İnsan, aslında sevgi arayan ve sevgi vermeye hazır bir canlı olsa bile hiçbir zaman karşılıksız bir sevgi vermiyor. Bu karşılıklar da her zaman kalp kırıyor. Ama ne zaman ki karşılıksız seven bir canlıya rastlarız, o zaman yelkenlerimiz suya iniverir. İşte bu hikâye de karşılıksız ve saf sevginin bir kesitini barındırıyor.
Hikâyenin kahramanı Penguin, bir saksağan. Noah, onu daha çok küçükken ve yaralıyken bahçede buluyor. Onu büyütüyorlar ve o da aileden biri oluyor.
Penguin, arada sırada dışarıya çıkıp küçük kaçamaklar yapıyor ve eve geri geliyor. Bazen ise hediyeler getiriyor. Penguin adına Instagramda paylaşımlar yapılınca, fenomen hale geliyor. Fotoğrafçı Cameron Bloom‘un fotoğraflarıyla ise de Penguin, tıpkı bir bireymişçesine onlarla iç içe ve gerçekten bir hikâyeyi aktarırmışçasına yaşatıyor. Penguin’in fotoğraflarını paylaşan Bloom, ona 100 bin kişilik bir Instagram hesabı açtı.
Fakat hikâye burada bitmiyor. Penguin, Cameron Bloom’un eşi Sam’e hayat ışığı oluyor. Yayınlanacak bir kitapla çok güzel bir başlangıç olacak; Cameron Bloom, çektiği fotoğraflarla Penguin’in yaşamını yansıtacak. “Sam, bir kaza yüzünden felç kaldı, hep bir depresyon ve mutsuzluk içerisindeydi ama saksağan yavrusu hayatına girdi ve şimdi o, daha hayata bağlı biri oldu” diyor Cameron Bloom. Böylece gerçek bir sevgi, gerçek bir hayat ışığına dönüşüyor.
Kaynak: The Plaid Zebra, Penguin Bloom
