Yüz tanıma teknolojileri her yerde yaygınlaşırken, son geliştirilen infrared tarama teknolojisiyle kişilerin termal ısı imzaları (termal fotoğrafları) ve standart fotoğrafları eşleştiriliyor. Yani bir başka deyişle, artık karanlıkta da insanları tanımak mümkün.
Normal bir kameradaki görüntü ile infrared kameradaki görüntü arasında çok düşük bir bağlantı var. Buna ilave olarak şayet söz konusu kişi koşuyorsa ya da kişinin ateşi varsa infrared görüntü yine değişiyor. Bu sebeplerle, bu teknoloji için çözülmesi gereken problem oldukça ilginçleşiyor. İşte bu noktada, nöral ağlar ve derin öğrenme teknolojileri devreye giriyor.
Nöral ağlar biyolojiden ilham alınarak yapılmış, takip edinilen verilerden öğrenmeyi sağlayan, bir programlama paradigması. Derin öğrenme ise nöral ağlarda öğrenme için kullanılan güçlü birtakım teknikleri içeriyor. Nöral ağlar ve derin öğrenme günümüzde görüntü tanıma, ses tanıma ve doğal dil işleme de birçok soruna en iyi çözümü sunuyor.
Almanya’dan Karlsruhe Teknoloji Enstitüsü’sü (Karlsruhe Institute of Technology) derin nöral ağ (deep neural network) metodunu kullanarak bahsedilen sorunların üstesinden gelmiş. Bu metodla karmaşık bir bilgisayar programı, insan beynini taklid ediyor ve veri setleri arasında bağlantılar kuruyor. Kullanılmak üzere yeterince veri sağlanması şartıyla, bu metod doğadaki kompleks bağlantıları ve desenleri tespit etmede oldukça verimli.
Sistemin çok farklı çekilmiş fotoğraflarla beslenmesi gerekiyor. Farklı ışık altında, farklı yüz ifadeleriyle ve günün farklı saatlerinde çekilmiş insan fotoğrafları kullanılıyor. Nöral ağda kullanılmak üzere yeterince örnek fotoğraf alındıktan sonra, nöral ağ yüzü, yüzde 80 oranla ve 35 milisaniyede tanıyabiliyor.
Araştırmacıların, British Machine Vision Konferansı’nda yayınlanan makalelerinde “Termal yüzleri veri tabanlarında tutulan yüzlerle (mesela adli ya da polis veritabanları) tam olarak eşleştirebilmenin güvenilir bir yolu yok. Dolayısıyla, söz konusu araştırmanın adli konulardaki uygulamaları destekleyebilmesi konusunda şu anda bir açık var” deniyor.
Yine de teknolojinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesiyle, bu teknolojinin yakında suçluların karanlıkta tespitine yardımcı olması bekleniyor. Öte yandan, bu teknoloji ile özel hayata müdahale konusunda da birçok sorun çıkacağa benziyor… Teknolojilerin gelişmesiyle beraber ortaya çıkan güvenlik, sağlık, özel hayata müdahale gibi konuların çözümünün geciktirilmeden, hatta olabildiğince teknolojiyle eş zamanlı geliştirilmesi ise ortaya çıkacak sorunları azaltabiliyor. Bu sebeple, uzmanların yeni teknolojilere odaklanırken, avantajları kadar dezavanlajları ve sorunları ile birlikte ele almalarını diliyoruz.
Kaynak: Technology Review, Discovery, Science Alert