Ana SayfaEkolojiHayvanlar AlemiBilimin gözünden hayvan dostlarımız

Bilimin gözünden hayvan dostlarımız

-

“İnsanları tanıdıkça kendimi köpekleri daha fazla severken buluyorum” demiş Charles de Gaulle. “Minicik bir kedi yavrusu bir sanat şaheseridir” demiş Leonardo da Vinci. Daha nice güzel söz var can dostlar üzerine… Kediler ve köpekler, yakından tanıdıkça muhteşemlikleri daha da fark edilen canlılar. Gerek dostlukları, gerek destekleri, gerek dürüstlükleri, gerek sevgileri ile binlerce yıl önce insanlığın kalbini çalan bu varlıkların bilim tarafından yeni yeni keşfediliyor olması da enteresan. Bu yazımda kedi ve köpeklerle ilgili yapılan güncel bilimsel çalışmaların birkaçından bahsedeceğim sizlere:

Farklı çalışmalarıyla ilgi çeken Psikolog Richard Wiseman evcil hayvanların ve bakıcılarının kişiliklerindeki benzerlikleri inceliyor ve buna dikkat çekiyor. “Köpekli bir kişiyi tanımak istiyorsanız, köpeğini incelemeniz yeterlidir” diyerek sonuçlandırıyor çalışmasını. Ayrıca “değişik türdeki petlerin belirli kişilikteki insanlarla ilişki kurduğunu” da ilave ediyor. En eğlenceli insanlar köpek dostları, en güvenilir ve duygusal olarak en hassas insanlar kedi dostları, en bağımsız insanlar sürüngen dostlarıdır diyor Dr. Wiseman (1).

Can Dostlar (1)Yeni çalışmalardan biri de; sahibi tarafından kandırılan köpeklerin bunu anladığını gösteriyor. Animal Cognition Dergisi’nde yayınlanan bu çalışmaya katkıda bulunan Kyoto Üniversitesinden Dr. Takaoka, BBC’ye verdiği röportajda “Köpeklerin düşünüldüğünden çok daha gelişmiş sosyal zekaları olduğunu” belirtiyor. “Bu zekanın insanlarla yaşama sürecinde seçici olarak geliştiğini” de ilave ediyor (2).

Current Biology Dergisi’nin şubat sayısındaki çalışmaya göre de köpekler kızgın ve mutlu insan yüzlerini birbirinden ayırt edebiliyor. Bu çalışma literatüre, hayvanların başka bir türün duygusal ifadelerini anlayabildiğini gösteren, ilk güvenilir çalışma olarak geçiyor. Çalışmanın devamında köpeklerin duygu ifadesi, insan duygularını idrak derecesi ve insan duygularının köpekleri nasıl etkilediğinin de araştırılacağı belirtiliyor. Böylece insanla köpek arasındaki algılanması güç olan kuvvetli bağın ve bu konuda duyguların etkisinin daha detaylı irdeleneceğine de dikkat çekiliyor (3).

Can Dostlar 4

Kedi ve köpeklerin insan sağlığı üzerine pozitif etkileri olduğu ya da kedi ve köpeklerin hastalıkları önceden hissettikleri inancı yaygın olsa da bilim bu konuyu da yeni yeni ele alıyor.

Tam olarak sebebi tespit edilememiş olsa da; kanser, diyabet, epilepsi gibi hastalıkları ilk fark edenin can dostlarımız olduğu çıkmış ortaya… Amerikan Üroloji Birliği ve Pariste Tennon Hastanesindeki bir grup doktor ve araştırmacı tarafından tespit edilen çalışmalarda köpeklerin epilepsi krizini 45 dakika önceden farkettikleri gözlemleniyor. Bilim insanları, can dostlarımızın hastalıkları nasıl farkettiklerini tam olarak açıklayamasalar da “hastalardaki yıpranmış hücrelerden gelen belli belirsiz kokuyla kan şekerindeki değişimleri takip edebildikleri” açıklamasını getiriyorlar. Çalışmada köpeklerin mesane, prostat, akciğer, göğüs kanserini, yüksek kan şekerini ve epilepsi krizlerini farkedip, bunu gösterdikleri de tespit ediliyor (4).

Endokrin alanında yapılan bir diğer yeni çalışmada ise, koku eğitimi alan köpeklerin hasta idrarından tiroid kanserini yüzde 88.2 oranında tespit edebildiği gösteriliyor. Günümüzde tiroid kanseri teşhisi için birçok prosedür ve operasyon gerektiği ve buna rağmen belirsiz sonuçlara ulaşıldığını ifade eden Arkansas Tıbbi Bilimler Üniversitesi (UAMS) endokrin onkolojisi şefi Dr. Bodenner, koku eğitimli köpekler yardımı ile gereksiz operasyonlara ihtiyaç duyulmadan, bu kanserin erken safhada teşhis edilebildiğini de ekliyor. Kendisi bu metodu henüz hastalarında kullanmasa da söz konusu metodun geleneksel teşhis metodu olan iğneli biyopsi metoduna oldukça yakın sonuçlar verdiğini ve de masrafsız ve kansız bir metod olduğunu da ifade ediyor (5).

Antik Mısır Kedi

Öte yandan gizemli yapılarıyla eski Mısır’da Tanrı kabul edilen, hemen hemen her dönem kralların yanı başında duran kedilere gelince…

Kedilerin hem fiziksel hem ruhsal sağlığımıza pozitif etkileri eskiden beri yaygın inançlar arasında olsa da bu konudaki bilimsel çalışmalar da oldukça yeni. Kediler 20-150Hertz frekansla mırladıklarında insanların bundan terapi etkisi gördüğü tespit edilmiş. Bu ses, stresi ve kalp krizi riskini azaltan, hatta kemikleri güçlendiren özelliklere sahip. Animal Planet’in yayınına göre bilimsel araştırmalar pet dostlarının, pet dostu olmayanlara göre daha uzun yaşadığını gösteriyor (6).

