Erkek yargı iş başında: Özsavunma hakkını kullanan kadın tutuklandı

19 yaşındaki Demet Y., Zeki Ç. adlı şahsın tecavüze yeltenmesi nedeniyle özsavunma hakkını kullandı. Erkek yargı kadın beyanını esas almayarak “rıza” dedi. Demet şu an tutuklu. Bir dahaki duruşması ise 19 Ocak’ta Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

19 yaşındaki Demet ile Zeki Ç. arasındaki arkadaşlık, Ocak 2015’te başlayıp 3 defa yürüyüşe çıktıkları üç ayın sonunda Zeki’nin Demet’e evlenme teklifi etmesi ve evli olduğunun ortaya çıkması ile sona eriyor. Evli olduğunu öğrendiği için Ç’den ayrılmak isteyen Demet, “Seni babanın evinden çıkarıp götürürüm, tecavüz eder geri getiririm” ve “Öldürürüm” diye tehdit edildi. “Elimde fotoğrafların var” diyerek Demet’e şantajda bulunan Ç, 11 Haziran 2015 günü, elindeki fotoğrafları vermek ve bir yakını tarafından Demet’e ulaştırılan kendine ait silahı almak bahanesiyle Demet ile buluşmak istedi.

JİNHA‘dan Sibel Yükler özel haberinde şöyle yazıyor: “Bir ay boyunca tehdit edilen Demet, önce görüşmek istemedi, ancak tehditler ve şantajlar devam edince köy girişine çağırarak görüşmeye gitmek zorunda kaldı. Zeki Ç. ise, Demet’in haberi olmadan iki yakınını da yanında getirerek arabasıyla beklemeye başladı. ‘Neden geldikleri’ belli olmayan iki erkek arabadan 500 metre uzaklıkta bekledi.

Tehditlerin ardından buluşma yerine gitmek zorunda kalan Demet, önce arabaya binmek istemedi. Ardından arabaya binmesi için tartaklanınca sürücü koltuğunun yanına oturmak durumunda kaldı. Silahı aracın arka koltuğuna bırakıp kendine ait fotoğrafları istedi. ‘Yanımda fotoğraf yok’ diyen Zeki, Demet’e tokat atarak boğazından sıktı. Ardından koltuğa yanaşarak üzerine saldırdı. Tekme atıp kaçmaya çalışırken yeniden saldıran Zeki Ç, Demet’in gömleğinin düğmelerini söktü ve şalvarını indirmeye çalışarak tecavüz etmeye çalıştı.

Bu sırada Demet vites kolunun yanında bir bıçak gördü. Kendine tecavüze etmeye çalışan Zeki’nin bıçaktan korkabileceğini düşünen Demet, kendi korumak için bıçağı eline alarak göğüs hizasına tuttu. Ancak yeniden üzerine saldıran Zeki bir anda arabanın dışına doğru düştü. Zeki’yi yere düşerken gören Demet, bıçağı şoför koltuğuna atarak korkuyla olay yerinden uzaklaştı. Zeki’nin kustuğunu ve yaralandığını gören yakını iki erkek Zeki’yi arabayla ilçeye götürdü. Yolda ambulansla alınarak hastaneye götürülen Zeki burada hayatını kaybetti. Otopsi raporuna göre, bıçak üç santim derinliğinde göğüs hizasına girerken, yaranın genişliği ise 1,5 santim boyutundaydı.”

Tecavüze uğramamak için kendini savunan Demet, o gün “kasten insan öldürme suçundan” mahkemeye sevk edildi. Savcılığa verdiği ayrıntılı ifadede, ayrılmak istediği için uğradığı tehdit ve şantajı, tecavüzden kurtulmaya çalıştığını ve kendini savunduğunu belirtti. 

