Foto muhabir Cansu Alkaya, Nusaybin’e giderek kendi gözünden yaşananları fotoğrafladı. 18 Ocak tarihinde dönüş yaptıktan sonra gözlemlerini şöyle aktardı:
Mardin’in Nusaybin ilçesinde sokağa çıkma yasağının kaldırılmasının ardından yasağın izleri ortaya çıktı. Fırat Mahallesi ve birçok mahallede bulunan ev ve iş yerlerine kurşun ve roket isabet ettiği görüldü. Oluşan maddi hasarlar çok büyük. Sokaklardaki barikatlar henüz kaldırılmazken mahallede yaşayanlar tedirgin. Bir iki haftaya tekrar sokağa çıkma yasağının geleceğini düşünen birçok ev halkı elinden geldiği kadarıyla evlerinde kalan eşyalarını el arabalarıyla taşıyarak mahallelerinden ayrılıyor. Henüz bir yasağın olmamasına rağmen bazı mahallelerde gecenin sessizliğini kurşun sesleri bölüyor.
Evini ve mahallesini ısrarla terk etmeyip direnen yedi çocuklu bir anne kâh ağlayarak kâh öfkelenerek şu sözleri söylüyor, “Batı’da polisin gazından suyundan şikâyet eden insanlar bir de dönüp bize baksa ya keşke, polis bize burada kurşun sıkıyor. Okul çağında olan dört çocuğum var korkudan okula gönderemiyorum, tekrar sokağa çıkma yasağı gelecek diye hepsini evde tutmaya çalışıyorum. Ne bir oyunları kaldı ne bir şeyleri. Bize hain diyenler gelsin burada bizim ne çektiğimizi görsünler, sonra yine hain olmaya razıyım. Yeter ki görsünler… Yanıbaşlarındayız, biz Kürtler namusumuz, onurumuz için direniyoruz, evimi terk edersem nerede kalır benim onurum. Hangi ana ister geceler boyu çocuklarının ölüsünün gözüne gelmesini, hangi ana bunun korkusuyla ne kadar yaşar, sorarım size? Daha geçen sobaya odun koyarken kapağı elimden düştü, 2 yaşındaki oğlum ‘anne boom‘ diye ağlamaya başladı. Bizim çocuklarımız şeker diye ağlamıyor burada, kurşundan bombadan ağlıyor. Biz yorulmuşuz artık insan sayılmamaktan, ben bu ülkede bizi görmeyen, duymayanlarla kesmişim bağımı, tek derdimiz canımız” diye isyan etti.
Fotoğraflar Cansu Alkaya’ya aittir.