Fransa’nın Toulouse şehrinde bir veteriner hekim, kedi mırlamasının neredeyse tüm insanları yatıştırdığını söylüyor. Ses titreşimlerinin müzik gibi yatıştırıcı etkisinin, strese, uykusuzluğa, kan dolaşımına, immün sisteme ve endişeye iyi geldiğini de ifade ediyor. Bu ses titreşimlerinin fizyoterapistler tarafından da kopyalanarak tekrar üretildiği ve sağlıklı kemik yapıları için kullanıldığına da dikkat çekiyor. Veteriner Hekim Jean-Yves Gauchet mırlama terapisi (purr theraphy) adını verdiği bu metodu, yan etkisi olmayan bir ilaç olarak tanımlıyor (7).

2008’de New Orleans’ta yapılan Amerika Felç Birliğinin Uluslararası Felç (ASAIS) Konferansında, bir kediyle birlikte yaşıyor olmanın kalp krizi riskini neredeyse üçte bire indirdiği açıklandı. Araştırmacılar bu çalışmanın bugüne kadar açılmamış yeni bir kapıyı açtığını ve kullanılan metodun ilaç tedavisi ve ameliyat gibi risk taşımadığını da ekliyorlar. Öte yandan kedi dostlarının düşük kalp krizi oranının, kedilerin iyileştirici etkisine bağlanamayacağını dile getirerek buna karşı çıkanlara da araştırmacılar, “Belki de bu durum sadece kediyle yaşayan insanların hayat tarzından ve kişiliklerinden kaynaklıdır, belki de, kedi dostları daha az stres sahibi bir kişiliğe sahiptir” diyerek cevap veriyorlar (8). Ancak sonuçta kedi dostları daha sağlıklı bireyler olarak çıkıyor karşımıza.

Son yıllarda sayısı artan bu tür çalışmaların devamı geleceğe benziyor. Süregelen çalışmaların ve sonuçlarının, kedi ve köpeklerin ne kadar özel canlılar olduğunu bir kere daha gözler önüne sereceği ve her eve en az bir pet almanın kaçınılmaz olacağı günleri sabısızlıkla bekliyoruz.

Kaynak:

1. Pets and Personality: http://www.richardwiseman.com/resources/petspress.pdf
2. BBC: http://www.bbc.com/earth/story/20150220-dogs-know-if-youre-untrustworthy
3. Science Daily: http://www.sciencedaily.com/releases/2015/02/150212131647.htm
4. Batanga: http://curiosidades.batanga.com/4336/5-cosas-que-no-sabias-sobre-los-perros
5. Science Daily: http://www.sciencedaily.com/releases/2015/03/150307095943.htm
6. Daily infographic: http://www.dailyinfographic.com/the-healing-power-of-cat-purrs-infographic
7. Anxiolytiques.net: http://www.anxiolytiques.net/en/presse/stress-mieux-que-les-anxiolytiques-les-chats/
8. Medical news today: http://www.medicalnewstoday.com/articles/98432.php

SON YAZILAR

THY yine bir kediyi kaybetti, yine sorumluluk almıyor

Daha önce defalarca yolcular ile seyahat eden evcil hayvanların kaçmasına ya da ölmesine sebep olan THY yeni bir skandala imza attı. 31 Ocak Pazartesi akşamı...

İstanbul Dolphinarium önünde yunus işkencelerine ve esaretine karşı protesto

Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri İstanbul Dolphinarium’u protesto ederek Burak Özgüner’i andı.

Avrupa’daki her beş kuştan biri yok olma tehlikesiyle karşı karşıya

Kuşların tehlike kategorilerini belirleyen ve neden yok olduklarını ortaya koyan, Avrupa Kuşları Kırmızı Listesi Güncellendi. Dünya Kuşları Koruma Kurumu, Avrupa genelinde 54 ülke ve bölgeden...

Tayland donanması askerleri yanan ve batmakta olan gemiden kedileri kurtardı

Tayland donanması yanan ve batmakta olan bir gemiye terk edilen 4 kediyi kurtardı. Salı günü gerçekleşen kazada öncelikle insan tayfasının boşaltıldığı anlaşıldı. Bu durumda görev...
Ruken Zilan
Ruken Zilanhttps://www.researchgate.net/profile/Ruken_Zilan
Ruken Zilan liseyi 15 yaşında dışarıdan bitirdikten sonra Gazi Üniversitesi ve ODTÜ Fizik bölümlerinde Lisans ve Yüksek Lisansını yapmıştır. 2. Yüksek Lisansını TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinde Burslu olarak Bilgisayar Mühendisliğinde yapmıştır. 2007-2014 yılları arasında UPC-BarcelonaTech'te Doktora çalışmaları yapmıştır. 2008-2012 yıllarında Avrupanın en hızlı bilgisayar merkezlerinden Barcelona Supercomputing Center, Araştırma Merkezi'nde CISCO Sys. Kaliforniya burslusu olarak çalışmıştır. Bilim, teknoloji, sürdürülebilir yaşam, gezi ve uluslararası kültürlerin meraklısıdır. İngilizce, İspanyolca, temel seviyede de Katalanca ve Fransızca bilmektedir.

ÇOK OKUNANLAR

95,278BeğenenlerBeğen
17,593TakipçilerTakip Et
22,156TakipçilerTakip Et
243AboneAbone Ol