Erkek yargı iddianamede

Demet’in adli raporunda, boynunun ön kısmında sıyrık ve sırtında hassasiyet bulunduğu tespit edilmesine karşın sevk edildiği nöbetçi mahkemece tutuklandı. İddianamede, olay esnasında Demet’te meydana gelen yaralamanın boğuşma sırasında gerçekleştiğini kabul eden savcılık, buna rağmen hukuka aykırı ve yasallıktan uzak cinsiyetçi bir karara imza atarak Demek Y. ile Zeki Ç. arasında rızaya dayalı bir ilişki olduğu iddiasında bulundu.

İddianame ile darp raporu yok sayılırken, “Maktulün şüpheliye tecavüz etmeye çalıştığına dair delil olmadığı ve şüpheli açısından meşru müdafaa koşullarının olayda gerçekleştirilmediğinin değerlendirildiği” iddia edilen Demet’e “kasten insan öldürme suçu” dolayısıyla Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne dava açıldı.

Diyarbakır E tipi kapalı cezaevinde tutuklu yargılanan Demet’in 7 Aralık 2015 tarihinde görülen ilk duruşmasında tanıklar, savcılıktaki ifadelerine göre çelişkili beyanlar verse de mahkemedeki ifadelerinde Zeki’nin buluşmak için Demet’i mesajla sürekli tehdit ettiğini, gelemeyeceğini söyleyen Demet’e “Gelmezsen fotoğraflarını gösteririm” diye mesaj attığını ve olay anında Demet’in bağrışlarını duyduklarını beyan ettiler.

Savcılıktaki ifadesinde bu ilişkiden haberdar olmadığını söyleyen, ancak sanki olay yerindeymiş gibi beyanda bulunan Zeki’nin eşi S.Ç. ise “bir insanın defalarca birlikte gezdiği insana tecavüz edemeyeceğini” ileri sürdü.

Demet’in avukatı Cihan Ülsen “rıza” ifadesine dikkat çekti ve şunları söyledi: “Velev ki sanığın maktul ile önceye dayalı bir ilişkisi olsun, bu neyi değiştirecektir? İddia makamı bu varsayımdan hareketle neyi öncelemektedir? Müvekkilin beyanlarında olay anında rızai bir ilişkinin olmadığını, maktulün kendisine zorla sahip olmak istediğini, kendisinin vücut bütünlüğüne zarar vermek istediğini açıkça beyan etmiştir.”

Cihan, “Önce dayalı bir ilişki mevcut olsa dahi olay anında cinsel bir ilişkiye rıza göstermemesi olağan değil midir? Buradan ne hukuki bir tartışma ne de ahlaki bir tartışma yapılmayacağı açıktır. Kaldı ki aile içi tecavüz vakıalarının bile yaşandığı toplumumuzda müvekkilin önceye dair cinsel hayatına dair yaşadıklarını iddianamede önemli bir yere oturtulması hukuksal değildir. İddianamede müvekkilin önceye dayalı anlatımları göz ardı edilirken, salt maktulün eşinin beyanlarından hareket etmek ve bu beyanları iddianamenin odak noktası haline getirmek bizim açımızdan kabul edilemezdir” ifadelerini kullanan Cihan, tüm bu durumların Demet’in şahsı öldürmeye dönük bir girişim olmadığının en büyük ispatı olduğunu belirtti.

Saldırı ve savunmanın aynı anda gerçekleştiğinin altını çizen Cihan, olayın oluşu ve dosyadaki diğer somut deliller göz önüne alındığında “meşru müdafaa” hükümlerinin uygulanmasını talep etti. Meşru müdafaanın, hukuka aykırılığı ortadan kaldırarak eylemi suç olmaktan çıkardığını belirten Cihan, Demet’in tahliyesine karar verilmesini ve yargılama sonunda beraatine karar verilmesini talep etti. Aksi durumda yaşanan olayda “ağır haksiz tahrik” olduğunun kabul edilmesini ve Demet hakkında alt ceza indirimi uygulanarak tahliyesine karar verilmesini talep etti.

*Tecavüze karşı özsavunma hakkını kullanan 19 yaşındaki Demet Y., açıktan lise okuyor, cezaevinde sınava giriyor. Cinsiyetçi “erkek yargının” kararına karşı da ileride hâkim olmak istiyor.

Kaynak: JİNHA