Belki de bu enkaz kenti, Köln‘ü resmetmek istesek yoğun olarak soğuk ve kaotik, renksiz ve durgun bir manzara olarak sunardık. Almanya’nın dördüncü en büyük kenti olan Köln, İÖ 38’de Romalılar tarafından kurulmuştur. İkinci Dünya Savaşı’na kadar Fransızlar ve İngilizler tarafından işgale uğradı. İkinci Dünya Savaşı’nda ise en çok yara alan kent konumuna düştü.
1945’de mimar Rudolf Schwarz, Köln’ü “dünyanın en büyük enkaz kenti” olarak tanımlamıştır. 1947’de şehrin mimarisini tekrar planladı. 1990 yılında biten rekonstrüksiyon çalışmalarından sonra ekonomi ve mimari alanlarında bir anda ivme kazandı.
İki yakası sekiz köprü ile bağlanmış Ren Nehri, kentin tam ortasından geçmektedir. Şehri de bana göre güzel kılan tek unsuru bu. Köln turu için 1 gün ideal. Belki 30’dan fazla müzeye sahip olmasaydı yarım gün bile yeterli gelebilirdi.
Görmeden Gelmeyin
Köln Katedrali
UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Gotik yapılı katedral Katolikler için hizmet vermektedir. Yapımı tam 632 yıl sürmüş. 1880’den bu yana da kullanılmaktadır. 157 metre uzunluğundaki katedral, Gotik mimarilerin içerisinde Avrupa’nın en büyüğü, dünyanın ise 3. en büyüğü listesinde yer alıyor.
Giriş Ücreti: 8 Euro (Anlatımlı)
Schokoladenmuseum
Bir başka deyişle çikolata müzesi. Almanya’ya gitmişken çikolata deneyimini yaşamadan dönmek olmaz. 1993 yılında açılan müzede zaman geçirebilirsiniz. Benim gibi çikolata sevmeyenler başka müzeye geçiş yapabilir.
Ludwig Müzesi
1976 yılında kurulan modern sanat müzesi; popüler,çağdaş soyut, sürrealist sanat eserleri sunmakta hatta buna ilaveten Picasso’nun koleksiyonlarını da sergilenmektedir.
Giriş Ücreti: 11 Euro
Oldtown
Ren Nehri kenarında yer alan tarihi meydan. Dik çatılı, büyük pencereli, her renk tonlarındaki yapılarda alışveriş yapabilir, bir şeyler atıştırabilir ve sanat galerilerini gezebilirsiniz.
Hohenzollern Köprüsü
1911 yılında tamamlanan köprü demiryolu ve yaya geçidi olarak kullanılmaktadır. 1945 yılında havaya uçurulmuş sonra yeniden inşa edilmiştir. Aşk kilitleri ile meşhur köprüye bari siz de asın bir tane.
Gezilecek yerler bunlar ile sınırlı. Schildergasse ünlü alışveriş caddesi ve Rhein Center birçok markayı bulabileceğiniz alışveriş merkezi. Eğer burası uzak gelirse Primark’e uğrayabilirsiniz. RheinZeit, tipik Alman yemeklerini bulabileceğiniz, Flammkuchen yiyebileceğiniz, meşhur birası Kölsch içebileceğiniz hoş bir mekân. Fiyatlar orta kararda. Lommerzheim, Ortaçağ esintili oldukça kalabalık bir pub. Non stop bira servisi ve sıcak atmosferi ile mutlaka ziyaret etmeniz gereken mekanlardan biri. Fiyatları çok uygun.
Köln’de Türk yoğunluğu fazla. En çok göç alan yerlerden biri. Ulaşım ağı oldukça gelişmiş. Havalimanından şehir merkezine mesafe 17 km. Tren veya taksi ile rahatlıkla geçiş yapabilirsiniz. Genel olarak Köln için harikaydı, muhteşemdi diyemeyeceğim. Çok fazla beklentilerimi karşılamadı. Belki de bir Berlin veya Munih havası beklentisi içerisine girdiğimdendir…
Yapmadan Dönmeyin
- Flammkuchen yiyin, Kölsch marka birasını için.
- Köln Katedrali’nin tepesine çıkın.
- No 4711’de kendi kokunuzu yaratın.
- Belgian Quarter’da alışeriş yapın.
- Çikolata satın alın.