festivalin bu yıl itibari ile ulusal yarışma kategorisinin kaldırıldığı açıklanmıştı. Alınan karar birçok sinema sanatçısının büyük tepkisine yol açmıştı. Bu sebeple de kortejdeki sanatçı katılımında önceki senelere göre düşüş gözlemlendi.
Aynı günün akşamı ise açılış galası ile 54. Uluslararası Antalya Film Festivali resmen açılmış oldu. Gala konuşmasında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Festival Başkanı Menderes Türel, “Antalya’yı sinema endüstrisinin en iyi merkezlerinden biri yapmak istiyoruz. Festivalimizi şampiyonlar ligine taşımak istiyoruz. Türkiye’nin saygın ve uluslararası bir festivali hak ettiğini düşünüyoruz. Biz de Uluslararası Antalya Film Festivali olarak uluslararası kulvarda daha güçlü bir şekilde yarışacağız.” ifadesini kullandı.
Christopher Walken ve Juliette Lewis gibi dünyaca ünlü isimlerin katılımıyla renklenen festivalin açılış töreni; konuşmaların ardından, “bu yıl kaybettiklerimiz anısına” gösterilen film ile devam etti. Hakan Şensoy’un keman performansıyla sahne aldığı gecede, sinemaya emek veren 5 isme onur ödülü verildi. Erkan Aktaş’a, Suzan Avcı’ya, Necla Nazır’a, Osman Sınav’a ve Christopher Walken’a verilen onur ödülleriyle teşekkür edildi. Gecede ayrıca dünyaca ünlü oyuncu Juliette Lewis’e Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel tarafından “sinema şehrinin anahtarı” takdim edildi.
Açılış töreninin sonunda; tamamı Türkiye’de çekilen ve dünya prömiyerini Antalya’da yapacak olan festivalin açılış filmi Türkiye-Bosna ortak yapımı “Never Leave Me” filminin Saraybosnalı yönetmeni, dünyanın en saygın kadın sinemacılarından Aida Begic ve filmde rol alan 8 Suriyeli çocuk, sahneye davet edilerek izleyicilerle buluştu.
Gala gecesinin ardından Atatürk Kültür Merkezi Aspendos Salonu’nda gala filmi olarak Aida Begic yönetmenliğinde çekilmiş ”Never Leave Me” filminin gösterimi gerçekleşti. Salonda boş kalan bazı koltuklar bulunması nedeni ile biletsiz kişiler de salona davet edildi. Film sonrasında yönetmen Aida Begic ile filmde oynayan 8 Suriyeli mülteci çocuk burada da sahneye çıkarak davetlileri selamladı. Begic, filmde oynayan Suriyeli çocukların muazzam olduğunu, film sayesinde artık onların keşfedildiğini belirtti. Suriyeli çocukların çok şey yaşadığını ifade eden Begic, dünyanın daha güzel olması gerektiğini ifade etti.
Genel olarak, yarışma kategorisinde yapılan yeni düzenleme ile festivalin hem Antalyalılar hem de sinema camiası tarafından tepki aldığı açık bir şekilde gözlemlenmekte. Bir festivalin 54 yıl boyunca devam etmesi takdir edilesi bir sürekliliktir. Eski adı ile Altın Portakal Film Festival’i Antalya’nın ve aynı zamanda sinema tarihinin hafızasıdır. Ne yazık ki bizleri üzen durumlar yaşanmış olsa da Antalya halkı olarak bizim olana sahip çıkılması ve festival etkinliklerine katılımın devam ettirilmesi gerekmektedir. Tepki olarak festivali gözden çıkarmak ve katılımı bırakmak yerine Antalya’nın sinema sanatının kimliği ve belleği olan bu festivalin terk edilmemesi bir görev niteliğindedir.
Festivalin etkinlik takvimine buradan ulaşılabilir.