Geçmişte şimdiki halinden daha sıcak ve ıslak olan Mars’ta canlılık olabileceği tartışması yıllardır kafaları kurcalıyor. NASA’ya ait uzay gemisinin gezegenin kraterlerinde keşfettiği cam kütleleri, içerisinde milyonlar yıl öncesine ait kalıntılar olabileceği umudunu da beraberinde getirdi.
NASA Mars’ı bu aralar yoğun bir biçimde takibe aldı ve bu alanda yaptığı harcamalar milyar dolarlarla ölçülüyor. Mars Reconnaissance Orbiter (Mars Keşif Uydusu) ismindeki araçları ise yakın zamanda, kraterlerde cam kalıntıları buldu.
Çarpma camı olarak tanımlayacağımız camlar, bir meteorun çarpması sonrasında çok yüksek ısı ve basınçla oluşuyorlar. Çarpma camlarının bir özelliği de, çok hızlı bir biçimde oluştuğu için o anlık basınç ile etrafta bulunan diğer maddeleri de içerisinde hapsetmiş olabilmesi. Milyonlarca yıl öncesinden bir kesiti içine hapsetmiş olabilecek çarpma camları, içerisinde basit canlıların kalıntılarını barındırıyor olabilir.
Camların rastlanıldığı Hargraves kraterinin oluşumu Mars’ın henüz sulak bir gezegen olduğu tarihlere dayanıyor. Krater yüzeyinde hidrotermal bacalara benzeyen oluşumlar olması, daha önceden alanda hidrotermal bacaların olduğunu düşündürüyor. Dünya’da canlılığın ilk defa ortaya çıkma noktalarının da hidrotermal bacalar olması olasılığı, Mars’ta bulunan krateri, canlılık bulundurmak açısından öncelikli bir ihtimale dönüştürüyor.
NASA’dan duyurulacak gelişmeleri merakla beklemekten başka şimdilik yapılabilecek pek fazla şey yok. Ancak alınan örneklerin incelenmesi sonucunda, herhangi bir canlılık kalıntısına rastlanılması hiç şüphesiz çığır açacak bir gelişme olacaktır.